Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Orhan Koloğlu

Orhan KoloğluAbdülhamid Gerçeği yazarı
Yazar
Çevirmen
8.1/10
127 Kişi
492
Okunma
49
Beğeni
5,7bin
Görüntülenme

En Eski Orhan Koloğlu Gönderileri

En Eski Orhan Koloğlu kitaplarını, en eski Orhan Koloğlu sözleri ve alıntılarını, en eski Orhan Koloğlu yazarlarını, en eski Orhan Koloğlu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Okumayı Düşünüyorum Fakat Hayla Düşünceler İçerisindeyim,Atalarımızı Anlatan Ve Konusu Tarip Olan Her Türlü Kitabı Severim Ve Okurum Ama Bu Zamana Kadar 3-4 Kitabım Hristiyanlar Hakkında Olduğu İçin Ve Bu Kitapların Hepsi "Serdal Adalı" Tarafından Duygu Ve Düşünceleri Tarafından Kaleme Alındığı İçin Bu Türk Kitaplara Son 5 Aydır Çok Uzağım.Ama Okumayı Deneyeceğim.Hristiyanlar İle İlgili Kitap Almak İstiyenlere Bir Tavsiye,Yazarı Her Kim Olursa Olsun Bağımlılık Yapıcıdır.Bir Süre Sonra Başka Tür Kitaplar Okuyacağını Gelmiyor.Ve Bu Sebeble Kitaplara Uzak Kalıyorsunuz... Benden Size Önemli Bir Not Olsun Bu da...
Osmanlıcadan Türkçeye Okuryazarlığımız
Osmanlıcadan Türkçeye OkuryazarlığımızOrhan Koloğlu · Tarihçi Kitapevi · 20158 okunma
196 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Orhan Koloğlu bir gazeteci. Ama gazeteci demeye bin şahit gerek. Çalışmalarının çoğu tarih üzerine. Hepte farklı konular, çoğunlukla değinilmemiş konular. Bu konu değinilmemiş konulardan biri değil gerçi. "Teşkilatı Mahsuuusaaaa" hani o meşhur olan. Dedikodudan uzak paranoyadan uzak belgelerle yazılmış güzel bir çalışma. Ne diyim adamın eline sağlık.
Curnalcilikten Teşkilatı Mahsusa`ya
Curnalcilikten Teşkilatı Mahsusa`yaOrhan Koloğlu · Kırmızı Kedi · 201322 okunma
Reklam
196 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Teşkilâtı Mahsusayı aşama aşama ve kurucularını da tanıtarak anlatan bir eser. Teşkilatın sıradan jurnalcilik yapanlardan istihbarat kuruluşuna nasıl dönüştüğünü ve ne aşamalardan geçiğini anlatmaktadır. Bazı tekrarlar ve sıkıcı ifadeler olsa da konu hakkında tatmin edici bilgiler içermektedir.
Curnalcilikten Teşkilatı Mahsusa`ya
Curnalcilikten Teşkilatı Mahsusa`yaOrhan Koloğlu · Kırmızı Kedi · 201322 okunma
211 syf.
8/10 puan verdi
·
16 saatte okudu
Lawrance, hakkında dedikodunun eksik olmadığı en alt seviyeden en üst seviyeye kadar herkesin hakkında yanlış söylemlerde bulunabildiği bir kişidir. Macerası, İngiltere'de tarih eğitimi alıp hocası Hogarth'ın yönlendirmesiyle ve tamamen siyasi sebeplerle (Bağdat demir yolunu gözetlemek için) Kargamış'taki kazılara katılmak için 1910 yılında Antep'e gelmesiyle başlamıştır. Uzun yıllar Arap yarımadasında kalmıştır bu sürede sınırlı başarıları olmuştur. Ondan çok daha yetenekli İbn Suud'un yanında yer alan ve Lawrance'den çok daha etkili ve sözü geçen Philby gibi adamlara rağmen efsaneleşmiştir. Peki efsanesi nasıl oluşmuştur? Efsanesi İngilizleri bile şaşırtır Çünkü buna layık değildir: Fakat krallığın en önemli kilisesi St. Paul Katedrali'nde çok önemli komutanların yanında heykeli bile yapılmıştır. Efsanesi, Amerika'nın savaşa katılırken ihtiyaç duyduğu propagandadan doğmuştur. Amerikalı gazeteci Lowell Thomas'ın hakkında yaptığı röportaj bunda etkilidir. (Bu arada Kudüs'ün 1917'de İngilizler tarafından alınması ve 700 yıl sonra ilk defa noelin orada kutlanılması en büyük propaganda malzemesidir. )Bunun yanında Lawrance'in yazdığı kitaplarda etkili olmuştur. Lawrance bu kadardır. O yılların ekonomik, siyasal ve sosyal şartları ve Lawrance efsanesinin ayrıntıları kitapta detaylı olarak anlatılmıştır. Okunması tavsiye edilir.
Lawrence Efsanesi
Lawrence EfsanesiOrhan Koloğlu · Alkım Yayınevi · 200437 okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Tunus'ta Bin Ali'nin devrilmesine yol açacak Bouazizi adında bir gencin kendini yakması ile başlayan ve sonrasında tüm Ortadoğu'ya yayılan Arap Baharı ile ilgili olarak yazılmış detaylı bir araştırma eseri. Kitaba makaleler yazan dört yazardan biri karışan Libya'da yaşadığı için bu kitap bir bakımdan daha da önemli. Yazılarda ayaklanmaların ABD bünyesinde olduğunu savunan yazarların teorilerine gerçekler üzerinden bir antitez üretiliyor. ABD'nin bu süreçte nasıl yara aldığı, Hüsnü Mübarek'in devrilmemesi için elinden geleni yaptığı, Bahreyn'de çıkan isyanda menfaatleri dolayısıyla nasıl kanlı bir şekilde bastırdığı, Ilımlı İslam bünyesinde Türkiye'yi bu ayaklanmalar sonrasında model olarak göstermeye çalıştığı detaylı bir şekilde anlatılıyor. Ayrıca ayaklanmalarda Soros etkisi olmasının bu isyanları ABD taraflı olamayacağı da anlatılıyor. Son bölümde ise CFR adlı örgüt kurulmadan önce İngilizlerin Miler ve Ekibi adında bir örgüt kurması, ABD'nin dünya savaşlarına ekonomik sebeplerle girmesi, Texe Marrs gibi yazarların ürettiği komplo teorileri, Arap Baharı olaylarına İran, Çin, Rusya gibi ülkelerin tutumu ve Mısır'daki olayların İsrail'i güvenliği açısından rahatsız etmesi de detaylı bir şekilde anlatılıyor. Konuyu merak edenlerin mutlaka okuması gereken kitaplardan biri.
Soros, CFR ve Arap Ayaklanması
Soros, CFR ve Arap AyaklanmasıBarış Doster · Kırmızı Kedi Yayınları · 20119 okunma
Yunanistan zaferi (1897) üzerine Islam’ın büyük Sevincini Avrupa yine Panislam diye değerlendirip suçlamaya kalktığında Sabah gazetesi buna bir baş yazısında şoyle yanıt vermişti: (29.X.l897; aynı anlamda bir yazı da ,15.XI. sayısında vardıı.) Osmanlı saltanatının ideali, dünyanın her tarafında barışın ve diğer milletlerle birlikte İslam toplumlarının da ilerlemesinin devamına yöneliktir. İttihad-ı İslam bu ilerlemeye yardımcı bir kuvvettir. Avrupalılar tarafından garaz, haksızlık vuku bulmadıkça, İttihad-ı İslam dünya barışının en güvenilir kefillerinden biridir.”
Sayfa 196 - undefined
Reklam
Abdülhamit Kutsal Topraklara yabancı ayağının basmaması için özel dikkat göstermiş ve yerli uzmanlar yetiştirilmesini sağlamıştır. Böylece, o zamana kadar demiryolu inşaatı uzmanı bulunmayan toplumumuz ilk teknisyenlerini kazanmış ve bunlar Cumhuriyet dönemindeki “ülkeyi demirağlarla örme” çabasının öncüleri olmuşlardır.
Sayfa 203 - undefined
ABDÜLHAMİT GERÇEĞİ 'Kanuni Olmak Kolaydır. Abdülhamit Olmak Zor” Bütün tarih kitapları, yükseliş aşamasına varmış bir toplumda lider olanları yüceltmekte yarış ederler. Devlet örgütlenmesinin düzeni öyle bir yapıya ulaşmıştır ki. kişisel yetenekleri sınırlı da olsa o kişileri zirveye çıkanr, övgüye lâyık gösterirler. Mesela, tarihimizde Fatih Sultan Mehmet ile büyük bir ivme kazanan dünyanın zirvesine otuma. öyle bir yapılaşma getirmiştir ki, Sultan Süleyman üstün bir kişiliğe sahip olmasaydı bile yine övgüyle anılacaktı. Bu sebeple KANUNI OLMAK KOLAYDlR diyoruz. Çöküş aşamasındaki toplumlarda ise sistemin bozukluğu, başarılı işlerde yapsa liderin eleştirilmesi ve aşağılanmasından başka bir şey getirmez. Sultan ll. Abdülhamit bu şanssızlığı yaşamış biridir. Toplumunun yaşamını uzatmayı başarmasının çağdaş eğitimli yeni bir nesil yetişmesini sağladığı unutulur. Diktatörlüğünün aşınlığı, o dönemde başka bir formül olmadığı unutularak şiddetle yerilir. Yapmadığı şeylerin kendisine yakıştırılmasında yerli-yabancı yarışır. Dünya tarihinin en aşağılanan hükümdarı durumuna getirilir. Bu sebeple ABDÜLHAMİT OLMANIN GÜÇLÜĞÜ’nü yansıtmaya çalıştık.
279 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 günde okudu
Osmanlı ve Cumhuriyet tarihine projektör olması bakımından önemsediğim bir kitap. Ayrıca Atatürk'e de geniş şekilde değiniyor bu perspektif içinde. Özellikle son 25 sayfası, üzerinde düşünülesi açılımlarla dolu.
Kim Bu? Mustafa Kemal
Kim Bu? Mustafa KemalOrhan Koloğlu · Boyut Yayın Grubu · 200116 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.