Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

a.ozek

a.ozek
@AOzek
Bil ki ilelebet İrem bağında, Buluşuruz belki Tanrı Dağında..
Tarih öğretmeni
Lisans
İstanbul
TURHAL
17 okur puanı
Haziran 2020 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
Şair-o korkak asker müflis adam adayı Damarları kupkuru hüznü çok kabadayı Türkçeyi omuzlamış o yemyeşil bohçayı Dizleri sarsılıyor kan geliyor ağzından..
Tamgalar
Tamgalar
Reklam
a.ozek

a.ozek

, bir kitabı okumayı düşünüyor
Küçük Sırlar Dükkanı
Küçük Sırlar DükkanıMurat Erşahin
7.4/10 · 40 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Onun bağrındaki yeşile Beni bir fotoğrafın en derin yerine çek Çayırın sapsarısına, göğün tumturağına Kötülerim belki ama bir ıtırım dalıma Kötülerin koynuna kondurmadan İçerle, İçim dışım bir. Şaşaladım çünkü, böyle bilmezdim dünyayı Kendimi ayıpladım, taksiratlar taksim edildi Kendimi yani aslında seni Biz biriz demiştin ya ondan hani Balık adları bilmem, zokadır yuttuklarım Ellerimin yordamı kalmamıştır Yunus değilim ne bir karına düştüm, ne karnımdan konuşurum Bir halife değilsem de, gölge de mi değilim? Üzerimde, istifham işaretleri ve istirham Benimle yaşıt bir şiir, kıyıda
Aynı
Aynı
Her gün, daha fazla Büyük bir vebalin altına atılan imza Allah’ını seven beni vursun, ben buraya ait değilim Medeniyetinizden istifra ediyorum İkinci bir emre kadar herkes kendini avutsun Sen kalbi kırıkların Rabbisin Yani önce, en çok benim Bunu bilmek de bana yetsin.
Aynı
Aynı
Reklam
GÜNEŞİN SÖNDÜĞÜ GÜN: KABİYRA'NIN ÇIĞLIĞI Altay Kartalı Şehit Osman Batur'un 18 yaşındaki kızı Kabiyra, babasının gözleri önünde 14 yaşındaki erkek kardeşi Baybolla, 11 yaşındaki erkek kardeşi Kariy ve 9 yaşındaki kız kardeşi Sapiyan ile birlikte satırlarla Çinli askerler tarafından parça parça edilip yakındaki kuyuya atılmıştır, annesi Mamey bu manzara karşısında çılgına dönüp aklını yitirerek kendisini yakınlarda bulunan nehrin azgın sularına atmıştır. Altay Kartalı Osman Batur'un ve çocuklarının şehit edildiği 29 Nisan 1951 gününe o günden itibaren Doğu Türkistan Türkleri "Güneşin söndüğü gün" demektedir.
Güttükleri rezil kavga bizimle; ama bu kavga bizden daha çok, bizim kim olduğumuzla ilgili. Borazan orduları var, kemik kapıcıları, yukarıdan yağan ve aşağıdan fışkıran paraları, çalışmadan doldurdukları işkembeleri, kirli sular gibi akan yalan ırmakları var. Tırnakları uzun, pençeleri zehirli, gırtlakları geniş. Yapamadıkları tek şey var: Şiir yazamıyorlar. Türkü yakamıyorlar. Şarkı besteleyemiyorlar, öykü düzemiyorlar, resim çizemiyorlar. Güzelliğe değen ne varsa, onlar orada yoklar: Işıkta barınamayan yarasalar gibi.
Süleyman Çobanoğlu
Süleyman Çobanoğlu
"Bazen, ulaşmak istenecek bir liman kalmamış olabilir hayatta. Belki biletiniz yanmıştır" diyordu meczub. Kendisi de kaçak yolcuydu zaten.
Kor Ateşte Demlenmiş 1001 Mini Öykü
Kor Ateşte Demlenmiş 1001 Mini Öykü
Anlarım gece vakti uykumu böldüğünde hangi dilden ibaret olduğunu o sihrin renklerini sağarım yüzüme güldüğünde -çocukluğum sînemde köşe bucak çığrışır çocukları kadardır güzelliği her şehrin her çocuk gözlerinde emîn bir şehir taşır..
Gökkandil
Gökkandil
Bana şiir gelirken kentli hırsız bir celep Bir göçeri kandırır bir tayı iğdiş eder Saray sundurmasında şairimsi ve gevşek içlenişler, işkembe -ve tiksinti ve keder..
Tamgalar
Tamgalar
Reklam
Sadece bugün değil, her zaman bütün kadınlarımız baş tacıdır. Analarımız, ninelerimiz, halalarımız, teyzelerimiz ve kardeşlerimiz hepinize saygılar. 8 Mart yerine her gününüz sağlıkla kutlu olsun.
Benden sonra bir daha suya girme tedbirsiz Bulut kızdı mı bakma itimad etme kuma Çöküp de bir cigara yakarkenki o ışık Tanık olsun – bir tanık lazımdır olduğuma
Süleyman Çobanoğlu
Süleyman Çobanoğlu
267 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.