DEVLET MEMURLARI KANUNU Kanun Numarası : 657 Kabul Tarihi : 14/7/1965 Yayımlandığı R.Gazete: Tarih : 23/7/1965 Sayı: 12056
Öz
1- Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis. 2- Bir şeyin en kuvvetli veya kıvamlı bölümü. 3- Çıbanların içinde ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça. 4- `Kendine, kendi kendini` anlamlarında birleşik kelimeler türeten bir söz. 5- Kendi, zat. 6- (mecaz) Bir şeyin temel ögesi. 7- Bitkilerin kök, gövde ve dallarının boydan boya ortasında bulunan, hafif, gevrek ve çoğu yumuşak bölüm. 8- Kan bağı ile bağlı olan, üvey olmayan. 9- İçine, arılığını, saflığını bozacak hiçbir şey karışmamış olan, saf, arı. ---------- Öz eleştiri, öz güven, öz denetim, öz saygı, öz su, öz bağışıklık, öz devinim, öz kardeş, öz geçmiş, öz kaynak, öz yaşam öyküsü gibi birleşik kelimeler ayrı yazılırken özveri ve özvatan bitişik yazılır. Bir alıntıyla haziranla vedalaşalım yavaştan. "Bir özveride bulunup sonra da bununla övünürsen, bütün özve­rinle birlikte lanetlenirsin." (Yan Değiniler, Ludwig Wittgenstein) 30 Haziran 2021
Reklam
İnsan hayatı iki bölüm 30 dan önce ve sonra tecrübe ile sabittir
Fakülteler mecburiyetten dolayı okkalı bir bölüm okumak isteyen yaşı 30'u 40'ı bulmuş talebelerle dolu.
şubat - 30.bölüm
duble: gülüm, dün gece ne oldu? gülüm: bilmiyorum. ama sanki kalbim tıkalıymış da açılmış gibi. sanki nefes alıyorum, öyle. duble: peki ben? gülüm: sen... sen beni çok seviyorsun. duble: çok seven sevilmeyi hak eder mi? gülüm: sana acıdığımı düşünüyorsun. duble: başka izahı var mı? gülüm: izahı var mı bilmem ama bir insan bir insanı ne merhametten ne de mecburiyetten sevebilir.
268 öğeden 401 ile 268 arasındakiler gösteriliyor.