Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

GÜLTEN

GÜLTEN
@08oyku
Filolog/ELL
Üniversite
23 okur puanı
Aralık 2018 tarihinde katıldı
...Savaşın birinci kuralı, düşmanın karşısına başka düşman güçleri çıkarmak ve onları birbirine kırdırmaktır.
Sayfa 155Kitabı okudu
Reklam
Yasak tanımaz rüzgar Zincir vurulmaz martıya Bir de insan kalbine.
Tolstoy'da kitap yazdı, Adolf Hitler'de. Sorun yazıda değil, kimin ne amaçla yazdığında. Tanrı bile kendini yazıyla anlatıyor. İyi ama yazının icadından önce Tanrı yok muydu?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Başkalarının ekmeğinin ne kadar tuzlu, başkalarının merdivenlerinden çıkmanın ne kadar zor olduğunu göreceksin." Kanto/17
"Mühtedi ne demek?" "Din değiştirmiş demek." "Gerçekten değiştirdin mi dinini?" "Kimse bana böyle bir şey sormadı. Hıristiyan olarak doğmuşum ama Müslüman olarak yaşayıp gittim." *Ama sen namaz kılıyorsun, Ramazan'da oruç tutuyorsun?" "Herkes aynı Allah'a dua etmiyor mu kızım, ha kilisede ha camide. Ne fark eder?"
Reklam
Sordukları zaman, bana ne iş yaptığımı, evli olup olmadığımı, kocamın ne iş yaptığını, ana babamın ne olduklarını sordukları zaman, ne gibi koşullarda yaşadığımı, yanıtlarımı nasıl memnunlukla onayladıklarını yüzlerinde okuyorum. Ve hepsine haykırmak istiyorum. Onayladığınız yanıtlar yalnız bir yüzey, benim gerçeğimle bağdaşmayan bir yüzey. Ne düzenli bir iş, ne iyi bir konut, ne sizin "medeni durum" dediğiniz durumsuzluk, ne de başarılı bir birey olmak ya da sayılmak benim gerçeğim değil. Bu kolay olgulara, siz bu düzeni böylesine saptadığınız için ben de eriştim.
Hangi yolculuğumun hangi anındayım. Oysa hiç yolculuğa çıkmam. Her an ve her yerde, daha önceleri ve şimdi hep sürekli bir yolculukta değil miyim. Böyle yaşamadım mı. Böyle yaşamıyor muyum. Böyle yaşamayacak mıyım.
- O zaman dua etmekten başka çaremiz yok. -Sen dene. -Sen etmeyecek misin? -Dua mı? Kime? -Kime olacak? Tanrı 'ya. Seninde etmen lazım. -Yüzbinlerce Yahudi 1939'dan beri aralıksız dua ediyor ama hiçbirine kulak asmadı. -Belki yeterince dua etmedik veya duyacağı kadar güçlü etmedik. -Hadi ama, Margit. Sebt Günü'nde gömlek düğmesi diktiğini bilen ve ona göre ceza veren Tanrı binlerce masumun öldürüldüğünü ve binlercesinin tutsak alınıp köpeklerden beter şartlarda yaşadığını nasıl bilmez? Gerçekten bilmediğini mi sanıyorsun? -Bilmiyorum, Dita. Tanrı 'nın yaptıklarını sorgulamak günahtır. -O halde ben günahkarın tekiyim. -Öyle deme! Tanrı seni cezalandıracak! -Daha da mı? -Cehenneme gidersin. -Saf saf konuşma, Margit. Zaten cehennemdeyiz.
Sayfa 342Kitabı okudu
İstediklerinin olması için dilemenin yeterli olduğunu düşündükleri o yaşlar ellerinden kayıp gidiyordu. Küçükken hayaller bir restoran menüsü gibiydi; ne istediğini söylerdin ve gelecek de gümüş tepsi içinde getirirdi. Sonra çocuklar geride kalırdı ve hayat öngörülemeyen yollara sapardı. Garson masaya gelirdi ve mutfağın kapalı olduğunu söylerdi.
Sayfa 188Kitabı okudu
Tutsakların hayatta kalma arzusu öyle büyük bir ahlaki çöküşe sebep oluyordu ki çoğunun korkusu ve acısı derin bir kine dönüşüyordu. Diğer insanlara zarar vermenin kendi acılarını hafifleten bir tür adalet olduğunu sanıyorlardı.
Sayfa 153Kitabı okudu
Reklam
Bilginleri gereksiz, tehlikeli araştırmalar yapmaya, sadece Tanrı'ya ait alanları araştırmak istemeye iten şey marazi bir meraktır. Her türlü bilginin iyi olduğunu söyleyen Aristoteles'in görüşüne itirazım var. Kavramayı istemek Tanrı'nın alanına küfür niteliğinde bir saldırıdır.
... Fakat bu ne kadar korkunç bir sır olmalıydı ki, yetişkinleri bir çocuğa yalan söyleyecek, bir suçlu gibi kaçıp gidecek kadar ileri gitmeye zorluyordu.
Bir yer var Iyiliğin ve kötülüğün ötesinde Seninle orada buluşacağız. ~Mevlana
Sayfa 86 - Doğan KitapKitabı okudu
... Tüm bunlardan dünyada iki insan ırkı olduğu sonucuna varabiliriz. Sadece iki: Düzgün insanların oluşturduğu "ırk" ve ahlaksızların "ırkı." İkisi de her yerdeydi, toplumdaki tüm gruplara sızmış haldelerdi. Hiçbir grup tamamen düzgün ya da tamamen ahlaksız insanlardan oluşmuyordu. Bu anlamda hiçbir grup "saf ırk" değildi...
....Belli bir miktar gaz, boş bir kutuya pompalandığında kutu ne kadar büyük olursa olsun onu tamamen ve eşit dağılım göstererek doldurur. Aynı şekilde ıstırap da ister küçük ister büyük olsun insan ruhunu ve bilincini tamamen doldurur. Bu yüzden de insan ıstırabının "boyutu" tamamen görelidir.
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.