Ne yazsam eksik kalacak biliyorum ama öncelikle emeğinize sağlık diyorum. Sonrasında da Tanpınar'ı hiç okumamış ve Oğuz Atay'ın da bir kitabını okumuş olmaktan dolayı da kendimde büyük bir eksiklik hissettim.
Belge temini eleştiriniz gerçekten çok düşündürücü. Kim bilir ne belgeler ne hazineler işe yaramaz diye veya oradakilerin görüşlerine ters diye atılıp yakılmıştır. Eserlerinden yola çıkarak böyle bir eser ortaya çıkarması da gerçekten büyük bir iş. Hiç kolay değil. Yalnız burada herkesin eserlerden farklı çıkarımlar yapmasını göz önüne alırsak öznel bir durum ortaya çıkabilir mi acaba?
Yine baba figürünün çocuklar üzerinde etkisini görüyoruz. Bu hep böyle olmuş herhalde. Destek yerine dikte etme durumu.
Oğuz Atay'ı bilmeyenler bile bu incelemeyi okuduktan sonra çok büyük kazançlar elde edecektir onun hakkında. İstanbul grubunda 
Oyunlarla Yaşayanlar ı seçmiştik ben bunu yanına bir de 
Eylembilim i okuyacağım. Böylece biraz daha Atay'ın dünyasına girmiş olacağım. Tekrar teşekkür ederim bu inceleme için.
Öncelikle çok teşekkür ederim Selman Bey. Başlangıç olarak şunu ifade edeyim ki "Ben Buradayım" bir akademisyenin kaleme aldığı her cümlesi ispatlanabilir bilimsel bir titizlikle hazırlanmış bir metin. Kaynak kişilerin bazı durumlarda net ifadeleri olmayınca Yıldız Hanım eserlerin biyografik kurmaca yapısından destek alıyor. Yani gerçek hayatta da karşılığı olan bir şeyi eserde de tespit edip bize iletiyor. Kendisi yorum yapmıyor yani. Ama tüm bunların ötesinde de diyor ki ben ne kadar objektif de olsam belgelere de dayansam bu Oğuz Atay benim Oğuz Atay'ım. Sosyal bilimler alanında bu bilimlerin doğası gereği bütünüyle nesnel davranmak zaten imkansızdır. Umarım sorularınıza cevap verebilmişimdir. Tekrar teşekkürler.:)
Bir de "Eylembilim" yarım kalmış bir roman bence Oğuz Atay'ın dünyasına girmek için "Korkuyu Beklerken"i okuyun. Bilhassa "Babama Mektup" çok değerli biyografik detaylar içeriyor.
Kesinlikle cevap verebildiniz teşekkür ederim :) Okuduğum tek kitabı zaten 
Korkuyu Beklerken :) Evet baba figürü Kafka-Atay yakınlaşmasını da ön plana çıkarıyor herhalde.
Tabii tabii. Zaten Kafka kitapları Atay'ın başucu kitaplarından. "Kafkaesk öğeler" diye bir alıntı da paylaşmıştım hatta. Atay, Babama Mektup başlığını
metinlerarasılık yoluyla direkt Kafka' dan ödünç alıyor ve orada kendi babasını anlatıyor bildiğiniz gibi.
Teşekkür ederim bilgilendirme için. Bu ( #34078305 ) alıntıydı sanırım.
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.