En Eski Soner Duman Gönderileri
En Eski Soner Duman kitaplarını, en eski Soner Duman sözleri ve alıntılarını, en eski Soner Duman yazarlarını, en eski Soner Duman yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.En İyi Rahatlama Yöntemi: Dua (Psikologlara Gerek Yok!)
İnsanı en çok rahatlatan şey; sevincini, üzüntüsünü, isteğini, korkusunu, beklentisini, övgüsünü, kırıklığını kendi içinde tutmayıp paylaşabilmesidir. Bunu yapamayan insanların psikolojik bunalımlara düşmesi boş yere değil.
Dua, insanın duygularını en üst düzeyde Rabbiyle paylaşmasıdır...
Sayfa 32
O'na Muhtacız! (Müthiş Benzetme)
Nasıl ki ay tek başına kapkaranlık kalıyor ışığını güneşten yansıtıyor yani gücünü güneşten alıyorsa insan da bir şey bildiği veya bir şey yaptığı zaman gücünün kudretinin kaynağını Allah olarak bilip rabbine daima şükür içinde olmalıdır. Aksi takdirde Allah'ın kulu olduğunu unutup nefsinin kendisine verdiği kibirle nefsinin kölesi olabilir!
Sayfa 28
O'nu Anmak "Allah" Ne Kadar Hayatımızda?
Dervişin fikri neyse zikri de odur!
Müslümanlar olarak sözlerimiz içinde en çok "Allah " sözcüğü geçmesi gerekir! Gel gör ki son yıllarda Müslüman kesimlerin günlük hayatında "Allah" sözcüğünün kullanımı bir hayli azaldı...
Birkaç örnek:
-Sevindiğimizde "elhamdülillah" derdik şimdi "oleyyy" der olduk
-Yeni evlenenlere "Allah bir yastıkta kocatsın" derdik şimdi "mutluluklar" diyoruz.
-Sınava girecek olanlara "Allah zihin açıklığı versin" diye dua edilirdi şimdi "başarılar" deniliyor.
-Bize iyilik yapana "Allah razı olsun" derdik şimdi sağol diyoruz
-Hasta olana "Allah şifa versin" derdik şimdilerde sadece "geçmiş olsun" diyoruz.
Listeyi uzatmak mümkün!!
Sayfa 17
Dua bir ritüel değil! Biz dua etmiyoruz, Dua okuyoruz!
Biz Allah'ı zikretmiyoruz, sayıyı tamamlıyoruz... Biz, söylediğimiz her bir ifadeyi içselleştirmiyoruz, papağan gibi tekrar yapıyoruz.. Oysa dua, bir takım kelimelerin şuursuzca tekrarı değil, düşünerek, hissederek, yüreğini katarak yapılacak "varoluşsal" bir eylem.
Dua, gafillerden olmamak için edilir. Ya kişi dua ederken duasından gafil olursa (aklı ve kalbi başka yerdeyse) ne demeli?
Sayfa 34
Muhatap kitlemizde (halk, öğrenciler) nasıl kalıcı etki yapabiliriz?
Öncelikle hem akla hem de duyguya hitap edin. Peki, bunun yolu nedir?
-Öncelikle Kuran'ı dil, duygu ve düşüncelerinizi kullanarak bolca okumak. Çünkü Kur'an hem akla hem de kalbe hitap eder, hem düşünceleri hem de duyguları harekete geçirir. - Yine Peygamberimizin (sav) hadislerini bu gözle okumak incelemek.
-Bir de akla ve kalbe hitap eden alimlerin eserlerini okumak. (Bir örnek olarak İmâm Gazali'yi zikredebilirim).
Sayfa 55
Kur'an Eczanesi (7/24 Açık!)
*Hırslarınızı dizginleyemiyor musunuz? Rızkını konusunda endişeniz mi var? İlacınız:
"Yeryüzündeki bütün canlıların rızkını vermek Allah'a aittir." (Hud, 6)
*Gösteriş meraklısı mısınız? Yaptığınız iyilikler sebebiyle insanlardan övgü ve alkış mı bekliyorsunuz? İlacınız:
"Her kim rabbine kavuşmayı umuyorsa, iyi iş yapsın ve Rabbine ibadette hiçbir şeyi ortak koşmasın (riya yapmasın!). " (Kehf, 110)
*Ölümden mi korkuyorsunuz? Öldükten sonra karşılaşacaklarınızdan mı ürküyorsunuz? İlacınız:
"Bu dünyada güzel davrananlara, güzel mükafat vardır. Ahiret yurdu ise daha hayırlıdır..." (Nahl,30)
Sayfa 57
Hayatımızın Kıblesi Nereye Dönük, Dikkat Edelim!
*Namazın bir kıblesi olduğu gibi hayatın da bir kıblesi vardır. Müminin hayatı da namaz gibidir. Kıbleye dönmeden kılınan namaz kabul olmadığı gibi dine Allah'a dönmeden yaşanan hayat da hayat değildir.
*Namazda kıbleden başka yöne döndüğünüzde namazınız bozulur. Bu hayatta da özünüzü, gönlünüzü Allah'ın rızasından başka şeylere odakladığınızda hayatınız bozulur. O hayat, düzen ve dikiş tutmaz!
Sayfa 77
Araçları Amacımız Haline Getirmemeliyiz!
İnsan için en önemli şey kendini tanımasıdır.Kendini tanımanın en olmazsa olmaz yolu ise hayatının merkez üssünde neyin olduğunu belirlemesidir... Hayatımızın merkez üssünde ne varsa her şeyimiz ona göre şekillenir... Yani mesele para, makam, eğlence, şöhret gibi dünya hayatında insanın geçici bir yararlanma olarak görülmesi gereken şeylerin yani araçların amaç haline getirilmemesidir! Mü'minin amacı "Rabbini razı etme endişesi" olmalı yoksa araçları amacı haline getirse gerçek amacını unutabilir!
Sayfa 80