Radyo Tv Sinema ve Halkla İlişkiler mezunu. Yazıları; Sözcükler, Ecinniler, Kırık Saat, Mavi Yeşil gibi birçok edebiyat dergisinde yayımlandı. Birkaç kitap ve dergiye editörlük yaptı. Kurumsal bir şirkette Halkla İlişkiler Sorumlusu olarak çalışmaya devam ediyor.
"İnsan huzurlu olmaya korkar mı? Ben korkuyorum. Aklımdan sürekli kötü şeyler geçiyor. Aman düşünmeyeyim de düşündüğüm başıma gelmesin, diyorum ama nafile. Ruhum sürekli titreyen bir el gibi. Yolum yok, kapalı değil, benim yolum yok."
Burcu Ünlü farklı konuları anlatıyor ama farklı konuları anlatırken öykülerinin beğenilmesi için bu farklılığa sığınmıyor.
İlk öyküden kitabın son öyküsüne kadar iyi işlenmiş bir üslup var bu eserde. Öyküleri okurken konu sizi sarıyor ama yazarın anlatımının kendisine de tutuluyorsunuz. Anlatımın lezzeti bazen konunun önüne bile geçiyor.
En sevdiğim öykü, kitaba adını veren Ben Yokmuşum Gibi öyküsü oldu. Bu öyküdeki bazı kahramanları başka öykülerde de kullanıyor Burcu Ünlü. Hatta bunu diğer öykülerdeki kahramanlarıyla da yapıyor.
İlk kitabına selam çaktığı yerlerde gülümseten bu eseri ben, ilk kitabından daha çok sevdim . Evet, yazar ilk kitabında da farklı toplumsal sorunları anlatmaktan geri durmuyordu. Ancak, bu eserde dili de olgunlaşmaya başlamış.
Yazarın okuduğu paylaştığı kitapları biliyoruz. Çevirmenliği ve editörlüğü de var. Bu açıdan okumayan yazarlarımızdan değil. Hal böyle olunca edebiyat serüveninin zekatını bu kitapta fazlasıyla vermiş.
Teknik okuma konusunda uzun zaman harcayanların sorabildiği bir sorudur bu: okuduğun şey yazar mıydı yoksa eseri miydi? Okurlar genelde misal "Sabahattin Ali okuyorum." derler. Ancak aslında yazarı değil eserini okurlar. Yazarların geneli eserle kendileri arasında kalın perdeler çeker ve siz pencereden baktığınızı sansanız da gördüğünüz
Kapanda Bir Hayal Birbirinden güzel ve okurken kendimizden, çevremizden tanıdık gelecek olan olaylarla hüzünlendiğimiz çok akıcı bir eser.
Çok severek okudum. Herkese naçizane tavsiye ederim. Şimdiden keyifli okumalar dilerim.
Yayın