Şimdi konuşmuyorum, seneler sonra da konuşmayacağım. Hiçbir zaman karşılarına geçip intikam almayacağım. Düştüklerinde iyi olmuş bile demeyeceğim. Benim kelimelerim sesimden çıkıp kimseye çarpmayacak. Keşke bunun anlamını biraz olsun bilseydiniz.
"Acı çekmek; bayılana kadar dayak yemek değildi. Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi. Asıl acı; kalbi baştan aşağı sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlattırmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi."
Jose Mauro de Vasconcelos
Selim'in içgüdüleri iyi gelişmemişti. Çıkarını pek bilmezdi. Oysa... çıkarlarını düşünmeyenler unutulacaklardır. Her olayda bir kenara çekilenler gerçekten de bir kenarda kalacaklardır.
Görmezden gelerek oturuyorsun, izleyenlerin içini dolduran acıların farkındasın ama buna rağmen umursamıyorsun. Sanki güneşmişsin gibi... Kendisine yaklaşan her şeyi yakıyorsun...