Byung-Chul Han kitaplarını, Byung-Chul Han sözleri ve alıntılarını, Byung-Chul Han yazarlarını, Byung-Chul Han yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Enfirmasyon rejiminin öznesi ne uysal ne de itaatkardır. Aksine, kendini özgür, otantik ve yaratıcı olarak gösterir. Kendini üretir ve kendini gerçekleştirir [performt].
Disiplin rejimi, endüstriyel kapitalizmin tahakküm biçimidir.
Kendi başına bir makine biçimini alır. Disipline dayalı iktidar makinesinde herkes bir dişlidir. Disipline dayalı iktidar, sinir yollarına ve kas liflerine nüfuz eder ve "biçimden yoksun bir hamurdan, becerisi olmayan, yetersiz bir beden"i bir "makine"ye dönüştürür. "Uysal" bedenler üretir: "Uysal bir beden, boyun eğdirilebilen, sömürülebilen, dönüştürülebilen ve mükemmelleştirilebilen bir bedendir."
Nietzsche Putların Alacakaranlığı isimli eserinde, insanın bir eğitimcisinin olması gerektiği üç vazifeden bahseder. İnsan bakmayı, düşünmeyi ve okuyup-yazmayı öğrenmelidir. Nietzsche'ye göre öğrenmenin amacı "yüksek kültür" olmalıydı. Bakmayı öğrenmek demek, “gözü sükûnete, sabra ve kendine-gelmeye-bırakmaya alıştırmak", yani, gözü derin ve yoğun bir dikkate, uzun ve aşamalı bir bakışa ehil kılmak demektir. Bu görmeyi-öğrenmek "maneviyata doğru giden ilk okul öncesi eğitimdir." İnsan "bir uyaran karşısında hemen tepki göstermemeli; engelleyici, nihai dürtülere hakim olmalıdır."
Otantiklik bir satış argümanıdır. Yalnızca kendi olmak peşinde koşan otantiklik çabası, kendini sürekli ötekilerle kıyaslamaya yol açar. Kıyaslama mantığı, başkalığı aynılığa dönüştürür.