1963 yılında Şanlıurfa’da doğdu. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olup lisansüstü çalışmalarını klasik Türk edebiyatı alanında gerçekleştirmiştir. Sırasıyla, ODTÜ, Gazi, Jawaharlal Nehru, Fatih, Wisconsin, TOBB ETÜ ve İpek üniversitelerinde akademisyen ve idareci olarak görevler aldı. Hindistan’da Babür dönemi el yazmaları üzerine araştırmalar yaptı. Edebiyat metinlerine sosyo-kültürel yaklaşımlar içeren çok sayıda çalışması mevcuttur. Yayımlanmış bazı eserleri şunlardır: Nabi Divânı, Hindistan’da Gelişen Türk Edebiyatı, Masal Estetiği, Osmanlı Şiirine Modern Yaklaşımlar, Bâbür’ün Risâle-i Vâlidiyyesi, XVII. Yüzyılda Osmanlı Düşünce Hayatı, Sultan’ın Dini, XVII. Yüzyıl Türk Edebiyatı.
Aramaz kimse ma'ânî vü nikâtın kütübün
Nakş-ı ser-levha vü dîbâçe-i halkârın arar
(Hiç kimse kitaplardaki anlam ve ince nüktelere dikkat etmez. Herkes başlıktaki süsleme ile önsözdeki tezhibe bakar.)
Rüsûm-ı lutf u kerem halk içinde mensîdir
Fakat alınıp verilir bir selâm kalmıştır
(Cömertlik ve iyilik âdeti halk arasında unutulmuştur. İnsanlar arasında alınıp verilen sadece bir selam kalmıştır.)
Nâdânlık olup mu'teber ebnâ-i zamânda
Hattı bozulup nüsha-i 'irfân unutulmuş
(Zamane insanı câhillere değer vermektedir. Yazısı bozulan irfan kitabı da unutulmuştur.)
Oldu sermâye-i hayret bana bîm ü ümmîd
Bilemem eyleyecek girye midir hande midir
(Korku ve ümit, bana şaşkınlık sermayesi oldu. Bilmem bu halimle ağlasam mı, gülsem mi?)
Kitap, 17. Yüzyıl şairlerinden olan ve hikemi tarzda yazdığı şiirleriyle öne çıkan Nâbî'nin hayatının anlatıldığı ve hemen ardından birkaç şiirinin şerh edildiği Klasik (Eski) Türk Edebiyatı kaynaklarındandır. Bilgi amaçlı kullanılabilir fakat Haluk İpekten'in kitapları kadar doyurucu bulmadım. Daha yüzeysel geldi bana.. Çok çok kötü değil fakat bu tarz kitaplarda benim kafam direk Haluk İpekten'e gittiği ve ister istemez bir mukayeseye giriştiğim için Haluk İpekten'den aldığım zevkin yarısını alamadım maalesef..
Masallar ve edebiyattaki yeri konusunda bir giriş kitabı olarak da okunabilecek derli toplu, öz bir çalışma diyebilirim. Tabii derinlemesine bir araştırma değil fakat örneklerle masal türünün yerini, önemini ve estetiğini kavratmaya çalışan bir giriş kitabı. Büyük çocuklar ve büyümeyen çocuklar, kitaptaki klasik masal örnekleriyle de mutlu olacaktır. =)
17. Yüzyılda başkentte, devlete yakın, ortodoks islamın temsilcisi ulema olarak nüfuz kazanmış Kadızadeliler ile taşrada, heteredoks islamın temsilcisi olarak mezkur grupla çatışan Sivasiler konu edilmiş. Bir akademik çalışma bu fakat ismi kadar iddialı ve kapsamlı değil.