Mustafa GEZER

Mustafa GEZER
@38Mustafa
Kitap düşkünü bir garip...
Değişim
Bazıları gerçekten değişir, bazıları da değiştiğini düşünürmüş...
Reklam
Mutluluk
İnsan bu dünyaya mutlu olmak için geldi, mutluluk dediğin şey, ekmeğini sirkeye banıp yediğinde, bu sirke ne büyük nimet diyebilmektir, gerisi hikaye.
Zaman görünmez bir çizgi, insanların uydurduğu bir ölçü değil mi? Referans vermek açısından faydalı olsa da bunun seni kontrol etmesine izin verdiğin için aynı zamanda büyük bir stres tetikleyicisi. Sadece kontrolü zamana verme. Şimdiyi şimdi yaşa, gelecekte eninde sonunda şimdi olacak. Zamana bağlı kalma ve bir şeylere yetişme çılgınlığının köyesi olma.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsan beyninin dünyaya dair karmaşık bilgileri filtreden geçirerek indirgediğini, mesela insanın bir ağaca baktığında sonsuz karmaşıklıktaki sayısız yaprakla dalı "ağaç" denen şey olarak gördüğünü biliyordu. İnsan olmak, dünyayı sürekli indirgeyerek anlaşılabilir ve basit bir anlatıya dönüştürmek demekti. İnsanın gördüğü her şeyin birer indirgeme olduğunu biliyordu Nora. İnsanlar dünyayı üç boyutlu görüyordu. Bu da bir indirgemeydi. İnsan en nihayetinde sınırları, olan her şeyi genelleyen, otomatik pilotta yaşayan, zihnindeki dolambaçlı yolları düzleştiren bir yaratıktı ve tabii ki bu yüzden sürekli kaybolup duruyordu.
Sayfa 146Kitabı okudu
Reklam
Bizi yaratan şey baskıdır ama. İlk başta kömürsündür, basınç sayesinde elmas olursun. Nora, Neil'in elmas hakkındaki yanlışını düzeltmedi. Kömüründe, elmasın da karbon olduğunu ama kömürün hiçbir basınç altında elmasa dönüşemeyecek kadar katışıklı bir karbon olduğunu söylemedi. Bilimsel olarak, kömürseniz kömür kalırdınız. Belki de bu hayattan alınması gereken esas ders buydu.
Kahramanlara duyulan ihtiyaç, genellikle taşra kulübelerinde yaşayan kişilere özgüdür.
Sayfa 251Kitabı okudu
İnsanların doğuştan daha iyi ya da daha kötü oldukları kesinlikle ileri sürülemez. Sorun, bir kez bir araya gelince oluşturdukları toplumun iyi ya da kötü olmasıdır. İnsanların bir bütün olarak değerlendirilmesi, kişisel eğilimlere bağlı değildir. Deniz kazasına uğramış iki insan düşünün, özellikle iğrenç iki kişi. Ayrı ayrı nefret uyandırıcı olabilirler. Ama bir araya gelince ortak bir çözüm yolunu seçerler: Yaşamaya en uygun yeri yaratmak üzere birleşmek. Kişisel kusurlarından kime ne?
Dünya kötü insanlarla, çok kötü insanlarla dolu. Ancak saf bir adam, insanların iyi olduğuna inanabilir.
...ilgimizi hak eden gerçeklerin yanı sıra, üzerinde konuşmanın yakışık almayacağı gerçekler de vardır.
Reklam
Nefret ettiğimiz insanlardan sonsuza dek uzak kalamayız. Öte yandan, yine aynı nedenle, sevdiklerimize asla büsbütün yakın olamayacağımızı da düşünebiliriz.
Aslında hükümdar tahtının esiridir, kölesidir, her istediğini yapamaz.
Bazı şeyleri kader ile açıklamak daha kolay oluyor, tehdit altında olanların rutin davranışlarını tekrar etmemeleri gerektiği gerçeğine uhreviyet yüklemek, itikadı daha da kuvvetlendiriliyordu.
Araştırmada gençlerin ülkücü ideolojiyi benimsemesinde "Karaoğlan" ve "Tarkan" adlı çizgi romanların etkili olduğu ortaya çıkıyordu.
Dünyada hepimiz sallantılı, korkuluksuz bir köprüde yürür gibiyiz. Tutunacak bir şey olmadı mı insan yuvarlanır. Tramvaylardaki tutamaklar gibi. Uzanır tutunurlar. Kimi zenginliğine tutunur; kimi müdürlüğüne; kimi işine, sanatına. Çocuklarına tutunanlar vardır. Herkes kendi tutamağının en iyi, en yüksek olduğuna inanır. Gülünçlüğünü fark etmez.
Sayfa 183Kitabı okudu
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.