Anthony Francis Aveni, özellikle arkeoastronomi alanına yaptığı kapsamlı yayınları ve katkılarıyla tanınan Amerikalı bir akademik antropolog, astronom ve yazardır.
Kırk yılı aşkın bir akademik kariyere sahip olan Aveni, 20. yüzyılın sonlarında bir disiplin olarak arkeoastronominin gelişimi üzerindeki etkisi ile tanınmaktadır. Amerika'daki eski astronomik uygulamaların araştırılmasında uzmanlaşmıştır ve tarih öncesi astronomi araştırmalarının kurucularından biridir.
Kolomb Mezoamerikan kültürleri. New York, Hamilton'daki Colgate Üniversitesi'nde Russell Colgate Seçkin Üniversite Astronomi ve Antropoloji ve Amerikan Yerlileri Çalışmaları Profesörü olarak bahşedilmiş bir kürsüye sahipti ve şu anda fahri profesördür.
Şu anda sanatçı eşi Lorraine ile Hamilton, New York'ta yaşıyor. Science dergisinde üç kapak makalesi ve The Sciences, American Scientist, American Antiquity, Latin American Antiquity ve The Journal of Archaeological Research gibi önemli eserler de dahil olmak üzere 34'ten fazla kitabı ve 300 araştırma yayını bulunmaktadır.
Kısa eserlerinden ikisi, 2002 tarihli Best American Essays ve Best American Science Writing ciltlerinde "önemli makaleler" olarak gösterildi. National Geographic Society tarafından araştırma burslarıyla ödüllendirildi,
Ulusal Bilim Vakfı ve hem Amerika kıtalarında hem de Avrupa ve Orta Doğu'da çalışmak için çeşitli özel vakıflar.
Günümüzde And Dağları'nın yüksek kesimlerindeki çiftçiler de hava durumunu tahmin etmek için Pleiadlara bakıyorlar. Dediklerine göre, eğer Pleiadlar şafak öncesi gökyüzünde açık ve parlaksa, bu, gelecek aylarda havanın iyi olacağına delalettir. Yok eğer soluk görünüyorlarsa, patates hasadından fazla bir şey beklememek gerekir: Bu durumda en iyisi ekimi ertelemektir zira yağmurlar geç gelecek ve yağış miktarı düşük olacaktır. Modern bilimsel araştırmalar, yerli halkın 400 yıldan uzun bir süredir kullandığı bu tekniğin, And Dağları yükseklerinde kuraklığa yol açan El Niño için oldukça iyi bir tahmin aracı olduğunu doğrulamaktadır. Atmosfer bilimciler, Pleaidların yerliler tarafından başvurulan tüm bellibaşlı görsel özelliklerinin -genel parlaklık ve büyüklük, ilk görünür olma tarihi ve en parlak yıldızın görünüşü- bir El Niño yılından aylar önce ortaya çıkan yüksek irtifalı saydam bulutların görsel etkisiyle bağlantılı olduğunu belirtiyorlar. Yani folklorik bir uygulama, bilimsel bilgiyle uyum içindedir!
Meksika'da Aztekler Mamalhuaztli, yani "Ateş Çubukları" adını verdikleri bir takımyıldız tahayyül etmişlerdir. Bu takımyıldız, Orion'un Kemeri ile Orion'un Kılıcı'ndan meydana geliyordu. Mamalhuaztli, "Yılların Bağlanması" adı verilen 52 yıllık bir takvim döngüsü uyarınca yakılan ateşi tutuşturmak için Aztek
Konfüçyüs, imparatorun yönetimini Kutup Yıldızı ile karşılaştırmıştır. Nasıl ki imparator yeryüzü devletinin ekseniyse, Kutup Yıldızı da gökyüzünün eksenidir. Yıldızların hareketsiz kutup etrafında dönmesi gibi ekonomi de sabit imparatorun etrafında döner. Bir efsaneye göre Tanrısal Kral, annesi üzerine Kutup Yıldızı'nın saçtığı ışıktan doğmuştur. Kutup ekseninin sabit konumu, açıkça görüldüğü üzere, devletin daimi gücünü ifade eden kozmik bir metafora dönüşmüştür. İmparatorun yeryüzündeki mülkünü yansıtır bir şekilde, Mor Saray adı verilen göksel imparatorluk sarayının temsilcileri ve diğer unsurları da, tüm hareketin merkez noktasına en yakın olan ve hiç batmayan yıldızlardan oluşuyordu. Bu göksel memurların her birinin yeryüzünde bir mukabili vardı.
Akledebilen ilk insan, gökyüzüne baktığında ne hissetmiş olmalı? Sonsuz karanlıkta kendisini bu dünyada hapsedilmiş olarak mı, yoksa karanlık ufka bakarak daha da ilerisini merak ederek, tam da o andan başlayarak kendisini geliştirme yolunu seçerek mi? Bilemeyiz, ikisi de olabilir ya da hiçbiri. Ama görünen o ki, gökyüzü bize bu dünyada yaşamamız gereken ve kurmamız gereken düzen konusunda her zaman destek olmuş. İster ruhsal hikayeler yaratma konusunda, ister zamanı planlayıp sistemi yaratabilme konusunda... Ufuk açıcı bi kitap.
Yıldız HikayeleriAnthony Aveni · Yapı Kredi Yayınları · 202141 okunma
çok eski zamanlara ait farklı kültürlerde gözlemlenmiş takımyıldızlarının gökteki yerleri ve efsanevî anlatımlarıyla dolu, kısa bölümlerden oluşmuş hemen bitecek kıvamda bilgilendirici bir kitap.
bölümleri okurken astronomik terimlere, yıldızların isimlerine ve konumlarına aşina olmak faydalı oluyor. yazar, gökyüzü haritalarını hayranlıkla anlatıp takımyıldızlarından bahsederken büründüğü heyecanı satırlardan taşırıyor fakat hangi yıldızdan bahsediyor, bu yıldız göğün neresinde, kiminle aynı takımda bilmemek heyecanı buruk bırakabiliyor okurda.
Yıldız HikayeleriAnthony Aveni · Yapı Kredi Yayınları · 202141 okunma
genel olarak kitap boyunca üzerinde durulan konu; zamanın eldeki veriler ışığında bütün bir insanlık tarihinde aynı şekilde anlaşılıp hesaplanmadığını fakat toplumlar arası farklılıklara rağmen genel benzerliklerin de mevcut oluşunun yorumlanarak işlenmesiydi. yazarın kullandığı samimi dil, kitapla bir gönül bağı kurulmasına olanak sağlıyor ve zaman hakkındaki yorumlarının uzun araştırmalar sonucu ulaşıldığını hissettiriyor. bir yerde kitabı okumak çok sürükleyici bir belgeseli heyecanla izliyormuş hissi vermişti.
kitabın içinde bahsedilen konuları kabaca özetlemek gerekirse; geçmişte kurulmuş medeniyetlerin zaman algılarına, zamanın yaşadığımız modern dünyadaki sınırların çok ötesine uzandığına ve kullanılan zaman ölçüm aletlerinin bilhassa takvimlerin yaşamın kültürel boyutundaki önemine dikkat çeken çok kapsamlı bilgiler sunarken bunların anlaşılmasına kolaylık sağlayacak örnekler de veren, okunması aşırı lezzetli ve keyifli bir kitaptı diyebilirim. yine de bu söylemeye çalıştıklarım kitabın içinde anlatılan bilgi yoğunluğunu, mitolojiyi ve tarihî kaynakların bahsini anlatmaktan çok aciz kalmış cümleciklerdir.
zaman ve zamanla ilgili kavramlara ilgi duyan kimselerin kütüphanelerinde bulunması gereken bir eser olduğunu düşünüyorum.