“Hayat etrafı uçurumlarla çevrili yüksek bir dağdır. Bir sonraki adımda ayağınızı koyacağınız yere dikkat edin. Bazen üstüne bastığımız bir tek küçük taş kayarsa kendimizi uçurumun dibinde bulabiliriz.”
Çıkışlar mutluluk verir inişlerse hüzün... Hepsini, hepsini ona feda ediyorum Zozan. Onun özgürlüğü ve mutluluğu için. Bir tebessümünü bile benden esirgeyen bir sepet satıcısı için.
Daha birçok şey söylemek istiyordu ama sustu. Bazı durumlar karşısında kullanılan teselli sözcükleri o acıyı çeken insan için birer saçmalık olmanın ötesine geçmiyordu çünkü.
"hayat etrafı uçurumlarla çevrili yüksek bir dağdır. Bir sonraki adımda ayağınızı koyacağınız yere dikkat edin . Bazen üstüne bastığımız bir tek küçük taş kayarsa kendimizi uçurumun dibinde bulabiliriz "
Ey boynu inci gerdanlıklı hanımefendi
Zorla güzellik olmaz biliyorsun
Yüce Rabbimden korkarım
Ey hanımefendi ben tövbekarım
Tövbemden de vazgeçecek değilim
Saraylar içinde, tahtlar üstündesin Sen bana ev hanımı olamazsın Bense çoluk çocuk sahibiyim çocuklar evde aç ve çıplaklar ey hanımefendi ben tövbekar.