Suç ve ceza için bir yerde uykuları kaçıran kitap yorumunu okumuştum uykudan uyandıran kitap da denebilir bence. İlk kez lisedeyken okuduğum bu kitabın tam metnini okuduğumda ise neden bu kadar geç kaldım dedim. Okurken büyük bir keyif aldığım derin bir felsefesi olan roman. 700 sayfa ama çok sürükleyici, karakterlerin her birinin ince ince işlenmiş hikayesi hepsiyle empati kurabilmenizi, suça da cezaya da farklı yönlerden bakmanızı sağlıyor. Karakterlerin hepsi her gün yanımızdan geçen birileri, içimizden, o kadar gerçek, bildigimiz ama hikayesini dinlemedigimiz bolca yargıladığımız. Sıradan bir polisiye, suç-suçlu ilişkisi değil derin bir psikolojik alt yapısı,derin bir felsefesi var. Diyalogları okurken Raskolnikov olarak konuşan da, her koşulda Raskolnikovun yanında olan Razumihin de, Sonya da, yaşlı tefeci de, Lizaveta da sizsiniz. Kafasına balta inen de baltayı sallayanda sizsiniz. Aslında suç ve ceza "zihnimize inen bir balta" hem iyi hem kötü olduğumuzu bize anlatan bir balta. "Onun baltası aslında sorgulanamaz bir kötülükle değil yüce düşüncelerin ve manevi ahlak duygusunun kararlılığıyla kokuşmuş çarlık düzeninin ensesine iner." tam da anlatılmak istenen bu.
"Neymiş efendim, onların bildiği gerçekler varmış! İyi ama, gerçek her şey demek değildir ki… Hiç değilse işin yarısı, bu gerçeklere nasıl bakıldığına bağlıdır.”