Kitabın kahramanı maalesef aşktan yana çok şanssız. Kitap kahramanımızın birçok erkeği bir arada idare etmesi ile başlıyor. Fakat kahramanımız kesinlikle böyle bir kız değildi, onu erkeklerle yaşadıkları o hâle getirdi.
Erkeklerle imtihanı daha 14 yaşında lisede başlamıştı. Sevdiği çocuk en yakın arkadaşından hoşlanıyordu ve ona da onların arasını yapmak düşüyordu. Ve daha sonra da başka erkeklerle yaşadığı ilişkiler, ihanenetler, trajikomik bir şekilde ele alınmış kitapta.
Özellikle 80'lerde çocukluğunu, 90'larda genç kızlığını yaşamış biri olarak söylebilirim o yıllar hakkında yazdığı namus kavramları gerçekten çok doğru.
İnce, kolay okunan, hem eğlendiren hem de düşündüren bir kitap. Ben severek okudum. Yazarın kalemine sağlık.
Keyifli okumalar.
60'larda 70'lerde arabesk vardı 90'larda 2000'lerde ise başörtüsü. Bunların hepsi bu memleketin modernleşmesine belki de aslında bir türlü modern olamamasına verilen tepkilerdi.
ATSIZ'DA DİL VE EDEBİYAT
Dil: Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan ve bitirme tezini, Osmanlı döneminde sade Türkçe akımının öncülerinden Edirneli Nazmi'nin Dîvân-ı Türkî-i Basît'i üzerinde yapan Atsız'ın dil konusundan uzak kalmayacağı ve bu konuya sık sık temas edeceği açıktır. Onun, Türkçe konusundaki düşüncelerine
70'lerde olsaydık bir sürü plak alırdım sana, 80'lerde olsaydık açık hava sinemasına götürür izledikten sonra da muhallebi ısmarlardım 90'larda olsak mahallenin bütün güzel misketlerini kazanır dökerdim avuçlarına 21.Yüzyılda nasıl sevilir inanki bilmiyorum içim ısınmadı bu yüzyıla bağışla...
Romanın Macerası: Bozkurtların Ölümü Atsız'ın, tarihin tozlu sayfalarından çıkardığı Kür Şad'ın hikâyesidir. 639 yılında Çin sarayını basan 41 yiğidin hikâyesini Atsız Fransız kaynaklarından, muhtemelen Hüseyin Cahit'in De Guignes tercümesinden, daha üniversite yıllarında okumuş olmalıdır. Çin kaynaklarında Cie-şı-şuay olarak geçen
70'lerde olsak bir sürü plak alırdım sana, 80'lerde açık hava sinemasına götürür, izledikten sonra muhallebi ısmarlardım, 90'larda mahallenin bütün güzel misketlerini kazanır dökerdim avuçlarına, 21.yüzyılda nasıl sevilir inan ki bilmiyorum, içim ısınmadı bu yüzyıla, bağışla..
YARIDA KALAN EDEBİYAT TARİHİ
Atsız'ın dil, tarih ve edebiyat çalışmaları iç içe geçmiştir. Daha 1933-1934 yıllarında Orhun dergisinde yayımlamaya başladığı Köktürk ve Uygur dönemlerine ait metinlerin aktarmaları, aynı zamanda edebiyat tarihini de ilgilendirmektedir. Bitirme tezine dayanan ve yine Orhun dergisinde yayımlanan Edirneli
Muzaffer İzgü benim çocukken en sevdiğimmm yazarlardan biriydi en zor dönemlerimde dur bakayım uygulamada var mı etiket yapayım :)
Anneannem Askere Gidiyor varmış bu seriyle ve sulu sulu elmalarımla hayata tutundum ben..Ruhu şad olsun bir güldüren bir hüzünlendiren bu güzel insanın..
Zıkkımın Kökü eserini ise şimdi okuma zamanıymış benim için ve iyi ki okudum:) çoluk çocuk hepimizin okuması gerekiyor, tanıması gerekiyor Muzo'yu..Kitap, yazarımızın otobiyografik romanı olup 90 larda Memduh Ün tarafından filmi,filmin müziğini ise Cahit Berkay yapmıştır ne değerli işler,ne kıymetli insanlar...
Ben kitabın, abartı değil her satırında kayboldum ve hep düşündüm, üzüldüm yani kısaca bazı şeyleri gözden geçirmeme sebep oldu,ben okuyup bunları düşünürken öğreniyorum ki bu eser değerli yazar yaşarken yasaklanmış:) buna ben bir açıklama getirmeyeceğim elbette :) sözü
Muzaffer İzgü ye bırakıyorum : " Baskılara başlamışsa bir iktidar artık gidecek demektir."
Buraya kadar okuyan herkese keyifli okumalar diliyorum..:)
Zıkkımın KöküMuzaffer İzgü · Bilgi Yayınları · 20201,674 okunma
Alpler bana 700 lira borç verdi bugün
İsrail kaç mermi yapabilir bu parayla?
Tarık Ali'nin Muhammed İkbal için söyledikleri doğru mu?
Frengiden öldü diyor Lahor pavyonlarında.
İşte 90'larda böyle şeyler düşündük biz sevgilim
Düşündük şiir yazınca temizlenir ülkemiz.
Şimdi İkbal cennette,Tarık Ali İngiliz
Merminin de biliyorsun,bini bir para
Ve diyelim ki Humeyni'yi de seviyorum Jack Daniel'ı da
Diyelim ki ev kirasından muaftır bütün şehir
Diyelim ki zalimler de centilmen olabilirler...
Bana duyduğun sevgiyi azımsasana!