Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rebecca Goldstein

Tanrı'nın Varlığına Dair 36 Argüman yazarı
Yazar
7.5/10
8 Kişi
17
Okunma
2
Beğeni
1.462
Görüntülenme

Rebecca Goldstein Gönderileri

Rebecca Goldstein kitaplarını, Rebecca Goldstein sözleri ve alıntılarını, Rebecca Goldstein yazarlarını, Rebecca Goldstein yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Muthis bir acilis ve muthis bir kapanis ,Steven Pinker in esi oldugunu biliyordum ama o artik Rebeca Goldstein benim icin. Kitaptan sahsen cikarimim 1800 _1950 yillari arasinda Viyana doneminin ne kadar önemli oldugu ile alakali oldu biraz,sanatin ve ozellikle bilimin gelismesi icin serbest bir tartisma ortaminin olmasi ki bu 1800 1930 arasi, ve muthis bir baskinin olmasi 1930 ve 1950 bu da 1. ve 2. dunya savaslarina denk geliyor Sampiyonlar liginin oldugu bu donemde Einstein in nasil siyrildigini anlamistim fakat Kurt Godel i tanimamam biraz benim cahilligim olmus ayrica onu da anladim. Karsimizda dehasina hayran olan ve fizigin abc sini degistiren Einstein var,matematigin alfabesini degistiren bir ketumlugun kitabini yazan bir adam var. Iyi okumalar
Gödel'in Tamamlanmamışlık Kuramı
Gödel'in Tamamlanmamışlık KuramıRebecca Goldstein · Alfa Yayıncılık · 201811 okunma
Paranoya akılcılığın terk edilmesi değildir. Tam tersi açıklamalara yönelik yaratıcı arayışın devamlı hale geldiği kontrolden çıkmış akılcılıktır. Psikolog bir arkadaşım bunu şu şekilde anlattı: "Paranoyak bir insan irrasyonel biçimde rasyoneldir... Paranoyak düşünme mantıksızlıkla değil 26 yanlış yönlendirilmiş, kontrol edilemeyen bir mantıkla ka- rakterizedir.
Sayfa 180Kitabı okudu
Reklam
Aksiyomlar ailenin klasik ilk doğanları gibidir; yalnızca varlıkları sevilmelerini sağlar. Teoremler ise aynı ilgi için kendilerini kanıtlamak zorun- da kalan sonraki çocuklara benzer. (İlk doğanlar benzetme- yi görmezden gelebilir. Bana göre, yine bir eğretileme olan üçüncü doğanın kesin bir albenisi var.
Sayfa 113Kitabı okudu
Sonuçlarını dünyanın doğasına ilişkin hiçbir deneysel keş- fin tersine çevirmesine izin vermeyecek şekilde sapasağlam kuran ve a priori mantık yoluyla doğruluğun peşinde koşan matematiğin cezbedici eşsizliği konusuna geri dönüyoruz
Sayfa 107Kitabı okudu
Kraus saygın konuşmaların sıradanlığında, edebi eserlerin sahte ve samimiyetsiz duygusallığında, gazetecilerin boş sözlerin de gizlenen yalanlarla yapılan sahtekârlığı şiddetle eleştire- rek dikkatinin çoğunu dil üzerinde topladı. Die Sprache (Dil adlı eserinde konuşma ve düşünme birdir diyordu: Daha iyi kuramların yanı sıra daha iyi bir topluma da dilsel kesinlik- ten gidilir. Kraus'un kendisi de hedeflerine incelikli sözlerle yönelen güçlü bir üslupçuydu: "Psikanalistler rüyalarımızı sanki cebimizdeymiş gibi çekip alır." "Demagogun sırrı izle- yici kadar aptal görünmektir, böylece karşısındaki insanlar onun kadar zeki olduklarına inanır." "Güzel sanatlara düş- kün birinin güzellikle ilişkisi, porno yapımcısının aşkla ve politikacının hayatla kurduğu ilişkiden farksızdır
Aslında Gödel, Viyana Üniversitesinde henüz bir lisans öğrencisiyken dahi, kendini yalnızca daha kapsamlı felsefi çıkarımlar elde edecek türde bir matematiğe adamıştı. Bir bakıma tarihi bir tutku olan bu amacı, gerçekten göz korkutucu olmakla bir- likte, hikâyesinin en büyüleyici yanlarından biri de bu tutku- sunu gerçekleştirebilmiş olmasıdır. Hayatı boyunca taşıdığı bu ürkütücü hirs, yaptıklarını kısıtlamış olabilir, ama aynı zamanda her ne yaptıysa, derin olmasını da sağlamıştır
Reklam
Evrimin hezi- metine uğramış bizim gibi insanlar nasıl olur da her türlü yanılmazlığa
Bu bilim insanının teoremi, Heisenberg'in belirsizlik ilkesi ve Einstein'in göreliliğiyle birlikte "mutlak bilimlerin" temellerinin en derinlerde rahat- sızlık uyandırdığı hissedilen, yıkıma sebep olan kuramsal afetlerin üçayağından üçüncüsüdür. Bu üç keşif bizi adeta alışık olmadığımız bir dünyaya götürür. Burası geçmişteki varsayımlarımız ve önsezilerimizle çelişen, neredeyse yüz yıldır devam eden bu süreçte hâlâ tam olarak nereye indiği- mizi anlamak için çabaladığımız bir dünyadır
Diğer düşünürler, insan zihninin doğası bakımından Gödel teoremlerinin çıkarımlarının tamamen farklı bir yöne işaret ettiğini savunmuştur. Örneğin The Emperor's New Mind' ve Shadows of the Mind" adlı en çok satan iki eserinde Roger Penrose, zihinlerimizin her ne olursa olsun dijital bilgisayarlar olamayacağı argümanının temeline tamamlanmamışlık teoremlerini koyar. Penrose'a göre Gödel'in teoremlerinin kanıtladığı şey, en teknik, kurala-dayalı düşünmemizde bile-burada sözü edilen matematik- bilgisayarlara programlanmış mekanik yöntemlere indirgenemeyecek gerçeği-keşfetme süreçlerine girdiğimizdir. Önceki paragrafın postmodern yorumuna karşıt olarak, Penrose'un argümanının, Gödel'in sonuçlarını, matematik bilgimizi büyük ölçüde bozulmamış bıraktığı şeklinde yorumlamasına dikkat edin. Gödel'in teoremleri insan zihninin sınırlarını göstermez; bundan ziyade insan zihninin hesaba dayalı modellerinin (temelde tüm düşünceleri kural-izlemeye indirgeyen sayısal modeller) sınırlarını gösterir. Bu teoremler bizi postmodern belirsizlik içinde bırakmaz; tam tersi zihinle ilgili özel bir indirgeyici kuramı etkisiz hale getirir.
Önceki paragraf yorumda
Gödel'in teoremiyle genel olarak aşağıdaki ifade anlatılmak istenir: Sayı kuramı için yeterli herhangi bir biçimsel sistemde, kararlaştırılamayan bir tamdeyim vardır -yani bu, ispatlanabilir olmayan ve değillemesi de ispatlanabilir olmayan bir tamdeyimdir. (Bu ifade nadiren Gödel'in ilk teoremi olarak anılır.) Teoremin doğal bir sonucu, sayı kuramı için yeterli biçimsel bir sistemin tutarlılığının sistem içinde kanıtlanamamasıdır. (Bazen Gödel teoremi olarak anılan bu sonuçtur; Gödel'in ikinci teoremi olarak da bilinir.)
32 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.