“Sevgili dost,” demişti bir yazar, “bana öyle bir kelime söyle ki hiç eksilmesin…”
“Sevgili dost,” dedim, “ölüm.”
Hiç eksilmiyor. Tükenmiyor, yorulmuyor, durmuyor, cılızlaşmıyor. Sonra başladık ölümü beklemeye.
Şimdi?
Şimdi gam vaktidir.
Zamanı hatırlatan her şeyden nefret ediyorum.
Önce beklemekten.
Ömür boyunca ya bekliyor ya bekletiyor insan.
İkisi de kötü, ikisi de hazin tarafı yaşantımızın.
Kente kapandık kaldık iki cadde iki alan bir saat.
Mutsuzluk acıya varana kadar.
Artık yeminimiz bir tatar gölgesi gibi.
Öyle bir gölge ki belki çok dardır.