Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aydın Büke

Aydın BükeChopin yazarı
Yazar
8.6/10
75 Kişi
273
Okunma
20
Beğeni
2.795
Görüntülenme

En Eski Aydın Büke Sözleri ve Alıntıları

En Eski Aydın Büke sözleri ve alıntılarını, en eski Aydın Büke kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Henüz 39'unda hayata veda eden, bedeni Paris'te, kalbiyse Varşova'da gömülü olan bu müzik dehası henüz 20 yaşındayken şöyle yazmış:"Yolculuğuma ne zaman başlamam gerektiğine karar veremiyorum. Sanki bu kez evden tümüyle ayrılacakmışım gibi bir duyguya kapılıyorum. Sanki bu yolculuk beni ölüme götürecek. İnsanın hep yaşadığı yerlerden uzakta ölmesi ne acı olmalı. Son nefesimde en sevdiklerimin yüzü yerine, bir doktorun buz gibi yüzünü ya da yabancı bir hizmetçiyi görmek ne korkunç olurdu."
Fryderyk Chopin
Yolculuğuma ne zaman başlamam gerektiğine bir türlü karar veremiyorum. Sanki bu kez evden tümüyle ayrılacakmışım gibi bir duyguya kapılıyorum. Sanki bu yolculuk beni ölüme götürecek. İnsanın hep yaşadığı yerlerden uzakta ölmesi ne acı olmalı. Son nefesimde en sevdiklerimin yüzü yerine, bir doktorun buz gibi yüzünü ya da yabancı bir hizmetçiyi görmek ne korkunç olurdu.
Reklam
Brodziński’nin dersleri genç Chopin’in çok ilgisini çekiyordu, hocası, sanatçının yaratırken duygularının sesine kulak vermesini öğütlüyordu: “İnsan duygularının sel gibi akmasına izin vermeli ancak sonra onun etkisinde kalmadan acımasız bir yargıç edasıyla yaptıklarını gözden geçirip düzeltmeli. (...) Cicero ‘Duyguların kuralın olmalı,’ demiş. Bütün dâhiler böyle yapar.”
1827 Şubat ayında Chopin’in kız kardeşi Emilia’nın sağlık durumu giderek kötüleşmeye başladı. Uzun süredir tüberkülozla mücadele eden genç kız önüne geçilemeyen öksürük nöbetlerine yakalanmış, doktorlar her çareye başvurmuş ancak olumlu bir sonuç alamamışlardı. Edebiyata çok düşkün olan Emilia hasta yatağında yazdığı son şiirlerinden birinde içinde bulunduğu durumu ustaca betimlemişti: “Bu nasıl bir yazgıdır ki/İnsanoğlu acı çektiği şeyleri üretmekten acı çekiyor.”
Mozart 8 Kasım 1777 tarihinde, Mannheim’dan babasının isim gününü kutlamak için şunları yazmıştı: “Çok sevgili babacığım! Duygularımı şiirle aktaramam, şair değilim; kendimi gölgeler ve ışıkla ifade edemem, ressam değilim; düşüncelerimi hareketlerle de açıklayamam, dansçı değilim. Ama bunların hepsini seslerle yapabilirim. Ben bir müzikçiyim. (...) Size, müzikte yeni hiçbir şeyin bestelenemeyeceği yılları görecek kadar uzun bir yaşam dilerim.”
Can Yayınları - EpubKitabı okudu
22 Ağustos günü yayımlanan Theatherzeitung’da şu satırlar yer alıyordu: “Kısa bir süre önce Saray Operası’nda konser veren Bay Chopin müzik dünyasını kusursuz piyano çalışıyla şaşırttı. Tekniği, biraz daha deha katması gereken bestelerinin çok ilerisinde. Tuşesi emin ve temiz olmakla birlikte biraz parlaklıktan yoksun ve hafif. Sanki az sayıda insanın bulunduğu bir toplantıda alçak sesle konuşurcasına çalıyor, solistlerin her zaman yaptığı gibi üstün belagat yeteneğine sahip biri gibi tuşlara dokunmuyor.
Can Yayınları - EpubKitabı okudu
Reklam
Gazetelerde Chopin’in konserini izleyenlerin yorumlarına da yer verilmişti. Müziğe çok meraklı bir hanım gazeteye gönderdiği mektupta şunları yazmıştı: “Chopin’in konserinden yeni döndüm, onun çalışını yedi yaşından beri takip eden biriyim. Chopin diğerleri gibi çalmıyor. Onda, kâğıt üzerinde duran notalar gözlerin yardımıyla doğrudan kalbe aktarılıyor, oradan da sanki doğrudan parmaklara akıyor. (...) Konser boyunca bazen baharın gelip geçtiğini hissettim, bir başka yerde geçmiş hatıralar aklıma geldi ya da güllerin tatlı meltemler altında kokularını etrafa yaydıklarını zannettim.”
Can Yayınları - EpubKitabı okudu
273 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.