Heybeli Sahaf'ta tozlu rafların arasında bulup bir merakla almıştım, ne Neo-Beat akımının ne olduğunu, ne de içerisinde gerçekten bilimkurgumsu Simülasyon Öyküleri olmadığını bilmiyordum tabi.
"Post-Apokaliptik Evrede Kadıköy" başlıklı distopik öykü haricinde bana hitap eden pek bir şey bulamadım.
İlk sayfada geçen cümle "Bir gün kelebeğin çığlığını duyacaksın ya da Satürn sana fısıldayacak..." bu şekilde bismillah demesi kitaba karşı ayrı bir sempati oluşturuyor. Kitap nelerden bahsediyor bir yanıyla her şeyden bir yanıyla hiçbir şeyden bahsediyor. Zaman makinesi alıp sizi Woodstock festivaline götürüyor ve marjinalliğin, çıplaklığın,seksin, uyuşturucunun, hippiliğin, başkaldırmanın, edebiyatın, müziğin, dinin, tanrının yeniden ruh bulduğu mekana icabet ediyoruz. Sahnede kimler yok ki Jim Morrison, Joan Baez, Jimi Hendrix, Janis Joplin kısacası var da var. Sonra kitap sizi yolda Jack Keruoac ve Neal Cassady ile birlikte yola çıkarır. Yeri gelir John Lennon'un çocukluğunda ve Jim Morrison'un çocukluğunda bulursunuz kendinizi. Kitabın sonunda neobeat severlere şarkı listesi, film listesi ve kitap listesi sunulur. Ve özgün bir şekilde yazılmış manifestolar. Her bir Neo-Beat severin söylediği protesto. Benim de protestom bu kitabı okumak ve incelemek protestodur :) okuyacaklara keyifli okumalar.
Kitabın içinde bıraktığın her aldatmaca, senin paralel evrendeki yansıman olacak
Ben senim ve sende gördüğüm şey benim.
Hayatını bir filme uyarlayacak olsaydın o filmi izlemek ister miydin ?