Hakkında
İngiliz biyokimyacı, bilim tarihçisi, toplum felsefecisi, şarkiyatçısı (sinolog), teknolojist, insan ve insan eserleri sevdalısı.
1900 yılında doğdu. Oundle School ve Cambridge Üniversitesini bitirdi (1924). Standford, California, Yale, Cornell, Oxford Üniversitelerinde dersler verdi. Çin-İngiliz bilim işbirliği dairesi başkanlığı yaptı. UNESCO Tabiat Bilimleri Bölümü başkanlığında bulundu. Kendisini Çin bilim tarihi ve felsefesine adadı. Çin Millî Akademisi (Acamedia Sinica) üyesiydi. Uluslararası Bilim Tarihi Birliği başkanlığı yaptı. Uluslararası Bilim Felsefesi Tarihi ile Tıp Tarihi Akademileri üyesiydi. Çinbilim tarihi üzerine yaptığı çalışmalardan dolayı Bilim Tarihi Derneği, George Sarton ve Teknoloji Tarihi Derneği, Leorando da Vinci ödüllerini aldı. 1995 yılında vefat etti.
Tam adı:
Noel Joseph Terence Montgomery Needham
Unvan:
Britanyalı Bilim İnsanı ve Yazar
Doğum:
İngiltere, 9 Aralık 1900
Ölüm:
Cambridge, İngiltere, 24 Mart 1995
Okurlar
5 okur beğendi.
17 okur okudu.
2 okur okuyor.
56 okur okuyacak.
Sözler ve Alıntılar
"Güç", işleri yapmanın her zaman "yanlış" yolu olmuştur,
'askeri' değil de 'sivil' ikna ise "doğru" yoldur.
Sayfa 24 - MABKitabı okudu
" Weisskopf'un belirttiği gibi, ' insan varoluşu duygu yakınlığı ve bilgiyi doğuran meraka dayanır ama duygu olmadan merak ve bilgi insanca değildir ve merak bilgiden yoksun duygu da etkisizdir.' Bu bir phllosophia perennis (sonsuz bir felsefe) Bunu, Norwich'li Julian'ın 1373'ten kısa zaman sonra yazdıklarında da buluyoruz: 'Yalnızca düşünceyle ilerleyemeyiz, ancak beraberinde sevgi ve sezgi varsa ilerleyebiliriz.' "
Sayfa 106 - - "Türkçe Dehşet" kelimesini pek sevmiyorum ama onun yerine Çeviri Dehşet demeliyim sanırım. Çevirmen, noktalama işareti serpintisi sendromunun son levelinde olmalı stop(!)
Özellikle katliamlar konusunda..
" Geleneksel Çin toplumu son derece organik ve bütünleştirici idi. "
Sayfa 43
" İnsanlar ne zaman anlatılan bir şeyi duyar ya da bir meseleyi öğrenir ve bilgileri yalnızca bu duyulan ya da öğrenilenle sınırlı kalırsa, bu onların -şeyler arasında karşılıklı bağ kuramayışlarındandır. "
Sayfa 83
" Bu dünyaya ait şeylerin örüntülerini bütünüyle kavradığımızda sözcük anlamıyla bitirdiğimizde her şeyin neden kendi gibi olduğunun nedenleri ortaya çıkmayacak mıdır? Ve bütün başka şeylerle birlikte var olmanın kuralına uymaktan başka çaresi var mıdır? örüntü denilince kastedilen tam da bu değil midir? "
Sayfa 81
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
