Hayat okyanusunu aşıp vuslata erebilmek, hep bu aşk ve vecd çırpınışlarının feyizli ve bereketli zemininde gerçekleşir. Çırpınmayan tembel ve paslı yürekler sînede yük olduğu gibi hayat okyanusunun girdaplarında da bir yük hâline gelirler. Neticede boğularak helâk olurlar.
Teni aşırı besleyip geliştirmeye bakma! Çünkü o, sonunda toprağa verilecek bir kurbandır... Sen asıl gönlünü beslemeye bak! Yücelere gidecek ve şereflenecek olan odur. (Mevlana)
Zira toplum, gayr-i ahlaki bir anaforun içinde selde yüzen kütükler gibi meçhul bir akıbete doğru sürüklenmektedir. Bu büyük buhran karşısında ayakta kalabilmek için yine gerçek bir sığınak ve barınak olarak tasavvufun sunduğu sükun ve huzur limanına sığınmak zarureti vardır.