Uygar
Uygar
@Afrikalijapon
Boğaziçi Üniversitesi
39 reader point
Joined on September 2019
Okuma Hedefleri
96 syf.
8/10 puan verdi
Yürekte Bukağı Notum
Tomris Uyar'ın hikâyelerinden meydana gelen kitap hem sosyolojik hem de psikolojik çıkarımlarıyla, tespitleriyle beni çok etkiledi. Kadının ve erkeğin toplumdaki yerlerini sık sık irdeleyen, karakterlerinin ruhsal durumlarını çok başarılı bir şekilde anlatan harika bir kitap.
Kitap olaylardan ziyâde karakterlerle ilgileniyor ve yer yer bir hikâyede birden fazla karakterin yaşamını gösterebiliyor. Beni etkileyen bir diğer şey de diyalogların akıcılığı ve doğallığı oldu. Bazı yerlerde yeni şeyler keşfetmeme, bazı yerlerde de halihazırda keşfetmiş olup da adlandıramadığım şeyleri fark etmeme yardımcı oldu.
152 syf.
9/10 puan verdi
Kıyamete Bir Milyar Yıl
Kıyamete Bir Milyar Yıl, insanın durdurulamaz görünen ezici güçler karşısında tutumunu gözler önüne seren, bizi zayıf ya da güçlü kılan şeylerle ilgili pek çok şey söyleyen bir kitap. Başlarda yavaş ve durgun görünen temposu olaylar gelişip, düşünceler hızlanınca buna göre bir hız kazanıp sizi hikâyeye bağlıyor.
Kitap, Sovyet Rusya'da yaşayan bilim insanlarından oluşan bir grubun, çalışmalarını ne zaman ilerletmeye kalksalar bir engelle karşılaştıklarını fark etmeleriyle başlıyor. Sanki onları durdurmak isteyen bir güç varmışçasına bu engellerle karşılaşan bilim insanlarımızın buna verdikleri tepkiler ve bu süreçteki psikolojileri mercek altına alınıyor. Bir Sovyetler Birliği eleştirisi olmasının yanı sıra insanın seçimleri ve korkularına dair bir analiz de oluyor yani kitap.
İlginç ve bağ kurulabilir bir karakter kadrosuna sahip. Vecherovsky gibi ikonik bir karakterle tanıştığıma çok memnunum, edebiyatta hiç görülmemiş bir karakter olmasa da, kendi başına daha fazla yeri hak eden bir karakter olduğunu düşünüyorum.
Kitabın bilimkurgu yönü de aralara serpiştirilmiş birçok teoriden ve varsayımdan geliyor. Zaten "Homeostatik Kâinat" anlayışı hep hoşuma giden bir tema olmuştur.
Kısacası ilginç temalara sahip ve sürükleyici bir kitap olarak en sevdiklerim arasına girmeyi başardı.
96 syf.
8/10 puan verdi
William W. Jacobs'ın hikayelerinden derlenmiş bir seçki. Hepsi korku hikayeleri ve hepsi, eğer isterseniz tabii, mantıklı açıklamalara kavuşturulabilecek olayları anlatıyor. Zaten yazarın hedeflediği de bu, korkunun psikolojisinden bahsetmek. Çünkü en büyük korku ne görülenlerden, ne de duyulanlardan gelir. Hiçbir gözün göremeyeceği, hiçbir kelimenin anlamına sığdıramayacağı korkuları yaratan, hayal gücümüzdür.
Reader Follow Recommendations
72 syf.
8/10 puan verdi
Kızıl Veba, 110 Yıl Öncesinden Bugün
Kızıl Veba bir anda ortaya çıkmış ve kısa sürede insanlığın neredeyse tüm mirasını silmiştir. Vebayı atlatmış bir dünyada, kalan son insanlardan olan Profesör James Howard Smith, ya da salgın sonrasının basit dünyasındaki basit ismiyle Granser, torunlarına salgının nasıl başladığını ve verdiği hayatta kalma mücadelesini anlatırken okuyucuyu da onlarla beraber ateşin başına çekiyor.
Kızıl Veba, kısa öykü tadında spekülatif bir kurgu. Tıpkı 2020 yılının en başından beri yaşamakta olduğumuz pandemi gibi, Kızıl Veba da bir anda ortaya çıkıp insanlığa zayıflığını hatırlatıyor. Bu kitabı pandeminin başlarında içinde olduğumuz atmosferde okuyabilmiş olmayı çok isterdim. Şu an, salgının hemen hiç ciddiye alınmadığı bu günlerde, bile beni etkilemeyi başarmış bu kitabın, o zaman nasıl bir etkisi olurdu düşünemiyorum bile.
88 syf.
8/10 puan verdi
Kitap, gelişmiş korku hikâyelerinden ziyade folklorik, kısa öykülerden oluşuyor. Bazıları yüzyıllardır anlatılagelmiş, bazıları yeni ve güncel hikâyeler. Korku hikâyelerinin derlenmesini hedefleyen çok başarılı bir akademik çalışma olmuş.
Hikâyeler, okunmak üzere değil de anlatılmak üzere yazıldıklarından dolayı kitaptan okurken çok etkileyici olmuyorlar tabii ama özellikle birkaç hikâye çok hoşuma gitti.
İthaki'nin bastığı kitaplarda arada sırada yazım yanlışları görürdüm fakat bu kitapta noktalama eksikleri ve başı sonuna bağlanmayan birkaç cümle vardı. Çok keyif kaçıran şeyler değil ama belki biraz beklenip ikinci baskısı alınabilir.
Orijinal ve kompleks korku hikâyeleri bekleyenler için bir nebze hayal kırıklığı yaşatabilir ama korku hikâyelerinin folklorik gelişimini görmek için, sonundaki notlar, kaynakça ve bibliyografya münasebetiyle, güzel bir kaynak diye düşünüyorum.
