Daniel Gwynne Jones bir İngiliz tarihçi, TV sunucusu ve gazetecidir. Jones 1981'de İngiltere'nin Reading kentinde Galli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Cambridge'deki Pembroke College'a gitmeden önce Buckingham'da bir devlet gramer okulu olan The Royal Latin School'da eğitim gördü. Ardından Cambridge'deki Pembroke College'a gitti ve 2002'de Tarih alanında birinci sınıf bir derece elde etti.
Bir zamanlar Roma İmparatorluğu geniş toprakları boyunca klasik ilmin süper yayıcısı olmuştu. Ne var ki Batıda parçalanıp Doğuda doktrinsel açıdan giderek daha saplantılı hale geldikçe, çağlar arasındaki bilgi zincirinin fiili engelleyicisi olmaya başladı ve kadim bilginin imparatorluk boyunca aktarımı çöktü.
Kiev’den gelen bir çift diplomat elçilik göreviyle Konstantinopol’ü ziyaret ettiler… “Ayasofya’da,” yazdılar, “gökte miyiz, yerde miyiz, anlayamadık. … O güzelliği unutmamız mümkün değil.”
Kitlesel göç haklı olsa da olmasa da korku ya da nefret uyandırır, çünkü Batı Roma İmparatorluğu tarihinin açıkça gösterdiği üzere dünyayı tersyüz etme gücüne sahiptir.
Dan Jones'un Ortaçağ İngiltere tarihi serisinin ikinci kitabı Hollow Crown'da (ilki The Plantagenets), son Plantagenet kralı II. Richard'dan başlayıp York ve Lancaster haneleri arasındaki meşhur 'Güller Savaşı'nı anlatıyor; ilk Tudor kralı VII. Henry ile son buluyor. Üslup olarak The Plantagenets kitabıyla tamamen aynı. Yine narrative history tarzıyla, okuması gayet kolay ve sürükleyici bir çalışma. Eğer Taht Oyunları serisini beğendiyseniz, gerçek yaşanmışını bu kitapta okuyabilirsiniz :)
"Narrative history" tarzıyla yazılan bu kitapta Anjou Dükü Geoffrey'in oğlu genç Henry'nin temelini attığı Plantagenet Hanedanı'nın ortaya çıkışını ve gelişimini okuyoruz. Yazar Dan Jones tarihi gelişmeleri mükemmel bir şekilde aktarıyor. Game of Thrones'un gerçek versiyonu diyebilirim. Taht mücadeleleri, isyanlar, aile içi hizipleşmeler, veba, Haçlı Seferi maceraları ile tam bir sürükleyici roman havasına sahip. Lakin bu da başka bir sorunu doğuruyor, anlatılanlar ne kadar doğru? Her ne kadar dönem kaynakları kullanılsa da narrative history tarzında yer yer hayal gücü kullanmak durumunda kalındığından olayın tarihi gerçekçilikten çarpıtılma riski var. Bunu göz önünde bulundurarak kitabı okumakta fayda var. Yine de başka kaynaklarla karşılaştırarak okunduğunda bu riskin minimuma indirileceğine inanıyorum. En azından ben böyle yaptım.
İçerik olarak Plantagenetlerin kurucusu II. Henry'den, son Plantagenet II. Richard'a kadar olan dönemi ele alıyor. Kitap dönemin sosyokültürel yapısını satır aralarında aktarıp, yer yer teknik bilgiler verirken lafı fazla uzatmıyor. Zaten roman tarzında yazıldığı için okuması oldukça akıcı. Doğal olarak olayları fazla derinlemesine ele almıyor. Dönemi anlamak için başlangıç seviyesi olabilecek, okuması zevkli bir kitap.