Fudayl ibni İyaz'ın (v 187/803) -Allah ondan razı olsun- şu sözüne uymalıdır: "Hidayet yolunda gidenlerin azlığına bakıp da o yolu yadırgama! Doğru yoldan çıkıp helak olanların çokluğuna bakıp da onların yolunun doğru olduğunu sanma!"
Müslüman astronomlarının en eskisi olarak kabul edilen Ahmed, aynı zamanda Müslüman astronomlar içinde ilk rasad yapan ve ilk zeyc hazırlayandır Abbasi halifesi Mansur (754-775) ve Harun Reşid (786-809) in veziri Yahya Benekî (Ölm. 805) zamanında Cündişapur gehrinde rasadla uğraşmış ve bu rasadlarının sonucu olarak 803 tarihinde Müslüman âlimlerce hazırlanan ilk zeyci "el-Müstamel" adı ile hazıIrlamıştır. Bu eseri ile Yunan ve Hind eserlerini çok geride bırakmıştır.
Sayfa 123Kitabı okudu
Reklam
Fries etkinliklerini hiçbir biçimde bilgi kuramına sınırlamadı. 1 803 'te bir Felsefi Hak Kuramı (Philosophische Rechtslehre) ve 181 8'de bir Törebilim (Ethik) yayımladı. Politik düşünceleri liberaldi ve 1 8 1 9'da Jena'daki kürsüsü elinden alındı.* * "[Bu not Copleston'un çalışmasına bir eleştiri değil ama yalnızca
Sayfa 11
Yöneticilerimizden Papa’ya Mektup!
"Saygı değer Papa Hazretleri, Diyanet İşleri Başkanımızı kabulünüz vesilesiyle, saygı ve muhabbetlerimi iletiyorum..." ●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●● Başlığı Siz Yazın... (Kaybettiğimiz İzzetimiz) • Müslüman bir kadını esir alan Rum valisine bir mektup gönderen Abbasi Halifesi bu mektubunda aynen şöyle yazdı: “Müminlerin Emiri Mu’tasım Billah’tan Rumların köpeğine! Esir aldığın bacımı derhal serbest bırakmazsan sana öyle bir ordu hazırlıyorum ki, bir ucu burada (Bağdat) öteki ucu da orada (Amuriye) olacak!” (Mu'tasım, sözünü tuttu.) • Abbasi halifesi Harun Reşid'e mektup yazan Bizans kralı Nikiforos, daha evvel Abbasilere verdikleri vergiyi artık vermeyeceğini söyledi ve onu tehdit etti. Bunun üzerine Harun Reşid, Bizans Kralı'na bir mektup yazdı: “Rahman ve Rahim olan Allah´ın adıyla. Mü'minlerin emiri Harun'dan Bizans köpeği Nikephoros'a! Ey kafir kadının oğlu! Senin mektubunu okudum. Cevabım, duydukların değil, bizzat gördüklerin olacaktır, vesselam.” Harun Reşid, mektubun hemen ardından 187 (803) yılında devasa bir orduyla Bizans üzerine yürüdü. Bu savaşta bizanslılar 40.700 asker ve 4.000 yük hayvanı kaybetmiş, imparatorun kendisi de üç kez yaralanmıştı. Ve Harun Reşid, tam dört yıl boyunca durmadı. 190 yılına kadar devam eden seferlerde Herakleia (Ereğli), Iconium (Konya), Tyana (Tüvâne, Niğde) ele geçirildi ve Nikephoros’un barış isteği, hem kendi hem de oğlu adına cizye vermesi şartıyla kabul edildi. İşte bu, kaybettiğimiz izzetimizdir.
Bağdat
Bağdad, tarihi ve içtimai bir çok vakalara sahne olmuştur. Bir hadiste şöyle buyrulmuştur: «Arab Irak'ında, Dicle ile Fırat arasında bir şehir kurulacak. O şehirde Abbasi oğulları melik olurlar. O şehrin adı (Zevra) dır O şehirde çok kanlı bir harb vuku bulacak, kadınlar esir edilecek, erkekler koyun boğazlanır gibi boğazlanacaklardır.» Hakikaten de öyle olmuştur. (656) senesinde Müstâsım halife zamanında ve vezir İbni Alkamînin fesadı üzerine Hulâgû tarafından zaptedilen Bağdad'a yürekler acısı facialar cereyan etmiş ve kırk gün katliâm yapılmıştır. Şehirde her türlü zulüm icra olunmuş medeniyet ve ilim namına ne varsa hepsi mahvedilmiştir. Kütüphaneler dolusu yazma kitapların suya atılması yüzünden Dicle, haftalarca siyah akmıştır. Daha sonra (803-1400) senesinde de Timurlenk Bağdada girmiş ve bir saat zarfında 90 bin suçsuzun kanını dökmüştür.
Sayfa 454 - Milli Eğitim Yayınları 1952 BaskısıKitabı okudu
Büyük sûfîlerden Ebü Alî Fudayl ibni İyâz'ın (v. 187/803), Allah ondan razı olsun, şöyle dediği bize rivâyet edildi: “Bir şeyi insanlar görür diye yapmamak riyâdır. Bir şeyi insanlar görsün diye yapmak şirktir. İhlâs ise Allah Teâlâ'nın seni bu iki hâlden kurtarmasıdır.”
Sayfa 37
Reklam
133 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.