Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan.
Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı,
yüzüm ömrümün atlası,
düzlükleri bunaltı,
yükseklikleri korku,
uçurumları yıkıntılarımla dolu bir engebeler atlası.
Yaşamak bir can sıkıntısı mıdır Ömür Hanım?
Söyle, nasıl aşarım pişmanlık dağlarını
Yeniden bir Nil olup taşar mıyım çöllere
Kim giydirir başıma tacını nihayetin
Kim takar bileğime hürriyet künyesini
Karada balık gibi nasıl yaşarım, söyle
Rüveyda, seziyorum; tahammülün kalmadı
Ama dur, boşaltayım bütün çığlıklarımı
Asırlardır köhne barınaklarda
küflenen, çürüyen çığlıklarımı.
At vuruldu, içim paramparça Rüveyda
Gölgelerin ardına sakladım kusurumu
Sen orada kayıtsızca gülümsüyor gibisin
Ben burada damla damla eriyip akıyorum
Yine de, çiğnetmem kimseye gururumu
İstenmediğim yeri sessizce terk ederim
Hatıra kalsın diye bırakır da ruhumu
Mahzun bir derviş gibi boyun büker, giderim.
“Dibi yosun tutan denizlerle ilgilenme, sen dağları seyret.
Yenik düşüyorsan özlemlerine aldırma, kalbindeki o uçsuz bucaksız sevgiyi hisset.
Işıklar sönmüşse ve karanlıksa; ona da aldırma, ay ışığını seyret.
Sabret…
Sabret ki her şey hissettiğin kadar derin ve sonsuz olsun.
Sabret ki her şey gönlünce olsun…”
Kağıttanmış kederi kelimelerin
boşluğun acısı cümleden ince
Ağacın kederi yapraklarından
aşklar yerle bir oluyor gazelden önce
Yağmurun kederi mırıldandığı şeyler
ahşap hanesine bir yetim düşünce
Öleceği zaman hayvanlar gibi
saklanmak istiyor ya insan
saklanacak bir yeri olmalı
aşka, çocukluğa, anneye, şiire,,
ve eksik ölür insan...
Uyu! Gözlerinde renksiz bir perde,
Bir parça uzaklaş kederlerinden.
Bir ruh gülümsüyor gibi derinden,
Mehtabın ördüğü saatler nerde?
Varsın bahçelerde rüzgar gezinsin,
Yağmur ince ince toprağa sinsin,
Bir başka âlemden gelmiş gibisin,
Dalmış gözlerinle pencerelerde.
Nasıl etmeli de ağlayabilmeli
Farkına bile varmadan.
Nasıl etmeli de ağlayabilmeli
Ayıpsız,
Aşikâre,
Yağmur misali.
Neylersin alışkanlık
İçin kan ağlarken yüzün güler.
Öyle yorgun öyle mecalsizim ki sanki ölüyorum
Düş sırtımdan dünya düş, artık seni kaldıramıyorum
Yorgunum çok yorgunum
Yalnızlığımın karanlığında uyumak istiyorum.
~Canan Onuş