Bazen kültürel sermayenin şiddeti ekonomik sermayenin şiddetini bile geride bırakıyor, çünkü kültürel burjuvazinin dünyanın iyi tarafında olduğu algısı hâkim, bunu sağlayan da kültürle kurduğu ilişki.
Bu, şüphesiz egemenlerle ezilenler arasındaki sınıfsal bir fark - egemenlerin nefreti ideolojiktir, dolayısıyla katiyen esnek değildir, oysa ezilenlerin nefreti daha ziyade dilsel bir otomatizmdir, dolayısıyla şekil almaya daha müsaittir.