Ali Aysberg

Ali Aysberg
@AliAysberg
Biz tarla kuşu yağmur damlasından dünyayı içsin diye yazarız.
Memur
Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları
İzmir
24 okur puanı
Eylül 2016 tarihinde katıldı
Onun ıssızlığını, kendine karşı besleyen duyguların usulca ve iz bırakmaksızın gömülüp gittiği bir uçuruma benzetmek isterim.
Sayfa 16 - Can Yayınları 2. BaskıKitabı okuyor
Reklam
La Rochefoucault'a göre..
Küçük suçlarımızı açıklayışımız, büyük suçlarımız olmadığına herkesi inandırmak içindir. Aklı başında adam bizim gibi düşünendir. Bize kurnazlık edenlere kızmamız, kendilerini bizden daha becerikli sandıklarındandır. Başkalarının gururuna dayanamayışımız, kendi gururumuzu incittiği içindir. En beğendiği adamdan daha aşağı olduğunu sanan tek kimse yoktur. Övünmenin bir yolu da başkalarını kötülemektir. Yaptığımız iyilikler, ceza görmeden kötülük yapabilmemiz içindir. Başkalarına karşı maske taşımaya o kadar alışmışızdır ki sonunda kendimiz bile gerçek yüzümüzü unuturuz.
Sayfa 116 - Varlık Yay 1. BaskıKitabı okudu
İnsanın kendine güven duyması da zaten temelde çevreye dayanır, çevreden beslenir. İnsan kendisini başkalarının aynasında görür, sever veya küçümser. Bu başkaları anne-babasıdır, öğretmenleridir, arkadaşlarıdır vb. İnsan tabii ki kendi nitelikleri, kabiliyetleri hakkında belli bir duygu sahibidir. Ama hayata güven duyması için esas olarak etrafı, çevresi tarafından beğenilmesi, değer verilmesi, kendisine değer verildiğini görmesi gerekir.
Sayfa 98 - Eksi KitaplarKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Düşünce tarihini incelerken düşünce çağlarını birbirinin içine geçmiş, biri daha erimeden öbürü başlamış olarak görüyoruz. İsa'dan sonra altıncı yüzyılın ortalarına kadar süren İlkçağ'a (Antikçağ) karşı Ortaçağ, İsa'dan sonra ikinci yüzyılda başlamıştır. Tektanrıcı Hristiyan düşünürü Origenes (185-254) artık yeni bir din düşüncesi işlemektedir.
Sayfa 81 - Varlık Yay 1. BaskıKitabı okudu
Demokritos'tan sonra düşünce dizisi kuşku çağına girmektedir. Demokritos'un çağdaşı Protagoras kaynak olarak akıl'ı ele alır. Ona göre duyular değişmezi değil, ancak gelip geçici olanı gösterirler. Doğru, aldatıcı duyuların üstünde, daha sağlam bir kaynaktan elde edilebilir ki bu kaynak da akıldır. Ama Demokritos'un da haklı olarak söylediği gibi düşünce, duyuların sonucudur. Şu halde aklımızla vardığımız bilgiler de aldatıcıdır. Çünkü her kişinin bildiği kendi duyumudur. Şu halde ne kadar kişi varsa o kadar da gerçek vardır.
Sayfa 47 - Varlık Yay 1. BaskıKitabı okudu
Reklam
Volney'e Göre
Volney'e göre bütün din sistemleri, eski Mısır'ın güneşe tapmakla başlayan fizik güçlere tapmak sisteminden çıkmıştır. Hindlilerin Chris-na'sı (Krişna), Hristiyanların Chris-tos'u (Hristos) hep eski Mısırlıların güneşe taktıkları koruyucu anlamındaki Chris sözcüğünden gelmedir. Ayrıca eski Mısırlılar güneşe Yes de diyorlardı ki Latinceleşmiş Yes-us ya da jesus adının kaynağı budur. Eski Yunanlılar bu adı Tanrı Baküs'e de vermişlerdi. Bilindiği gibi Tanrı Baküs de, Meryem'den babasız olarak doğan İsa'ya örnek olarak Minerva'dan babasız olarak doğmuştu.
Sayfa 19 - Varlık Yay 1. BaskıKitabı okudu
Ölmek kesinliğinin, yaşamayı düşünmek için yaratılan canlılar dünyasında, insan düşünce ve anlayışıyla belirmesi, doğanın niyetine açıkça karşıdır. Doğa böylece kendi yoluna koyulan engel üstünde sendelemektedir. İşte bu sendeleyiş onu yeniden doğrulmaya, ölümün kaçınılmazlığı düşüncesine karşı, yaşamanın ölümden sonra da süreceği düşüncesini koymaya zorluyor. Doğa düşüncenin yerleştiği zeka alanına bu hayali atmakla, her şeyi yerli yerine koymuş olmaktadır.
Sayfa 15 - Varlık Yay 1. BaskıKitabı okudu
Felicien Challeye'de Din Düşüncesinin Gelişimi
1. İnsan önce, kendi kişiliğinin dışında her yönde belirmiş bulunan yaygın bir güç gördü. Bu güç, hem maddede hem ruhta beliriyordu. İlkel insanlar bu güce Mana adını taktılar. Mana düşüncesine bütün dinlerde çeşitli semboller halinde rastlanmaktadır. En ileri felsefelerde bile çıkış noktası hep bu ilke Mana düşüncesidir. 2. Toteme olan inanç bu Mana düşüncesinden çıkmıştır. Totem, Mananın cisimleşmesidir. Bir klanın insanları belli bir hayvan ya da bitki çeşidini en çok Mana toplayıcı saymışlar ve onu kutsal görmüşlerdir...
Sayfa 11 - Varlık Yay 1. BaskıKitabı okudu
Annesinin acınası hayatının görüntüsü o dalgınlık anında varlığının can damarına bastırdı büyüsünü
Sayfa 46 - İletişimKitabı okudu
Eveline
Pencerenin kenarına oturmuş akşamın caddeyi istila edişini seyrediyordu. Başını pencerenin perdesine yaslamıştı, burun deliklerinde tozlu kreton kokusu. Yorgundu.
Sayfa 42 - İletişimKitabı okudu
Reklam
O akşam uyur uyanık düşüncelerimi sayısız çılgınlıklar talan etti.
Sayfa 38 - İletişimKitabı okudu
Görmek
o rahip tüm zamanların ve tüm dinlerin gelmiş geçmiş en saygısız rahibi, en büyük günahkarı olmalı, öte yandan, Tanrı'nın kendi yarattıklarını görmeyi hak etmediğini burada, bu kilisede ilan ettiği için de en dürüst, en insancıl rahip olmalı.
Sayfa 350 - CanKitabı okudu
Özürlü altı kişinin yükünü kaldırmaya daha ne kadar dayanacaksın, Dayanabildiğim süre dayanacağım ama eskisi kadar güçlü olmadığımı da kabul etmek gerekiyor, zaman zaman kendimi, öteki insanlarla eşit olabilmek, onlardan daha fazla yükümlülük üstlenmemek için kör olsam, diye düşünürken yakalayıp şaşırıyorum, Sana bağımlı yaşamaya o kadar alıştık ki, yardım edemez hale gelecek olsan bu bizim için ikinci bir körlük gibi olurdu, senin gözlerin sayesinde ötekiler kadar kör olmama şansını yakaladık,
Sayfa 339 - CanKitabı okudu
Annemle babam belki de bu ölülerin arasında, dedi koyu renk gözlüklü genç kız ve ben onları göremeden yanlarından geçip gidiyorum, Ölülerin yanından onları görmeden geçip gitmek insanlığın çok eski bir alışkanlığıdır, dedi doktorun karısı.
Sayfa 328 - CanKitabı okudu
Gün ağardı artık, dünyanın omzunun arkasından çevreye şöyle bir göz atmak için başını çıkaran güneş yeniden bulutların ardına çekildi.
Sayfa 310 - CanKitabı okudu
112 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.