İlaçlar enflamasyonu yalnızca maskeler; altında yatan sebebi düzeltmek adına hiçbir şey yapmazlar. Birçok ağrı ilacı vitamin ve mineral eksikliğine yol açabilir, bu da uzun vadeli iyileşmeye engel olabilir.
Okuduğum kitapta yazanların tam tersini uyguladım. Diyeti bozdum, glutenin dibine vurdum. Sabahleyin şiddetli bir baş ağrısıyla uyandım. Baş ağrısı halen geçmedi. Yazar haklıymış. Saygılar.😇😂
Uzun zamandır annem sayesinde bu tarz kitaplar okuduğum doğrudur Aslında bildiğimiz ama bir çoğunun yanlış olduğunu öğrendiğim bilgilerle dolu benim için yararlı bir kitap oldu Deneyeceğiz bakalım 🤔 Bundan sonra bizim evin sloganı belli #tahılyokdertyok Tahıl Yok Dert Yok, gluten ağırlıklı beslenme şeklinin, kronik ağrılarla ve rahatsızlıklarla olan bağlantısını gözler önüne seriyor.İçten dışa, bütünsel bir iyileşme ile çığır açan program,otuz gün boyunca tahıldan uzak bir beslenme sistemi sunuyor.
Çoğu insanın kronik ağrıları,bir otoimmün hastalığı sonucu oluşmasına rağmen doktorlar hep aynı çözüme başvuruyorlar:ağrı kesiciler.Ancak alınan bunca ilaç insanlara yardımcı olmuyor. İlaç kullanımı gerektirmeyen ve oldukça pratik olan Tahıl Yok Dert Yok programını uygulayarak bütün gluten ve gluten benzeri maddelerden uzak durmayı,on beş günde hatırı sayılır bir gelişme kaydetmeyi ve otuz gün içerisinde de bütün ağrılarınızdan kurtulmayı başaracaksınız.
Dr. Peter Osborne, kitabında sunduğu bilgilerle daha sağlıklı ve daha mutlu bir hayatın kapılarını aralamak için bizlere yol gösteriyor. Bizede o yoldan gitmek kalıyor #drpeterosborne #olimposyayinlari #hayallervekitaplar #okudumbitti #tavsiyekitap
"Gluten genellikle buğday, arpa, çavdar ve yulafta bulunan tek bir protein olarak ele alınır. Bunların dördü de özünde çimenin tohumu olan tahıldır. Glutenin gerçek tanımı ise; pirinç, mısır ve daha niceleri dahil olmak üzere her çeşit depo proteinini kapsayan geniş bir aile. Her çeşit tahıl, farklı bir gluten cinsi içerir." Diyor özetle Dr. Peter Osborne. Çölyak hastalarının haricinde gluten hassasiyeti olanların da hayatlarından tahılı, hattâ tahılla beslenen hayvanların etlerini de çıkarmalarını öneriyor. Ek olarak süt ve süt ürünlerinin de vücutta gluten olarak algılandığını ileri sürüyor, yani yenilecekler listesinde bu grup da yok.
Bu şekilde vücut ağrılarının son bulma ihtimali olduğunu ( ihtimal diyorum çünkü kitabın başında kesin çözüm olduğunu söylerken, son kısımda olmama ihtimaline de göz kırpıyor kitap ) ve otoimmün hastalıklar için faydalı olacağını dile getiriyor. Mantıklı bulduğum kısımlar olduğu gibi ikna olmadığım kısımlar da oldu kitapta. Keskin bir beslenme şekli açıkçası. Bu haliyle toplumsal yapımızı ve alışkanlıklarımızı düşününce büyük oranda sürdürülebilir değil gibi. Tabi bir mecburiyet söz konusu değilse diye de not düşelim bu noktada.
O sebeple ben Osman Müftüoğlu hocamın tavsiyelerinden devam...
* Daha az gluten
* Daha az laktoz
* Daha az şeker
Keyifle okunsun...
Son yıllarda çok kişinin mağdur olduğu gluten hassasiyeti ile ilgili, glutenin ne olduğu hangi tahıllarda olduğu, vücudumuza alındığın nasıl zarar verdiğini aslında bütün hastalıkların rahatsızlıklarının başında glutenin olduğu çok güzel şekilde işlenmiş. Hastalarıyla verdiği örneklerle glutenin hayatımızdaki en büyük düşman olduğunu anlatmak istiyor.