Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Guy Leschziner

Sözcükleri Tadan Adam yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
13
Okunma
1
Beğeni
192
Görüntülenme

Guy Leschziner Sözleri ve Alıntıları

Guy Leschziner sözleri ve alıntılarını, Guy Leschziner kitap alıntılarını, Guy Leschziner en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her ailenin bir yemek tarihi vardır; kuşaktan kuşağa aktarılan, hatıralarla ve çağrıştırdığı hislerle canlı tutulan tarifler; anne sevgisiyle sarılıp sarmalandığımız çocukluğumuzun sıcaklığını ve mutluluğunu yeniden yaşatan yemekler.
Sayfa 164 - Metis BilimKitabı okudu
Koku ve tat alma duyuları hem yapıları itibarıyla hem de bizim onları anlama biçimimiz açısından diğer duyulardan ayrışır. En temelde, çevremize dair burnumuz ve ağzımızla aldığımız bilgi, diğer duyulardan gelenlere kıyasla oldukça farklıdır. Görme, duyma ve dokunma duyularında enerji deneyime dönüştürülür, bu enerji elektromanyetik radyasyon da olabilir mekanik enerji de. Koku ve tat duyuları ise etrafımızı saran veya bedenimize aldığımız şeylerin kimyasına dair bilgi verir. İçimize çektiğimiz havada, yuttuğumuz lokmada bulunan molekülleri tatmak aslında amipler gibi en basit tekhücreli organizmalarla bile paylaştığımız, dünyaya dair İlkel ve ilksel bir deneyimdir; etrafımızı saran kimyasal çorbaya dair fikir edinebilmek için dünyaya doğru uzanma ve yakınımızdaki şeylerin yiyecek mi, tehlike kaynağı mı yoksa muhtemel bir eş mi olduğunu anlamaya çalışma çabasının bir parçasıdır.
Sayfa 94 - Metis BilimKitabı okudu
Reklam
Aslına bakarsanız bana depresyon teşhisi konmadı hiç, ama şimdi geriye bakınca anlıyorum ki depresyondaymışım. Galiba depresyonla kendi kendime, hiç ses çıkarmadan başa çıktım. Bundan kimseye bahsetmiyordum. Etrafımdakilerin o sırada neler hissettiğimi bildiğini sanmıyorum. Herkes beni sürekli gülen, mutlu biri olarak biliyordu.
Sayfa 203Kitabı okudu
1962'nin şubat ayında, tartışmaların fitilini ateşleyen bildirisini sunduktan on üç ay kadar sonra gripten ölene dek düzenli olarak makale yayınladı. Çağdaşları tarafından görmezden gelinmesine ve kabul gormemesine rağmen Méniére'in ismi, onunla aynı adı taşıyan bir hastalıkta yaşıyor. Artık vertigonun kulak kaynaklı olabildiğini açıkça
Sayfa 210 - Metis BilimKitabı okudu
Epilepsi Beyin normal işlev gösterirken serebral kortekste (beynin en dış katmanındaki gri maddede) bulunan nöron ağları son derece düzenli bir iletişim içindedir. Her şeyin bir düzeni vardır, hücreler arasındaki iletişim devasa bir devlet kurumunun koridorlarındaki fısıltıları andırır. Fakat korteksin inme sonucunda zarar görmesi, tümör veya yangı oluşması, çeşitli ilaçlar veya genetik mutasyonlar dolayısıyla elektrik sinyallerinin aktarımında değişiklik olması gibi nedenlerle normal işleyiş aksayacak olursa bu sinyallerin fren mekanizmaları da ortadan kalkar. Sıkı bir kontrol altında yürütülen bu faaliyetler bozulur, fısıltılı diyaloglar kulak tırmalayan çığlıklara, haykırışlara döner. Koridorlarda kaos hüküm sürmeye başlar, nöronlar çok büyük gruplar halinde, uyumsuz bir şekilde harekete geçip işlev bozukluğuna neden olur. Taş atınca suyun yüzeyinde halka halka büyüyen izler gibi, normal işlevdeki bu aksaklıklar da beynin yüzeyine dalga dalga yayılır. İşlev bozukluğu korteksin bir bölgesinden başka bir komşu bölgesine sıçrar. Bunun sonucunda ya nöbet sönümlenerek azalır ya da beynim tamamını etki altına alarak yaygın nöbete dönüşür.
Sayfa 70 - Metis BilimKitabı okudu
Koku duyusu insan etkileşimini, toplumsal ve cinsel davranışları yönlendiren bir işleve de sahip.
Sayfa 187 - Metis BilimKitabı okudu
Reklam
Epilepsi Bütün epilepsi vakalarında olduğu gibi, oksipital lob nöbetinin etkisi de elektriksel faaliyetin beynin hangi kısmında gerçekleştiğine bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu durum beynin görmeyle ilgili bölümlerinde ortaya çıkan nöbetlerde daha da belirgindir. Bu epilepsi türünün en yaygın belirtilerinden biri Susan'ın da tarif ettiği "öncü görsel halüsinasyonlar"dır. Renkli, genellikle birden fazla renkten oluşan dairesel şekiller, noktalar, daireler veya toplar görülür. Bazen nöbetin ilerleyen aşamalarında elektriksel faaliyetin birincil görme korteksine, yani beyin yüzeyinde ham görsel verinin alındığı, görüntüye dair bilginin doğrudan kaynağı olan alana doğru yayılmasıyla bu görsel bileşenler çoğalıp genişler, hareket etmeye başlar. Bu semptomlar migreni olanlara bir ölçüde tanıdık gelebilir. Migrene dayalı baş ağrılarında da ağrıdan hemen önce ortaya çıkan bir aura söz konusu olabilir.
Sayfa 74 - Metis BilimKitabı okudu
tat alma duyumuz kısıtlı olsa bile lezzet deneyimi beynimizin derinliklerinde bir yerde tat, retronazal koku, sıcaklık ve doku bilgilerinin birleşmesiyle oluşan bir yanılsama olarak yaratılır, tek bir duyudan fazlası haline gelir.
Sayfa 181 - Metis BilimKitabı okudu
Hiçbirimiz bir başkasının içsel deneyimini bilmeyiz. Başkalarının gördüğü kırmızı bizim gördüğümüzle aynı mıdır, acıyı bizim kadar mı hissederler, müziği nasıl duyarlar bilmeyiz. Bir duyunun kaybı halinde tek referans noktamız o duyuya dair kayıptan önceki ve sonraki deneyimlerinizdir, yani bir tür iç kontrol söz konusudur.
Sayfa 154 - Metis BilimKitabı okudu
Epilepsi Sinir sistemimizin genel şablonu biz daha annemizin rahminde embriyo halindeyken oluşur. Döllenmeden kabaca üç-dört hafta sonra embriyonun en üstünden en altına kadar uzanan ve sonradan kıvrılarak boru biçimini alan bir doku ortaya çıkar. İlerleyen haftalarda beynin ve omuriliğin de oluşumunu mümkün kılan bu nöral tüp, merkezi sinir sistemimizin temelidir. Fakat gelişimimizin ilerleyen safhalarında, serebral korteksimizi oluşturmaya hazırlanan hücreler de yola buradan başlar. Bu hücrelerin doğum yeri söz konusu nöral tüpün iç kısmıdır, zaman içinde buradan yavaş yavaş çekilip beyin dokusunun içinden geçerek beynin en dışındaki nihai konumlarını alırlar. Fakat Susan'ın beyin tetkiklerine bakılınca beynin arka tarafında, görmeden sorumlu oksipital lobda bir şeylerin plana uygun ilerlemediği anlaşılıyordu. Normalde buradan geçerek beynin dış tarafına ulaşması gereken dokular küçük adacıklar oluşturarak asılı kalmıştı. Serebral kortekse dönüşmesi gereken küçük nodüller yüzeyin çok aşağılarında süzülüyordu. Dolayısıyla beynin bu kısmında normalde son derece kontrollü bir şekilde işleyen organizasyon sekteye uğramıştı. Serebral korteksin standart denetim mekanizmaları bozulunca beynin bu kısmının kontrolden çıkma ihtimali belirmişti. Belli görsel uyarıcıların anormal elektrik akışlarını tetiklemesi de Susan'ın nöbetlerine yol açıyordu.
Sayfa 73 - Metis BilimKitabı okudu
137 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.