Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.26
BERCESTE
BERCESTE
@1yusra__
Evet şu güzerân-ı hayat bir uykudur
Bir rüya gibi geçti .
Şu temelsiz ömür dahi
Bir rüzgâr gibi uçar gider.
İnstagram kitap hesabım :
instagram.com/kitaaplarlayasa...
Kitaplarda...
118 reader point
Joined on March 2022
Okuma Hedefleri
Uzun süredir okuma listemdeydi okumak şimdiye nasipmiş. Ben bu kitabı okumak için geç kaldığımı düşünüyorum şahsen ,kesinlikle okunmalı.
Kitabın konusuna gelirsek eğer;
Atticius bir avukattır . Scout ve Jem adında 2 çocuğu vardır.
Scout küçük bir kız çocuğudur. Olaylara bu küçük kızın bakış açısından yaklaşılmakta.
Eşini kaybetmiş olan Atticius çocukları Calpurnia yardımıyla büyütür. Calpurnia *enci bir kadındır.
Scoutt ve Jem çok yaramaz iki kardeştir. Bu iki çocuk oldukça haylaz ve meraklıdır. Komşuları olan bir adamın evden hiç çıkmayışını merak ederler ve onu görmek isterler. Hiç evden çıkmadığı için ona Öcü Radley ederler. Kitabın ilk kısmında çocukların Radley'i görmek için verdikleri mücadeleden bahsedilmiş.
Kitabın gelişme kısmında ise; Atticius bir davaya atanır. Davada savunacağı kişi bir zencidir : Tom Robinson.
Tom Robinson işlemediği bir suç yüzünden mahkemelik olur ırkından ötürü Avukat bulmakta zorlanır ve bu davaya Attıcıus atanır.
*enci olduğu için Tom robinson'un suçlu olduğunu düşünürler.
Kitabın ilerleyen kısmında Atticius'un Tom Robinson 'un avukatı olmasından dolayı ailesi ve çevresi tarafından yargılanmasına yer verilmiş. Onu haksız bulanlar vardır ama Atticius , Tom Robinson 'un masum olduğundan emindir ve onun masum olduğunu kanıtlamak için her şeyi yapacaktır.
Sınıf ayrımı ,ırk ayrımı ,okuryazarlık durumu gibi kalıplara çok fazla yer verilmiş.
Kitabın sonlarına doğru suçlu ve suçsuz kavramları bir kesinlikle kazanıyor.
Kitabı okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Şimdiden İyi okumalar.
Mektup türünde okuduğum ilk eser. Sabahattin Ali tarafından kaleme alınan bu eserde eşine ve kızına yazmış olduğu mektuplara yer verilmiş.
Kitabın başlarında sevdiği kadın Aliye için yazmış olduğu aşk dolu mektuplara yer verilmiş. İlerleyen kısımlarda Aliye ile nişanlanır ve nişanlılıkları ile ilgili konulara değinilir . Evlilik süreçleri, geçim dertleri, düğün masrafları gibi mektupları görülüyor.
Sonlara doğru Aliye ile evlenir ve ev geçindirmek ile hayatla ilgili mektupları ele alınmış. Kitabın bazı kısımlarında kızı için yazmış olduğu mektuplar da ele alınmış.
"Seven sevdiğine Sabahattin Ali gibi mektuplar yazsın."
Çok kısa sürede okunabilecek bir eser umarım Bu eseri bir şans verir ve okursunuz .Şiddetle tavsiye ederim.
Mus'ab B.Umeyr Allah senden razı olsun.
Öyle muazzam kusursuzsun ki ,sana üzülmemek, ağlamamak elde değil. Sonlarına doğru ağlayarak okuduğum bir kitaptı.
Kesinlikle okuyun ,okutturun.
İbret alınacak çok şey var hayatında.
Dünya malına tamah etmeyen Mus'ab.
İmanı, ailesine tercih eden Mus'ab.
Girdiği savaşta "şehit "olayım diye dua eden Mus'ab.
İslamın ilk öğretmeni Mus'ab.
Mekke'nin en zengin ailesinden olduğu halde zenginliği bırakıp şehadet şerbeti içen Mus'ab.
Uhud savaşında şehit düşünce onu yarısına kadar örten bir kefenle defnedilen Mus'ab.
Rabbim senin gibi insanların sayısını artırsın.
Keşke sendeki bu Allah inancı, Resulullah aşkı biraz bizde olsaydı da Dünya malına, dünyaya bu denli düşkün olmasaydık.
Reader Follow Recommendations
Yazarın tek romanı. Oldukça güzel bir esere imza atılmış. Bol spoi var !!!
Dorian gray insanların üzerinde derin etkiler bırakan yakışıklı bir genç efendidir.
Basil Hallward, Dorian Grayden oldukça etkilenen ve onu seven bir ressamdır.
Lord Henry, Basil in arkadaşıdır.
Bir gün lord Henry, Basil için ziyaret eder . Basilin yaptığı resimden çok
Eserin kurgusu efsane.
Charlie çok düşük IQ ile doğmuş bir bireydir. Ailenin ilk çocuğu olduğu için ilk başlarda ailesi tarafından oldukça önemsenir, tedavisi yapılır her careye başvurulur daha zeki olması için. Ta ki kardeşi Norma doğana kadar. Norma , normal bir bireydir. Ailesi sorunun Charlie olduğunu düşünmeye başlar . Annesi Charlie nin
Uzun zamandır okuma listemde olan bir eserdi. Artık okumanın zamanı geldi diyip okumaya başlamıştım. Mektup roman türünde okuduğum ilk eser. İyi ki okumuşum diyorum kendime.
Konusuna gelirsek eğer;
Werther huzur bulmak için tanımadığı diyarlara sığınan genç bir hukukçudur. O dönemin alman halkı arasında sınıfsal ayrılarak söz konusudur.
Zülfü Livaneli nin birkaç eserini daha okumuştum bu eser diğerlerine göre biraz sönük geldi .
Konusu pek ilgimi çekmedi açıkçası .
Kitabın sonlarına doğru atlaya atlaya okudum.
Sami adlı bir gencin yaşamına ışık tutuyor onun seçimleri ve bu seçimlerin yol açtığı yıkım ve kayıplara değinilmiş. Kitap ikili ilerliyor bir kısım yazarın kendi yazdığı bir kısım da eserde bahsi geçen kişinin yazmış olduğu el yazması adı altında ele alınıyor. Sırf Zülfü livaneli diye okumuştum pek beğenmedim.
Benim görüşlerim bu yönde kimsenin kitap hakkında fikrini etkilemek istemem okuyup okumamak size kalmış.
Bol kitap okumalı günler dilerim , sağlıcakla kalın.
Merhabalar bu sefer ki inceleyeceğim eser "Kör Baykuş".İran edebiyatından bir eser. Yazarın en çok okunan eseri de diyebiliriz . İncelemeye başlayayım o zaman.
Eser içe dönük yazılmış,ruhsal değişimlere, kuruntulara yer verilmiş. Eserde betimlemeler ağırlıklı , bu yüzden karakterlerin bir ismi yok . Giyimleri, kuşamları ,meslekleriyle o kişiler bağdaştırılmış. Olay farklı mekanlarda farklı kişiler etrafında dönüyor gibi gözükse de aslında karakterler birbirlerine dönüştürülmüş. Örneğin sarı abayı takmış ihtiyar hurdacı, ikiz olan amca ve baba ,arabacı ve mezarcı bunlar arasındaki en büyük benzerlik sanırım attıkları o kahkahaydı insanı ürküten kahkaha. Bu karakterler öyle bir ustalıkla tek kişiye dönüştürülmüş ki bazen bir yerimi kaçırdım derdim. Kahramanımızın iç dünyasına çokça yer verilmiş mekanları aşan bu eseri okumanızı tavsiye ederim. Bu kitabı ilerde tekrar okumayı düşünüyorum , ki böylece daha çok mesaj toplayabileyim. Şimdiden okuyacaklara keyifli okumalar dilerim.
Bu kitabı satın almıştım normalde kalıcı eserlerin özet halini okumam . 45 -50 sayfalık kısa bir öykü olacak şekilde özet hale getirilmiş. Açıkçası özet halini okuduğuma pişman oldum çünkü önemli yerlere değinilmiş duyguları çekilmiş bir kitaptı okuduğum. Orijinal halini okurum umarım.Neyse çok uzattım konuya geçeyim.
Edmund dantes gencecik yaşında işlemediği bir suçtan 14 yıl boyunca hüküm giyer. Edmundun nişanlısı Mercedes e aşık olan fernand mondego Mercedes in onun olmasını ister bu yüzden danglars ile Edmund a iftira atarlar ve Edmund hapse girer.
Suçsuz yere 14 yıl hapis yatar ve yan tarafındaki zindan da bulunan bir papaz ile tanışır ve onunla kaçma planları yaparlar. Papaz maalesef kaçamadan vefat eder ve elindeki hazine haritasını Edmund a verir .
Edmund hapisten kaçmayı başarır ve harita sayesinde çok zengin olur ve Monte Kristo Kontu adını alır.
Kont çektikleri yüzünden intikam alacaktır.
Eserde alınan intikam ve Kont un yaşadıklarına değinilmiş. Oldukça güzel bir eser. Okunmasını tavsiye ederim.
Kişisel gelişim kitabı arıyordum. Bu kitabı görünce okumak istedim.
Bu kitap aslında Çinli bir ordunun komutanı olan Sun Tzu nun yazmış olduğu bir strateji (daha çok asker alanda) kitabıdır.
Ben 2 saatte okumuştum ama tekrar okurum çünkü her okunuşta yeniden keşfedilecek yerleri olan bir kitap. Askeri strateji kitabı okumak isteyenlere tavsiye edilir bir solukta bitirilebilecek bir kitap.
·
Not rated
Bu eseri bir çırpıda okuyabilirsiniz .Dili yalın ve sade.
Konusuna gelirsek eğer; Kino kıyı kasabasında yaşayan geçimini balıkçılıkla sağlayan fakir bir aile babasıdır.Juana kino 'nun karısı ve coyotito 'nun annesidir.
Bir gün coyotito'ya bir akrep sokar ve çaresiz annesi yosunlardan onu iyileştirmeye çalışır lakin yara gittikçe daha kötü olmaya başlar. Juana kino nun gelmesini bekler ve o gelince direkt doktora götürürler.
Doktor ise paragöz fakiri hor gören bir insandır. Kino doktora gelince doktor coyotito ya bakmaz fakir oldukları için. Kino sinirlenir ve eve döner. Sabah olunca daha çok çalışır ki oğluna bakabilsin. İşte çalıştığı sırada bugüne kadar gördüğü en büyük inciyi bulur. İşte bu inci ile oğlunu kurtaracağını düşünür.
Bu süreçte insanoğlunun doyumsuzluğu, nankörlüğü ve açgözlülüğünü cokca göreceksiniz.
İncinin peşinde olan insanlar dünya malı için insan öldürmeyi bile göze alırlar. Bu inci yüzünden kino ve eşini bekleyen olaylar silsilesini okuyor olacaksınız. Kısa sürede okunabilir bir kitap . Okumanızı tavsiye ederim.
Cengiz Aytmatov un okuduğum ikinci eseri . Aytmatov eserlerinde ki özgün tarzı , betimlemeleri ,kurgusu harika. Kitaplarını okurken olayın içinde hissediyorsunuz kendinizi .
Kitabın konusuna gelirsek eğer kitap 2 kısımdan oluşuyor. İlk kısımda bir öğretmenin başından geçen bir olaya değiniliyor açıkçası pek anlayamadım bu kısmı .
İkinci kısımda
Sanırım kalıcı olmak demek mutsuz son demek.
Ah NEMECSEK ah . Böyle bir sonu hak etmiyordun nemecsek.
Yazarın okuduğum ilk kitabı . Kitapta Pal sokağı çocukları ve Kırmızı gömlekliler adlı iki grubun arasında "arsa" dedikleri yer için yaptıkları mücadele anlatılıyor. Pal sokağı çocuklarından Nemecsek ve Boka nın yaptığı fedakarlıklar anlatılıyor. Küçük yaşta olmalarına rağmen onlar asla pes etmiyor değer verdikleri yer için sonuna kadar mücadele ediliyor . Bu çabalar sonuçsuz kalmıyor tabii Pal sokağı çocukları arsayı koruyorlar.
Sahi neyden koruyorlardı .Arkadaşlarının arsa için canını ortaya koyduğu yer aslında bir ev olacaktır.
Bu kitaptan baya ders aldım.
•Hangi yaşta olursan ol "benim dediğin yer için" mücadele edersin.Çocuk bile olsan tüm benliğinle savaşırsın .
•Hani çocuk aklı deriz ya iste o çocuklar yetişkinlerden çok daha prensipli , onurlu .
•Alın teri dökmediği bir şeyi almak için kolay ve kirli yollara başvurmayan çocuklar.
Bugüne kadar neden okumadım ki seni .Her ne kadar Nemecsek bunları hak etmese de mükemmel bir kitapsın.
•Minnacık ayaklarıyla bir çeteye kafa tutan Nemecsek seni unutmayacağım.
Kitabı okumanızı şiddetle tavsiye ederim.
İlkokuldayken türkçe hocamız hediye etmişti bu kitabı . O vakit okuduğumu pek anlayamamıştım.
Tekrar okumak istedim. Konusu ilgi çekiciydi.
Kitabın ana karakteri Alice 'nin bir diyar keşfiyle başlıyor .
Beyaz eldiven ve yelekli bir tavşanın önünden geçmesiyle bu diyara giriş yapıyor Alice.
Burada yediği içtiği her besin onun çok büyümesine (dev gibi ) ya da çok küçülmesine sebep oluyor. Bu besinleri yediği vakit pişman oluyor ama insanoğlunun doyumsuzluğu hiç biter mi?
Alice buradaki her şeyin çok farklı olduğunu, buradaki tüm hayvanların konuşabildiğini ,bu hayvanların gündelik bir hayatı olduğunu görür.
Buradaki her canlının kendine özgü bir yapısı vardır lakin Alice bunun farkında değildir bu yüzden fikirlerini açıkça belirtir. Kısa sürede oraya ait olmadığını anlar. Kitapta Alice nin buradaki maceralarına değinir. Kitabın sonlarında Alice buradan kaçmaya çalışır gözünü açtığında ablasının kucağında uyuyordur. Aslında burası Alice nin hayal dünyasıdır. Güzel bir kitap okumak isteyenlere tavsiye ederim.
Türk edebiyatında okuduğum sayılı eserlerden.
Çok fazla bu kitaptan bahsedildi , merak ettim okuyayım dedim.
Kitapta çok küçük yaşlarda anne babasını kaybetmiş kimsesiz bir kız çocuğunun halayık (esir, köle kadın ) olmasına değinilmiş.
Bu küçük kız ilk , köle olduğu evde "dilber "adıyla çağrılır ve adı dilber olarak kalır. 8 yaşındaki bir kız çocuğunun oyun oynaması, gülümsemesi ve sevilmesi gerekir . Lakin 8 yaşındaki dilber için hayat pek adil değildir. Akla gelecek tüm zor işlere dilber bakar. Lakin ailenin durumu kötüye gidince başka bir yere köle olarak satılır. Ondan oraya köle olarak satılır. En sonunda zengin bir konakta halayık olarak satın alınır .
Bu arada dilber kızımız oldukça güzelleşmiştir.
Evin beyefendisi Cemal Bey dilber in güzelliğine karşı koyamaz ve ona aşık olur ,artık aklı fikri Dilber'dedir.
Dilberin de gönlü Cemal Bey'dedir . İkisi arasında bir muhabbet başlar. Lakin bu çok kısa sürer. Çünkü ev ahalisine göre bir halayık ve beyefendi arasında böyle bir muhabbet doğru değilmiş . Bunun üzerine dilber tekrar satılır ve Cemal bey den ayrılır.
İkili nin sonu beni pek tatmin etmedi .
Dilber hayat yorgunu bir kız onun da mutlu olmaya hakkı vardı. Kısa sürede okunabilir akıcı bir kitap . Okumak isteyenlere tavsiye ederim
