Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Enes Yergök

Bir insanı değerli kılan, kişinin sahip olduğu veya sahip olduğuna inandığı hakikat değil, hakikati keşfetmek için sarf ettiği samimi çabadır. Çünkü insanın güçleri, hakikate sahip olmakla değil, hakikati araştırmakla gelişir ki bu yalnızca kişinin sürekli artan yetkinliğini oluşturur. Sahip olmak kişiyi sakin, uyuşuk ve gururlu yapar.
Reklam
İnanç, kuşkunun karşıtıdır. İnanç ve kuşku, birbiriyle süreklilik içinde tanımlanabilecek iki bilgi türü değildir; zira bunlar bilişsel birer edim değildir, birbirine karşıt tutkulardır. İnanç, mevcudiyet kazanmanın bir duygusudur; kuşku ise, dolaysız duyum ve dolaysız bilginin ötesine gitmek isteyen her türlü sonuca karşı bir protestodur.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Şu kederin çelişkisini kim kavrar: Kendini açmamak, sevginin ölümüdür; kendini açmaksa sevgilinin ölümüdür.
Reklam
zira farklı olan ancak sevgide eşit hale gelir ve anlayış ancak eşitlikte ya da birlikte vardır.
hiçbir tutsaklıktan kurtulmak, bireyin kendi kendini tutsak bıraktığı tutsaklıktan kurtulmak kadar olanaksız değildir!
İnsan karşı konulamaz bir biçimde mantığın terk ettiği fantezilere kaptırır kendini. Son derece karmaşık bir evrende sadeliğin, siyah ve beyaz olarak bölünmüş bir dünyanın özlemini duyarız.
Sayfa 156Kitabı okudu
Ortak bir düşman tanımlamak kadar, bölünmüş bir toplumu bir araya getiren bir başka şey yoktur.
Sayfa 143Kitabı okudu
Gerçekte ne kadar az şey bilirsek ya da belli bir grup insanla ne kadar az kaynaşmışsak, onlar hakkında kötü düşünmemiz o kadar kolaylaşıyor.
Sayfa 132Kitabı okudu
Reklam
Hayvanlarla kıyaslandığında sözde “medeni” insan, kendi türüne karşı özellikle yıkıcı ve zalim olmasıyla ayrıcalıklıdır.
Sayfa 118Kitabı okudu
Ceza tehdidi normal insanları, şiddeti alışkanlık haline getirmiş insanlardan daha çok etkiler çünkü normal insanlar alacakları ceza kadar toplum tarafından kınanmayı da önemser. Toplum tarafından kınanmak, ceza kanunu tarihinde görüldüğü üzere, çok daha önemli bir caydırıcıdır ki bu da, cezanın şiddeti ve caydırma gücü arasında çok az bir bağlantı olduğunu gösterir.
Görünen o ki insanların, sosyal hayvan olarak, kabul görme ve onaylanma gibi temel bir ihtiyacı vardır. Eksikliğini yaşadıkları şeyin ne olduğunu bilmiyor gibi görünseler de, sevgi yoksunluğuna hınçla karşılık verirler. Davranışın içsel düzenleyicisi olarak vicdanı gelişmemiş çocuklar, saldırganlıklarını sadece, anında cezalandırılma gibi açık bir tehdit söz konusu olduğunda dizginleyebilir. Normal bir vicdan gelişimine sahip çocuklar anında cezalandırılma tehdidi olmasa da iyi davranma eğilimindedir.
Zaten güzel duygularımız iradenin şiirleri değil midir?
Sayfa 128Kitabı okudu
Duyguların ele geçirdiği bir bedenin tamamına yayılma gücü dikkate değer bir olgudur. Ne kadar sıradan olursa olsun, güçlü ve gerçek bir sevgi besleyen biri yüz ifadesini değiştiren, hareketlerini canlandıran, sesini renklendiren bir akışkan yayar. Dünyanın en ahmak insanı bile, tutkunun etkisiyle, dilinde olmasa da zihninde bir akıcılığa kavuşur ve ışıltılı bir âlemde deviniyormuş gibi görünür.
Sayfa 127Kitabı okudu
200 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.