Bolu'nun Kıbrıscık ilçesinin Yazıca Köyünde dünyaya geldi. İlk öğrenimini Yazıca Köyünde, orta öğrenimini Kıbrıscık'da, Lise eğitimini Bolu ve Polatlı Liselerinde tamamladı. 1978 yılında Ankara Ticari İlimler Akademisi Bankacılık ve Sigortacılık Yüksek Okulu önlisans, 1982 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat ve Maliye Bölümünü bitirdi. 1989-1990 yıllarında İngiltere Manchester'da Salford Üniversitesinde Finans masteri yaptı.1995'te Hacettepe Üniversitesi'nden İşletme doktorası diploması aldı. Çalışma yaşamına Kasım 1975'te Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Basın Yayın Daire Başkanlığı'nda başladı, 1983 Martında T.C. Başbakanlık Sermaye Piyasası Kurulu'na denetçi yardımcısı olarak geçti ve orada 25 yıllık hizmetten sonra TRT'ye Muhasebe ve Mali İşler Dairesi Başkanı olarak atandı ve TRT'den emekli oldu.
-Hiçbir kadın cenneti bulmak için,
Erkeğin cehennemine katlanmak zorunda değildir.-
.
-Bu ülkede,
Ulu orta gülmek yasak, ölmek serbesttir kadınlara.-
-Bazıları,
delikanlılığı elikanlılık sanıp, kadını kırmızıya boyuyor.-
-Kadınların namusu, namussuzlara mı kaldı?-
.
-Bazıları,
Kadını toprak gibi gördüler, İliklerine kadar sömürdüler.-
.
-Bazıları,
Kadını varlığında değil, sadece yokluğunda fark eder.-
-Onların gözünde kadının çörek otu kadar kıymeti yoktur.-
.
Oysa,
-Her kadın bir şiirdir, her adam okuyamaz.-
-Bir kadının yüreğinde doğup yüreğinde ölmek,
her adama nasip olmaz.-
-Sevdiklerinizi ihmal etmeyin,
Çiçekler bizi sulayın diye miyavlayamaz.-
.
-Sevgi yüreğin katığıdır
Sevilmek, buğusu üstünde tüten bir somun gibidir, tok tutar insanı.-
.
-Vefasızlığın adını vakitsizlik koymayın.-
.
-Sevgi yaradılışın hamuru, varoluşun kaynağıdır.
Tüm yaratılmışların özetidir.-
-İnsan olmak sevmekle başlar.-
-Sevmek alelade bir eylem değil, bir ibadettir.-
.
-Sevgi kilidi olmayan tek hazinedir.-
.
“Namus davası” deyip:
babam boynuma ip,
annemse ayaklarımın altına sandalye oldu.
.
-Bazı yörelerde, kız çocuklarına çörek otu kadar değer verilmez.-
-KİRLİ ELLERİNİZ de
KİRLİ EMELLERİNİZ de
çocuk bedenlerinden uzak dursun...!-
-Şiir, acıdan dili tutulanların dilidir.
-Acı ekilen bir ülkenin toprağından, ancak şiir biçilir.
Bu topraklarda ilaç diye sadece şiir içilir.-
-Şiir yaraları sarmak içindir.-
.
Ve her kadın bir şiir bekler
Yazdınız mı erkekler?
.
Siz hiç, hayal kırıklığına uğrayacağınızı bile bile,
Her gece yüreğinizde yeşerttiğiniz binlerce umutla,
Birini, pencere kenarına oturup kırk yıl bekleyecek kadar sevdiniz mi?
◇
"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
"susturma yüreğini...
kalkar her boran her sis... her şey unutulur
en umutsuz bir anda yağan yağmur,
toprakta capcanlı bir umut olur
bir bahar dalının coşkusunu domur domur
sana da verir elbet bir gün"
.
Öncelikle umut ve sevgi dolu bu kitabı sevdim, edebî değeri yüksek diyebilirim. Teşbih sanatının, metaforların, aforizmaların, alegorilerin, imgelerin zengin örnekleri var. Zamanın insana unutturduğu pek çok toplumsal içerikli olayı hatırlamada, kitap adeta bir hafıza işlevi görüyor. Örneğin bir Aylan Bebek olayı, bir Özgecan olayı şiirleştirilmiş. Kadına şiddetten çocuk istismarına, küresel ısınmadan çevre katliamına, yoksulluktan adaletsizliğe kadar çok geniş bir yelpazede şiirler var. Öte yandan anne baba sevgisi, çocuk sevgisi, doğa sevgisi, aşk, ayrılık, yalnızlık ve benzeri konuda da pek çok şiire yer verilmiş. Duygu yüklü hüzünlü şiirler yanında, okuyanı mutlu eden, sevindiren, düşündüren şiirler de var. İnsan okurken keyif alıyor. Ancak herkes tüm şiirleri sevmeyebilir, yine de önerebileceğim doyurucu bir kitap diyebilirim.
“Düşünmek Yaşamın Pasını Silmektir” isimli kitap dili, üslubu, tekniği, estetiği, düşünce ve motifleriyle özgün bir eser. Alegori ve aforizmalarıyla imgelem gücü yüksek, orijinal betimlemeleriyle oldukça yoğun bir yapıt.
Çağdaş şairlerimizden olan Özmen’in şiirleri, hermetik (kapalı) şiir özelliği taşımayan, anlaşılması kolay günlük dilde yazılmış, pek çok tema ve motifin işlendiği duygu yüklü şiirler. Kitapta, insan, doğa ve toplum ilişkilerini temel alan bazen ayrıksı, keskin, sert, bazen de duygu yüklü hüzünlü sıra dışı şiirler okuyor, lirizm ağırlıklı bir şiir evrenine konuk oluyorsunuz. Şiirlerin düşündürme, farkındalık yaratma, günceli yakalama, eleştiri ve mesaj iletme motivasyonuna tanıklık ediyorsunuz.
Bazı şiirleri sevmesem de, harika şiirlerin yer aldığı güzel bir ‘Şiir Ziyafeti’ kitabı.
(Ayrıca kitabın tüm gelirinin “ Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği”ne bağışlanması da takdire şayan bir tutum. Zira bugünlerde çocuk ve kadın istismarı çok yaygın maalesef.)