Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mustafa Ziyalan

Mustafa ZiyalanAlengirli Filmler yazarı
Yazar
Çevirmen
4.9/10
10 Kişi
39
Okunma
2
Beğeni
1.997
Görüntülenme

Mustafa Ziyalan Gönderileri

Mustafa Ziyalan kitaplarını, Mustafa Ziyalan sözleri ve alıntılarını, Mustafa Ziyalan yazarlarını, Mustafa Ziyalan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"neden çocukların ömrü kısa şimdi anlıyorum büyükler yaşasın diye ömürlerine çocuk ömürleri ulana ulana"
Tufanı Beklerken!
Kocasının kendisini dövmesine, öldürmesine direnen kadınlar, zina yapanlar, öğünmeyen, çalışmayan, güvenmeyen çocuklar, asker kaçakları, kadere inanmayanlar, müzik dinleyenler, dans edenler, içmemesi gerekeni içtiğinden, yememesi gerekeni yediğinden kuşkulanılanlar, olmaması gereken bir yerde bulunanlar, eli ayağı bağlanıp suya atıldığında batmayanlar omuz omuza, salkım salkım ağaçlardan sallanıyordu.
Reklam
Çuvallama Ustası!
Uykusuzluğu o denli iyi bilmemesinin bir nedeni belki onunda özgürlüğü ancak uykudayken tadabilmesiydi.
Bahçıvan!
-Şu sıralar canım sıkkın. Özellikle de memleketin haline. Bana seyretmesi bile güç gelen bir yoksulluk, çaresizlik hüküm sürüyor. Kendimi bayağı mutsuz hissediyorum. Bu, şahsi hayatımı da tatsız ve anlamsız kılıyor.
108 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
Yazar kitabında on iki ayrı hikayeyi anlatmak istemiş, fakat bir anlam bütünlüğü oluşturamadığını düşünüyorum. Belki de bu yüzden kitabının adını "Çuvallama Ustası" olarak koymuş olabileceğini düşünüyorum. Kütüphanem de beğenmediğim ve içeriğini anlamadığım bir kitap olarak yerini aldı.
Çuvallama Ustası
Çuvallama UstasıMustafa Ziyalan · Okuyan Us Yayınları · 20149 okunma
88 syf.
6/10 puan verdi
Mustafa Ziyalan "Alengirli Filmler" kitabının təhlili.
Mustafa Ziyalan qələmindən ilk oxuğum kitab "Alengirli Filmler" oldu. Alengirli "göstərişli" , "xoş" mənasında işlənir bu da onu göstərir ki , müəllif bu kitabında bizlərə öz fikrincə xoş , göstərişli və yenə ona görə izləməsi vacib filmlərdən bəhs edib. Tövsiyyələri sırasında izlədiyim bir neçə filmin olması
Alengirli Filmler
Alengirli FilmlerMustafa Ziyalan · Dedalus Yayınevi · 201215 okunma
Reklam
Casusun casus, ajanın ajan, polisin polis, katilin katil olduğu unutulmamalıdır. Kimi polislerin Ogün Samast’ı sevmesi boşuna değildir. Petrolün tanrı olduğundan, zenginlerden, yoksullardan sözetmek yetmez. Yalnızca gerçekleri gösterme çabası illâ da gerçeğin gösterildiği anlamına gelmez. Belgesel filmler en kuyruklu yalanları söyleyebilir.
Yaşam korku filmlerine, gerçek korkular kurmaca korkulara nal toplattırıyor. Boynuz kulağı geçmiş. İşte, kendi mantıkları içinde dahi -belki tam da o mantığa kilitlenip kaldıkları için- şimdilerde korku filmlerinin başındaki en büyük dert bu bence...
Maryland bölgesinde bir keskin nişancı gündelik işinde, gücünde -o sırada arabasını temizleyen, bir bankta oturan, çim biçen- altı kişiyi birer kurşunla öldürdü, iki kişiyi de yaraladı. Dürbünlü tüfekle, yüksek kalibreli olmayan ama barut hakkı yüksek mermi kullanarak, dolayısıyla da otopark, otoyol gibi açık alanların ötesinden, 400 metreye varan uzaklıklardan, görülmeden, duyulmadan, mermi kovanı bırakmadan vurabiliyor, yine görülmeden uzaklaşıp kayboluyor. Bulunan tek kovanın keskin nişancı tarafından yanıltma amacıyla bırakılmış olabileceği söyleniyor. Olan biteni bir tür piyango gibi görenler var. Bölgede yaşayan biri, “amma oyun ha, kaybetmek için oynaman bile gerekmiyor,” demiş... Teksas’ta bir ardiyede unutulmuş bir tahıl vagonunda on bir iskelet bulundu. İskeletlerin ABD’ye kaçak girmek isteyen kişilere ait olduğu, bu kişilerin aylar önce bir gün vagona saklandıktan sonra ancak dışardan açılabilen kapağı kapattıkları, bir daha da açıp dışarı çıkamadıkları sanılıyor. ---------- Ama bunların hiçbiri korku filmlerinden değil. İşte, sorun da burada...
Az önce yürüdüğünüz sokaklarda su baskınından sonra köpek balıkları dolaşabilir. Petrole bulanarak, petrolde boğularak da ölebilirsiniz. New York limanında her an bir nükleer bomba patlayabilir. Gözü açık gidebilirsiniz. Bence en büyük dehşet, bu olasılıkta çöreklenmiştir; bu olasılık, hele bir kafaya, gönüle takılmayagörsün, kişinin tüm yaşamını sonsuz bir korku filmine dönüştürebilir.
Reklam
Benim için korku filmlerinin en “zevkli” yanı, o şaşıp, apışıp kalma, zihnimin dikişlerinden atabileceği duygusu denli, dahası o duygudan da çok, seyrettiğim filmin bana, içinde bulunduğum kişisel, toplumsal, evrensel bağlama ilişkin göndermeleridir. Demek ki diyorum, korku filmi seyrederken bana çekici gelen korku değil, filme ilişkin yaşantının, şu sürdürdüğümüz yaşama, dahası şu dünyamıza öyle kolayına sığmayan, dünyamızı çatlatan, yırtan karmaşıklığı, zenginliği. Örneğin Kubrick’in Cinnet filmi, bildiğimiz, belki de çok düşünmeden kabul ettiğimiz bir kişilik ve aile anlayışına bodoslamadan bindirdiği için onca iyi bir korku filmidir. Otel, kış, aklınızı yitirmenize yol açabilir; baba elinde balta ailesinin, oğlunun peşine düşebilir. Ancak babanızı öldürerek kurtulabilirsiniz.
Korku ve Gerilim filmleri arasındaki fark.
Bence korku filmlerini gerilim filmlerinden ayıran başlıca özellik, olası sonun, ölümün kanlılığından çok, belirsizliği, bulanıklığıdır. Testere (Saw) gibi “işkence pornosu” denilen filmlerin irkiltici, mide bulandırıcı olsalar da, korkutucu olmayışları bu yüzden.
Bugün ya da yıllarca önce ölmüş olabilir, ama Tarkovski bence hep yarına yakışacak. Yarınların da ona yaraşır yarınlar olmasını diliyorum.
Tarkovski ve Sineması Üzerine.
Tarkovski sinemanın, filmin poetik bir süreç olduğunu yaşatmaktadır bize, filmlerini şiirsel bir süreç olarak yaşantılamamızı önermektedir sanki, bize şiirin bir yaşama, bir bilgi biçimi olduğunu duyumsatmak istemektedir...
Andrey Tarkovski
Tüm görüntüler birbirine damarlarla, sinirlerle, o yönsemelerle bağlanıp şiirsel bir varlık oluşturur da ondan bence
55 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.