Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ali Çimen

Ali ÇimenTarihi Değiştiren Olaylar yazarı
Yazar
Çevirmen
7.8/10
1.374 Kişi
5,8bin
Okunma
211
Beğeni
15,4bin
Görüntülenme

Ali Çimen Gönderileri

Ali Çimen kitaplarını, Ali Çimen sözleri ve alıntılarını, Ali Çimen yazarlarını, Ali Çimen yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birinci Dunya Savasi sonrasinda kurulan ve Birlesmis Milletler'in oncusu olan Milletler Cemiyeti, 1922'de "Filistin'de yasayan halklar kendilerini yonetebilecek duruma gelene kadar" bolgenin Ingiliz mandasi olarak kalmasina hukmetti. Bolgenin adi Filistin Mandasi olmus; Filistin adi resmiyet kazanmisti. Milletler Cemiyeti, mandayi kabul etmekle kalmamis, Balfour Deklarasyonu'nun hedefini hayata gecirmekle de gorevlendirmisti. Yani Yahudiler icin bir "yurt" kurulma hedefini. Araplar bu duzenlemeye itiraz etti. Yahudilere ait bir ulke kurulursa teknolojik acidan guclu, Batililarin destegini almis ve dini acidan cok farkli bir milletin boyundurugu altina girmekten ve son tahlilde topraklarindan atilmaktan korkmuslardi. Taraflar genel olarak Filistin'i paylasmak istemedikleri gibi uc dince kutsal sayilan Kudus'u de paylasamiyorlardi. Yahudilerim kutsal saydigi Suleyman Tapinagi'nin insa edildigi Tapinak Tepesi, Kudus'teydi. Tapinak Tepesi'ni cevreleyen antik istinat duvarinin bir kismi, bugun "Aglama Duvari" olarak bildigimiz buyuk bir parcasi hala ayaktaydi. Bu kutsallik yiginini daha da icinden cikilmaz hale getirense Tapinak Tepesi ile Muslumanlarin kutsal bildigi Kubbetus-Sahra ve Mescid-i Aksa gibi yapilari barindiran Harem-i Serif'in ayni yer olmasiydi! Emevi halifesi Abdulmelik, 691'de Hz. Muhammed'in miraca ciktigina inanilan yerde ayagini bastigi yere altin kubbesiyle tanidigimiz Kubbetus-sahra'yi, hemen karsisina da Mescid'i Aksa'yi yaptirmisti.
Evanjelikler
Osmanliyla savasan Ingiliz kuvvetleri 1917'de Kudus onlerine kadar geldiginde Ingiliz Disisleri Bakani Arthur Balfour, Yahudilerin Filistin merkezli vatan ozlemine destek olarak yorumlanabilecek bir adim atti. 2 Kasim 1917'de uluslararasi Siyonist hareketin liderlerinden Lord Rothschil'e bir mektup yazarak Ingiliz Hukumetinin Filistin'de Yahudiler icin bir "yurt" kurulmasina sempatiyle baktigini ancak Filistin'de Yahudi olmayan topluluklarin sivil ve dini haklarina saygi gosterilmesi gerektigine isaret etti. Sonuc olarak kisaca Balfour Deklarasyonu olarak bilinen bu mektubun ardinda, donemin Basbakani Lloyd George basta olmak uzere gelen Ingiliz Siyasetcilerin Siyonizm'e duydugu sempati kadar Itilaf devletleri adina Yahudilerim destegini kazanma arzusu da vardi. Bu baglamda ozellikle Amerika'daki buyuk Yahudi nufusunun ve henuz savasa tum gucuyle asilmayam Abd'nin destegi onemliydi. Amerika'daki Hristiyan toplumunun en tutucu ve radikal kanadini olusturan "Evanjelikler", Yahudilerin secilmis irk olduguna ve vaadedilmis topraklarda hakimiyet kurmalari gerektigini savunur, bu ugurda Yahudilere yardim edenlerin kurtulusa ereceklerine inanirlar. Zira onlara gore "Isa Mesih, ancak Yahudiler vaadedilmis topraklara hakim oldugunda dunyaya donecek ve insanligi kurtaracak"tir. Evanjelik oldugu bilinen Abd Baskani George W. Bush'un Israil'e kayitsiz sartsiz destek vermesi hala hafizalardaki sicakligini koruyor.
Reklam
Siyonizm
On dokuzuncu yuzyilin sonlarindan itibaren Avrupa'daki Yahudiler arasinda, Kudus'te bulunan Sion Dagi'ndan ilhamla "Siyonizm" adi verilen din soslu siyasi bir akim, bir tur Yahudi milliyetciligi bas gostermisti. Sonucta herkes gibi Yahudiler de milliyetcilik akimindan etkilenmisti. 1897 yilinin Subat ayinda Dunya Siyonist Teskilati, Siyonizm'in babasi olarak kabul edilen Avusturyali Yahudi gazeteci Theodor Herlz onderliginde Isvicre'nin Basel kentinde ilk kongresini yapti. Teskilatin uyeleri, yani Siyonistler, Yahudiler icin bagimsiz bir vatan arayisina cikmisti. Bu vatanin Kanada, Guney Amerika, Ingilizlerin kontrolundeki Dogu Afrika(Uganda ya da Kenya) ya da akla en yatkin ihtimal olarak Filistin'de kurulabilecegini tartisiyorlardi. Son secenek surecte baskin cikti. 1900'lerin basinda vardiklari nokta suydu: "Ancak kendimize ait bir vatan olursa bu surekli surgun halinden kurtulabiliriz ve bu vatan icin en uygun yer, dini ve tarihi baglarimizin oldugu Filistin'dir."
Bir hayalim var;bir gün bu ulus ayağa kalkacak ve sorgusuz sualsiz kabullendiğimiz tüm insanların eşit yaratıldığı gerçeğini tam anlamıyla hayata geçirecek. Martin Luther King
Filistin adi nereden geliyor
Babillilerin m.ö 586'da Kudus'u ele gecirip Suleyman Tapinagi'ni yikmasiyla bolgedeki Yahudi hakimiyeti, bir daha kurulacagi 20. yuzyila kadar ortadan kalkacakti. Aradaki yirmi bes asir boyunca Filistin'i sirasiyla Persler, Yunanlar, Romalilar ve 638'de Hz. Omer'in Kudus'u almasinin ardindan da hepsi Musluman olan Emeviler, Abbasiler, Selcuklular, Fatimiler, Eyyubiler, Memlukler ve Osmanlilar yonetti. M.ö 66'da Filistin'i ele geciren Romalilarin bolgeye hakim olmasindan itibaren Yahudiler, sik sik ayaklanmaya baslamisti. 117-138 yillarinda iktidari elinde tutan Roma Imparatoru Hadrian, ayaklanmalardan illallah edince bolgenin Yahudi kimligini silmek adina o gunlerde Yehuda olarak bilinen adini, Yahudilerin iki asir savastigi milletten hareketle, Filistin olarak degistirdi. Romalilar bu isme asinaydi zira M.ö 5. yuzyilda yasayan unlu tarihci Heredot ve m.ö 4. yuzyilda yasamis olan Yunan dusunur Aristo, eserlerinde bolgeden Filistin adiyla bahsetmisti. Hadrian, kullanimi bir bakima resmilestirmisti. Imparator Yahudiligi fiilen yasakladigi gibi Yahudilerin cogunu bolgeden surmustu de. Yahudilerin asirlar surecek ve vaadedilmis topraklara donme hayaliyle yasayacaklari surgun hayati boyle baslamisti. Rusya ve Avrupa basta olmak uzere bircok yere dagilacaklardi.
Israil'in ortaya cikisi
Hem Yahudiligin hem de Islam'in atasi sayilan Hz. Ibrahim, m.ö 2000 yilinda Sumer sehir devletlerinden Ur'da ortaya cikip Yahudilik olarak bildigimiz dini teblig etmeye basladi. Dedigine gore vaaz ettiklerini yaparlarsa Tanri, onlardan secilmis bir millet cikartacakti. Ustelik bu millete bugun Kenan Diyari olarak bilinen(Filistin kiyi
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
Harika bir kitap içeriğinde gerçekten trajikomik olaylar ve şahsiyetler var.Gelismekte olan bir ülkeyi teknoloji lanettir diyerek orta çağa döndüren mi dersin veya kendini 4 beyaza taşıtan Afrikalı bir lidermi dersin gerçekten hangisi daha komik daha uçuk karar vermek çok zor
Tarihi Değiştiren Diktatörler
Tarihi Değiştiren DiktatörlerAli Çimen · Timaş Yayınları · 2010489 okunma
"Kadınlar bizimle eşitliği elde ettikleri an bizden üstün olacaklardır."
"İnsanın 'bir bütün olması için, bazıları ölçülebilen, bazıları hissedilemeyen neredeyse sınırsız diyebileceğimiz bileşenlerin bir araya gelmesi gerekiyor. Bir de bunlara kültürü, ruhaniliği, eğitimi, çevreyi ve benzerlerini eklediğimizde ortaya bir 'siz' ya da bir 'ben' çıkıyor. Bunları hiçbir teknoloji üretemez. Peki, böyle bir durumda kopyalanmış bir insanın ruhu olabilir mi?
Bir hayalim var ; bir gün ulus ayağa kalkacak ve sorgusuz sualsiz kabullendiğimiz tüm insanların eşir yaratıldığı gerçeğini tam anlamıyla sonuna kadar hayata geçirecek.
Sayfa 143 - Martin luther KingKitabı okudu
Reklam
David Ben Gurion Israil devletinin kurulduğunu ilan ettiğinde, Yahudi halkının Romalılar tarafından kovuldukları topraklara bir gün döneceklerine dair yaklaşık 2 bin yıldır canlı tuttukları umutları da meyvesini vermiş oluyordu. Naziler tarafından İkinci Dünya Savaşı'nda soykırıma tabi tutulmalarının ardından rüzgar onlardan yana esmeye başlamış ve İngiliz idaresindeki Filistin'deki kaos ortamında devletlerini kurduklarını ilan etmişlerdi. Kuruluşa giden yol, İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Filistin'i kontrol altında bulunduran İngiltere'nin bölgeyle ilgili nihai karar için meseleyi BM'ye götürmesiyle başlayacaktı. Topraklarındaki Arap-Yahudi çatışmasından bıkan İngilizler, meseleyi BM aracılığıyla çözmek istiyorlardı. 29 Kasım 1947'de BM, Filistin topraklarının yüzde 56'sının 650 bin kişilik Yahudi nüfusuna, yüzde 44'ünün ise 1 milyon 300 bin kişilik nüfusa sahip Filistinlilere verilmesini kabul etti. Aynı karara göre Kudüs şehrine BM denetiminde milletlerarası birbölgr statüsü aldı. Yahudiler planı kabul etti ;ama Araplar etmedi. Bunun üzerine Filistinli iç savaşı başladı. 1948 yılı 14 Mayıs'ında İngiliz mandasının sona ermesi üzerine David Ben Gurion ortaya çıktı ve meseleye son noktayı koydu. Filistinliler vatansız kalmış İsraillilerse 'kendilerince' vatan sorunu çözmüşlerdi.
Eğer zalimlere karşı zalimlerin usullerini kullanırsak, onlardan farkımız kalmaz.
Korkmamız gereken tek şey korkunun kendisi.
Sayfa 55 - Franklin RooseveltKitabı okudu
"Fransız Devrimi 'ni kibir gerçekleştirdi ; özgürlük sadece kılıfıydı."
Napolyon BonapartKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.