Amerikalı yazar ve prodüktör Matthew Weiner, Wesleyan Üniversitesi’nden mezun oldu, Güney California Üniversitesi’nde sinema üzerine mastır yaptı. "The Sopranos" dizisinin yazarları arasında yer aldı. Kült dizi "Mad Men"in yaratıcısı olan Weiner evli ve dört çocuk babası.
Karen'ın yeni edindiği arkadaşları Karen'a, Mark'a ya da ikisine birden bakıyor, bu çocuğun bu insanların olmasından dolayı duyduğu şaşkınlığı gizleyemiyordu.
Kitapta diyalog yok. Saf metin. Yazar direk konuya giriş yapıyor ve hikayeyi bize anlatıcının gözünden aktarıyor. Mark ve Karen Breakstone çiftinin öncelikle tanışmalarını, ilşkilerinin şekillenmesini, nişanlanmalarını ve evlenmelerini okuyoruz. Herkes gibi iyi koşullarda hayatlarını idame ettirmek isteyen, evliliklerinde maddi anlamda sıkıntı yaşamak istemeyen bu aşık çiftimiz, Mark’ın iş yerindeki terfisi ile bulundukları muhitten daha lüks ve zengin bir semte taşınıp yerleşiyorlar. Evliliklerinin ilk zamanlarında Mark’ın işleri ve geliri artıyor, hayal ettiklerinden de güzel bir yaşama sahip oluyorlar. Bu çekirdek aile bir de bebekle taçlanıyor. Çiftin güzel kızları Heather böylece hikayeye dahil oluyor. Önce bebekliği, sonra çocukluğu ve ergenliği derken kızımız büyüyor. Buraya kadar gayet normal ve güzel ilerliyor değil mi? Peki herşey bu kadar iyi ve mükemmel olabilirmi? :) İşte asıl hikaye de bundan sonra başlıyor.
Kitap temelinde aile ilişkilerini ve ebeveynlerin çocuklarıyla ilgili davranış ve tutumlarını baz alıyor. Aksiyon ve gerilim kısmı filmleri aratmayacak cinsten değil. Ama sayfalar bir şekilde akıyor ve okutuyor. Yani ortalardayım ne iyi diyebilirim, ne kötü. Karar sizin :)
Kitabın adı:Her Şey Kızım İçin
Yazarın adı:Matthew Weiner
Sayfa sayısı:132
Kitabımızın kahramanları Mark-Karen Breakstone ve kızları Heather hayallerindeki varlık ve mutluluk dolu bir hayata kavuşmuşlardır. Ama yinede kendilerini zirveye ulaşmış hissetmiyorlar aile içi çalkantılar ergenlik sorunları ve bunlar birde karı-koca gerginliği eklenince....
Ve bir süre sonra üst kat komşuları tadilat işine girişirler . Bu nedenle kurdukları güvenli aile ortamı üçü içinde bitmiş ve başardıklarını tüm güzellikleri tehdit edecektir....
Neden niçin nasıl.....
İçinde gerilim taşıyan bir roman.
Ah insanoğlu iyisini ister, sonra daha iyisini sonra daha fazla iyisini... Elbette herkes hayatının maddi ve manevi anlamda iyi olmasını ister, bunun için programlar yapar . (Ben maddi kısmında başarılı değilim ) Fakat bir dur noktası olmalıdır.
Kitapta yer alan çiftin ilk önce tanışmalarına,ardından nişanlanmalarına, sonra da evlenmelerine şahit oluruz. Evliliklerinde maddi olarak sıkıntı yaşamak istemeyen Mark ve Karen, Mark’ın terfi etmesiyle ve bu terfi edişin maddiyata yansımasıyla yaşadıkları yerden daha lüks olan bir semte ve eve taşınırlar gitgide hedeflenenden,hayal edilenden daha iyi gelire sahip olmaya başlarlar.Tam sırasıdır; bu çiftin bu şahane hayatlarına dahil edecekleri çocuk dünyaya gelmelidir ve öyle de olur.Romanda bu noktadan sonra yeni aile üyesinin büyümesi anlatılır .Roman bu noktada çocuk, ardından ergen birey ile aile ilişkisini işler, aile içi ilişkiyi anlatır.Çift ne edinirse edinsin yine de hayatlarında bir yetersizlik hissini de duyarlar.
Romanın kırılma noktası ise ailenin yaşadığı dairenin üst katındaki dairede yapılacak olan tadilattır. Bu tadilat nedeniyle binadan geçici olarak taşınmak yerine binada kalmayı tercih eden aile bir dönüm noktasına girer. Kendileri ve çocukları için kurdukları muazzam hayat ve güvenli yaşam tehlike ile karşı karşıyayken çarpıcı bir sona yaklaşılır.Sonlara doğru bir gerilim başlar ,yazar bu gerilimi okur üzerinde hayli hissettirir.
Kitap bittiğinde sonu itibarıyla üzerimde bir etki bıraktı diyebilirim.Bu etki gerilimdi. Genel olarak çok hızlı okunabilecek bir roman.