Frida Kahlo şu muazzam cümleyi kurmuş: "Kimseyle hiçbir konuda yarış halinde değilim. Kimseden akıllı, kimseden güzel ya da kimseden iyi olma gibi bir iddiam yok. Kimse için 'en' değilim, 'daha' değilim. Bu devasa iddiasızlığın verdiği özgürlüğün hastasıyım..."
Sabahattin Ali ne de güzel özetlemiş:
”Bana ne kadar kötülük yapılırsa yapılsın kimseye saygısızca gitmedim. Aram bozuk olsa bile birinin bana ihtiyacı olsa hiç düşünmeden giderim ama görüyorum ki saygının sevginin hatta şevkatin bile iyileştiremeyeceği insanlar var."
Günaydın. Ne kadar da meraklıyız fani şeylere kıymet vermeye. Öğrenmeye de niyetimiz yok gibi! Mark Twain, "İnsanın gerçek değeri yüreğinde yatar." der. İnsan dediğin yüreğidir
Günaydın. İnsan, gitmekle meşhurdur. Öyle ki Melisa Kesmez'in bir başka öyküsünde, "Kalacak gibi de gelsen bazen, o kadar belli ki, gideceksin." denir. Ne diyelim sevgili okur. Giden gider, olan olur. Biz doğan yeni güne bakalım! Var olun.
Charles Bukowski çok güzel özetlemiş: Kimseye gereğinden fazla anlam yüklemeyin.Unutulmayacak anı,silinmeyecek insan yok.Kimse için kendinizden ödün vermeyin.
Vazgeçilmez sizsiniz bir başkası değil,önce kendinize değer verin kişiler gelip geçicidir,siz hep kendinizle berabersiniz.