Ümit Yaşar bizim için aşk ve ölümün bir arada kendini bulduğu bir metafor gibi. İkisini de metinlerinde hissediyor ve birinin sıcaklığıyla ısınırken diğerinin rüzgarıyla ürperiyorsunuz. Kendisinin şiirlerini çok beğenmekle beraber mektuplarindaki tutkulu aşkı sanırım biraz fazla derin buldum. Bunun nedeni de aşka inanmıyor olmam da olabilir, başka bir şey de. Fakat sözlerinden incelik akan o mektupların öznesi olabilecek bir kadın olmayı çok dilerim. Bir yandan da korku duyarım çünkü bu kadar sevilmenin yükü de ağır olsa gerek.
Üniversitede birkaç hikayesini okumuştuk reading derslerimizde yazarın ve çok beğenmiştim kendisinin dilini. Şimdi kitabı okuyup üzerinden zaman geçtikten ve üzerine düşündükten sonra anlıyorum ki kitabın dilinin etkileyici olmasinin nedeni eril değil bir kadın dili ve fikrini saklamadan kullanarak yazılmasıydı.
Her dönem kadın farklı kaliplara uymasi istenilen, sevilen kadın ise bu kriterleri taşıyabilecek bir nesneydi. Hala da çoğu toplumda bu devam etmekte. Bu nedenle evlilik aslında kadının erkegin normlarini kabul etmesiyle mümkün olan özellikle çocukla beraber kadina tamamen bir sorumluluklar yuklenmesi haline gelen bir kurum olarak elestirilerin hedefi olmaya mahkumdur. Yazar da bu eleştirilerini sevilen fakat belki de sevginin koşulları altında ezilen ve kendi benliğini yitiren bir evli kadın üzerinden çok güzel anlatmış.
UyanışKate Chopin · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,023 okunma
Bu kitap yeni senede ikinci okuduğum kitap oldu. Daha önce oldukça popüler olan Gece Yarısı Kütüphanesi ni okuduğumdan yazara güvenerek başladım bu kitaba. Sonuçta daha çok beğendim. Kitapta dozunda olan bilim kurgu ve hayal ürünlerinin temsil ettiği konu olan insanlık ve insan olmanin anlamı oldukça samimi bir şekilde işlenmiş. Aslında bizi içimizdeki kötülük ve bilgisizlikle eleştiren dünya dışı varlık, ayni zamanda da yine içimizdeki sevgi ve umuttan etkilenerek biz olmak ister.
Kitap nokta kullanmadan yazılmasından ötürü ilgimi çeken bir kitaptı ve arkadaşımın hediyesiydi. İçinde kaybolurken bu durumdan rahatsız olmuyorsunuz çünkü hikaye oldukça akıcı. Yaşlı bir adamın gününü anlatarak başlayan kitap aslında zaman ve mekanlar arasında gidip gelerek bizi hayatının içinden geçiriyor. Sevdiğimiz şeyler ve insanların önemini hatırlatan kelimelerle bizi kendine alıştırıyor. Bu nedenle beğendiğim bir yazım diline sahip ve ilgi çekiciydi.
Sabahtan AkşamaJon Fosse · Monokl Yayınları · 2016581 okunma