Dâhiyâne Plan
Gemilerin Karadan Yürütülmesi
Kara surlarının çok sağlam olması ve Haliç'in zincirle kapatılması sebebiyle gemilerin surlara yaklaşması mümkün değildi. Sultan Mehmed de gemileri karadan yürüterek Haliç'e indirmeye karar verdi. Gemilerin geçeceği yolun tespiti büyük bir gizlilikle sürdürüldü ve güzergâh, uygun hâle getirildi. 21-22 Nisan gecesi 70 parçalık donanma, Haliç'e indirildi.
İyonya hayalini ihya edeceğini düşünen ırkçı Batı
Mehmet Şeyfik Bey'in, Lozan'dan yıllar önce göç etmek zorunda kalan Türklerin Söke ve çevresine yerleştirilmesine karşı Yunan tepkisini bir Yunan gazetesinden aktarımı:
"Türklerin Söke'ye Girit muhacirlerini iskân etmekteki maksatlarını biliyoruz. Türkler ne yaparsa yapsınlar, elli sene sonra İyonya hükümeti Anadolu'da ihya edilecektir."
Gerçekten de dediği gibi de oldu: General Nikolaos Trikupis, 22 Nisan 1921'de, Atina'da yayınlanan Embros gazetesinde "Bu savaş Yunan ırkının Türk milletine karşı açtığı bir savaştır" diyerek, Batı'dan gelen saldırının ırkçı bir saldırı olduğunu açığa vuruyordu.
Tayyip, geçmişini bu şekilde özetlerken gerçekleri anlatmadığı da ortaya çıkıyordu. 1 Nisan 1981 yılında Kasımpaşa Yeniyol Cad-desi 86/12'de "Istanbul Pres Döküm Sanayi Anonim Şirketi" adlı fir-ma faaliyete geçiyordu. 22 Nisan 1981 tarihinde Istanbul Ticaret Odasına müracaatta bulunan şirketin ortakları arasında 26.02.1954'de Ahmet'ten olma Tenzile'den doğma Recep Tayyip Erdoğan da yer alıyordu. Firma ortakları arasında yer alan ortaklar daha önce yaptıkları işleri yazarken Tayyip nedense bu bölümü es geçiyordu.
22 Nisan 1938'de yabancılardan servet beyanı isteme yasası çıkması, en sağlıklı atılımıydı devletimizin. Şu kan içen Yahudiler, şu mason yabancılar.
Sayfa 16 - Yapı Kredi yayınları 9. Baskı 1995Kitabı okuyor
BUZDOKUZ
"Bizler işinin yollarını arayan sergisini açabileceği ilişkiler ağını kovalayan ressamlar değiliz. Şairiz. Şiirin yollarını ararız. Yeni şiirin. Yalnız şiirin. Bir insanı sanata sevk eden şiirin. Piyasa yapmayan şiirin."
Osman Özbahçe
Sayfa 19
BUZDOKUZ
"çünkü bir kuyu en çok ona düşene bir kuyudur.
bir dünya, en çok ona düşen günahsız bir peygamber
bir dünya, en çok ona maruz kalan safdil bir kul için kuyu."
Yahya Kurtkaya
Sayfa 34