Hz. Yusuf aleyhisselamın
kuyudayken yaptığı dua:
“Ey gâib olmayan şâhid! Ey uzak olmayan yakın! Ey mağlûb olmayan gâlip! Şu içinde bulunduğum durumdan kurtulup çıkmamı nasip eyle! Beni bu içinde bulunduğum durumdan kurtar.Ey her belayı kaldıran, her duayı kabul eden, kırık kalpleri saran, iyileştiren, her güçlüğü kolaylaştıran, her garibin
Aşı yaptırmadan önce bebeğin
ateşini ölçün. 37 derecenin üstünde ise aşıyı erteleyin. Polio aşısından sonra 2 saat süre ile bebeğinize anne sütü ve klorlu su vermeyin. Aşı yaptırdığınız akşam bebeğinize bir bebe aspirini verebilirsiniz.
İsra 37: Kibirli olma,alçakgönüllü davran.
Müddesir 1-5: Kendini fazla abartma.
Tekvir 25-27: Her şeyin üstesinden gelemeyeceğini asla unutma.
Bakara 156: Çaresizlik tuzağına düşme.Her zaman bir umut ışığı olduğunu aklından çıkarma.
Beled 5-6: Her şeye hakim olmak için uğraşıp hayatı yaşanmaz hale çevirme.
Hucurat 10: Büyüklük kompleksine
Duvar acayip beyaz.
Normalden daha beyaz. Çoğu kişi beyaz duvarların gerçekten beyaz olduğunu düşünür, oysa gerçekte sadece beyaz görünürler ve aslında beyaz değildirler. Beyazın pek çok tonu bir miktar sarıyla karıştırılır, bu da saf beyazın keskin tonunu yumuşatıp daha çok ekru ya da fildişi yapar. Krem renginin çeşitli tonları. Hatta yumurta beyazı bile. Gerçek beyaz gerçekte renk olarak kabul edilemez, dolayısıyla beyaz neredeyse mavidir.
Bu duvar rahatsızlık verecek kadar beyaz değilse de keskin beyaz tonu merakımı uyandırıyor. Ki bu aslında bir mucize sayılır, çünkü yarım saatten fazladır aynı duvara bakıp duruyorum. Tam olarak otuz yedi dakikadır.
1944'te 14,9 milyon Alman kadın istihdam edilmekteydi (Avusturya dahil) ve bu rakam Alman sivil işgücünün yüzde 53'ünü oluşturmakta ve on beş ila altmış yaş arası tüm Alman kadınların yarısından fazlasını kapsamaktaydı. Düşük istihdam yerini tam istihdama ve daha sonra, büyük ölçüde savaş sanayiinin genişlemesi nedeniyle emek kıtlığına yol açınca, sanayideki kadın işçi sayısı 1933 (1,2 milyon) ile 1936 (1,55 milyon) arasında yüzde 28,5, ertesi iki yılda yüzde 19,2 arttı. Sadece çalışan bekar kadınların sayısı değil, çalışan evli kadınların ve annelerin sayısı da arttı. Weimar dönemi ile 1939 arasında işgücü içinde evli kadınların sayısı ve tüm çalışan kadınlar içindeki oranları dramatik bir biçimde yükseldi ve sanayideki evli kadın işçilerin sayısı neredeyse ikiye katlandı (1925'te yüzde 21,4, 1933'te yüzde 28,2, 1939'da yüzde 41,3; tüm çalışan evli kadınlar: 1925'te yüzde 31, 1933'te yüzde 37, 1939'da yüzde 46). 1939'da tüm çalışan kadınların yüzde 24'ünden fazlasının çocukları vardı ve bunlardan evli olanlar, tüm evli çalışan kadınların yüzde 51'ini oluşturmaktaydı.
"Romansın en uçtaki şekli, gerçeklikten iyice kopmuş, masala yakın bir anlatı iken, romanın en uçtaki şekli gerçekçiliğin 'hayattan bir dilim' noktasına kadar uzanır."
(Nonhrope Frye, The Secular Scripture, Harvard Univ. Press, 1976, s.37.)
***
Bizim aşık hikayeleri de romans grubuna giren bir anlatı türüdür ve ilk romanlarımızda romansa özgü yapılarıyla varlıklarını belli ederler. Aşık hikayelerinin yapısına dikkat edecek olursak bir olay örgüsü kalıbının (romans kalıbının) bu hikayelerde tekrarlandığını söyleyebiliriz sanırım. Hikaye dört ana bölümden oluşur:
1) Genç kız ile erkeğin arasında aşkın doğuşu,
2) Sevgililerin ayrı düşürülmesi,
3) Sevgililerin birbirlerine kavuşabilmek uğrunda verdikleri savaşım,
4) Evlilik ya da ölümle bitiş.