Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fazıl Hüsnü Dağlarca

Fazıl Hüsnü DağlarcaDağ Uykusu yazarı
Yazar
7.4/10
391 Kişi
1.958
Okunma
310
Beğeni
24,9bin
Görüntülenme

Fazıl Hüsnü Dağlarca Gönderileri

Fazıl Hüsnü Dağlarca kitaplarını, Fazıl Hüsnü Dağlarca sözleri ve alıntılarını, Fazıl Hüsnü Dağlarca yazarlarını, Fazıl Hüsnü Dağlarca yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Neden yurtlar ağaların bilen yok söyleyen yok Yurtlar ağaların Ölsek bile Kara toprağı biz doldursak bile Allah Allah, yurtlar ağaların.
Reklam
IYI GECELER
Her acı her fırtına kendi koyunda diner. Zaman süzülür avuçlarımızdan, ardımıza yığılır. Ve umut bir kuşun kanadında çırpınır. -
Fazıl Hüsnü Dağlarca
Fazıl Hüsnü Dağlarca
SAVAŞTAN DÖNEN BABASINA KAYA'NIN ANLATTIKLARI Yalaz yalaz parlarken uzaklar kıpkızıl Anam sorardı banaNe olacaksın derdi. Ben üç kış, dört yaz görmüş, Derdim Mermi taşımak için oralara Öküz olacağım derdim.
Reklam
Hayır göllere çıkmadık ana Kaldı dağlarda kanlı gövdemiz. Mutluysa ulus kõy köy Özgürse bayrak Soluk alıyoruz demektir işte biz.
EY TÜRK GENÇLİĞİ "Yoksun bırakmak isteyenler bulunacaktır, Seni, öz kaynaklarından" - Ne mutlu Türküm diyene. "Birleştirebilirler kendi çıkarlarını Yabancıların çıkarlarıyla, yöneticiler", - Ne mutlu Türküm diyene. "Ezilmiş, bitkin düşmüş olabilir ulus, İçinde yoksulluğun, bunalımın", - Ne mutlu Türküm diyene. "Bulunduğun durum her neyse, Düşünmeyeceksin olanaklarını, koşullarını". - Ne mutlu Türküm diyene. "Ey Türk gençliği Ödevin yurdu kurtarmaktır", - Ne mutlu Türküm diyene.
Nice devrim yaptın yurt üzre, yeryüzü üzre, Yayılacak varacak her biri sonsuza dek. Ama en büyüğü, ama hepsini ayakta tutan Atatürk evrende yaptığın ulu devrim: Uyanık ölmek.
Reklam
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK Büyük ölüleri yaşar bir toplumun geleceğini, Sen bundan yeşermektesin Anıtkabir'de her yıl. Büyük ölüleri yaşar bir toplumun geleceğini, Sen bundan kalıcısın Toprakta, yerde, taşta... çocukta. Büyük ölüleri yaşar bir toplumun geleceğini, Sen bundan ölmüyorsun Mustafa Kemal Atatürk.
Yedek asteğmen Kubilay, bir öğretmendi, Bir ışıktı hiç sönmeyen.
KAHRAMAN Gölgen bir nur işledi güneşe vardığı gün; Seni gördük sesimiz Hakk'a yalvardığı gün... Seni gördük mazi dağları sardı ses ses, Bir Akdeniz dalgası buldu içinde herkes... Sana çıkar bu yurdun ararsan son yolu da Kutlu bir Tanrı oldun güzel Anadolu'da... O kadar eskisin ki şimdi ruhumuzda sen, Bulursun bu sevgide asırları istesen... Arasan bakışında uzun ovalar erir; Dinlersen gönül denen yüce dağlar ses verir, Bir dünya, bir millete düşman olduğu zaman Sana büyük hızını verdi nabzındaki kan... Dört sınırın ucunu getirdin bir araya; Dört bucak sevgisini topladın Ankara'ya, Sesin, bir tılsım gibi, yurdu dolaştı yer yer, Ve senden öylesine hız aldı ki gönüller Yüz yılda giden vatan bir ayda geri geldi... Sonra sanki ruhundan kartal sesleri geldi; Sanki yeni bir ışık süzüldü gözlerinden Ve bir fert, tek başına, bir millet yarattın sen. Bastığın yer tarihten yer alırmış, yok değil. Bir gününe bir tarih bağışlasak çok değil... Çok değil kanımızın rengini süze süze İsmini dövmelerle işlesek göğsümüze... Böylece gece gündüz görmek için tek seni, Çok değil gözümüzün içine çizsek seni. İsterse bundan sonra ufuk yansın, gök yansın; Çünkü sen bu milletin umduğu kahramansın... Gölgen bir nur işledi güneşe vardığı gün; Seni gördük sesimiz Hakk'a yalvardığı gün...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.