Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Amo Rise

Amo Rise
@Amorise
281 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Aydınlanma Yolunda
"Ben ölürsem milletimizin, beraber yürüdüğümüz yoldan asla ayrılmayacağına eminim. Bununla müsterihim. Hasımlarımızın mezbuhâne hareketleri, bizim inkılap ateşimizi söndüremez."
Mustafa Kemal Atatürk
Mustafa Kemal Atatürk
Reklam
Cumhuriyet'in kuruluş belgesi
"Hâkimiyet, bilâ kayd ü şart milletindir... Türkiye Devleti’nin şekl-i hükümeti Cumhuriyet’tir." Murat Bardakçı, 6 yıl önceki yazısında çok güzel özetlemiş ve Latin alfabesine geçirmiş: haberturk.com/yazarlar/murat-... “Anayasa’nın bazı maddelerinin değiştirilmesine” dair kanun:

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Penceredeki Kadınlar
“Penceredeki Kadın” motifi, Afrodit Parakiptusa kültü ile bağlantılıdır. Bu kült, Kıbrıs ve Babil’de yayılmıştı. Herodot bize bu kült hakkında alışılmadık bir hikâye anlatmaktadır: “Geleneklerinin arasında en kötü şöhretli olanı, Babil’deki her kadının hayatı boyunca bir sefer Afrodit tapınağına gidip oturması ve yabancı bir adamın kendisiyle
Semper Augustus Lalesi
On yedinci yüzyılda Birleşik Eyaletler'de (Hollanda) yetiştirilmiş bütün laleler içinde en ünlü, en nadide ve en muhteşem olanıydı bu, aynı zamanda da en pahalısı. İncecik sapı, yapraklardan pek destek almadan çiçeği taşıyor, canlı renklerini olabilecek en iyi şekilde sergiliyordu. Gövdenin çiçek tabanıyla birleştiği noktada koyu mavi olarak başlayan çanak kısmı sonra hemen katıksız bir beyaza dönüşmekteydi. Altı taçyaprağın tümünün de tam ortasında kan kırmızı incecik desenler vardı; çiçeğin uç kısımlarını ise aynı koyu tonda benekler ve alev motifleri beziyordu. Semper Augustus'un canlı bir örneğini bizzat görme talihine erişenler, bu çiçeğin Afrodit kadar baştan çıkarıcı, yaşayan bir mucize olduğu kanısındaydı.
Lale Çılgınlığı
Lale Çılgınlığı
Reklam
Osmanlı'da Ay Çizimleri
Rasathane müdürü Coumbary, muhtemelen bu yıllarda yazdığı "Kamere Dair Bazı Malûmat" adlı eserinde Ay ile ilgili bilgi ve gözlemlerini aktararak bu cismi halka anlatmaya çalışır. Kitapta Ay'ın hacmi, safhaları, Dünya ile uzaklığı, sıcaklığı, gün uzunluğu ve üzerinde bulunan kraterler hakkında o zamana kadar edinilen bilgi birikimini aktarır; meselenin daha iyi anlaşılması için Paris'te çekilmiş ve Ay'ın safhalarını gösteren 2 fotoğraf ile uzmanlara çizdirilmiş 2 krater resmine de burada yer verir.
Rasathane-i Amire (1868-1922)
Rasathane-i Amire (1868-1922)
Çılgın Galata Projesi
Aralık 1908'de Mimar Aram Tahtacıyan, Galata Kulesi'ne dair kendi geliştirdiği ilginç bir proje ile Bahriye Nezareti'ne başvurur. Proje, Galata Kulesi'nin ahşap kısmının yıkılarak yerine demirden yapılacak ilavelerle elde edilecek 40 metre yüksekliğindeki 7-8 katlık bir alanda, başta Rasathane olmak üzere lokanta, tiyatro, telsiz telgraf merkezi gibi çeşitli mekânların inşasını ve kulenin 4 projektörle aydınlatılarak cazip bir gezinti yeri haline getirilmesi kapsar. Tahtacıyan, kendi parasıyla inşa edeceği bu yerine 30 yıllık işletme hakkı karşılığında, gelirin %20'sinin devlete ait olacağını da belirtir. Hem tarihi hem mimarî açıdan öneme sahip olan bu proje kısa süre sonra İstanbul basınının da ilgisini çeker. Teklifin kabul görmesi yönünde bir tavır takınan Servet-i Fünûn Tahtacıyan'ın geliştirdiği modelin güzelliğine dikkat çekerek "yalnız fevkalade bir metaneti haiz olup san'at nokta-i nazarından hiçbir kıymeti bulunmayan bu cesim binanın" böylece daha estetik hale getirebileceğini belirtir. Projenin yap-işlet-devret özelliğine sahip olduğunu dolayısıyla da masrafların bahane edilemeyeceğini dile getiren gazete, okuyucu kitlesini teklifin cazipliğine inandırmaya çalışır. Aynı zamanda modelin fotoğrafını da yayımlayarak tanınmasını sağlar.
Rasathane-i Amire (1868-1922)
Rasathane-i Amire (1868-1922)
Alıntı
Next Of Kin: My Conversations With Chimpanzees
Next Of Kin: My Conversations With Chimpanzees
"İnsan bebekleri de mimik ve konuşma arasındaki sürekliliği, biyolojinin şu meşhur özdeyişine uygun şekilde bize sergilerler: Ontogeni, filogeniyi tekrarlar. Vücudunun ve davranışlarının gelişimi sırasında her insan bebeği, atalarımızın yaklaşık birkaç milyon yıllık serüvendeki el kol ve dil hareketlerini tekrar ortaya çıkarır."
Amo Rise

Amo Rise

@Amorise
·
25 Eylül 2023 15:40
"Ontogeni [gelişim süreci], filogeniyi [evrimsel tarihi] tekrarlar." Haeckel, hayvan embriyolarının gelişim süreci içinde, canlının evrimsel tarihini izlediklerini iddia etmekteydi: Bir fare embriyosu sırasıyla solucan, balık, amfibi ve sürüngen gibi görünüyordu.
Aristo'nun Büyük İskender'e Öğüt Mektubu
İnternette Aristo’nun İskender’e mektubu diye bir zırva dolanıyor: “Zapt ettiğim yerlerdeki insanları süreyim mi, keseyim mi, hapse mi atayım” sorusuna güya Aristo “Nifak tohumu ek, hakemlik yap” demiş. Kaynak araştırdım, karşıma orijinali Arapça olan bir “mektup roman” çıktı. Yani Yunan döneminde yapılan bir kurgu diyaloğun tercümesi. Tercümede Aristo "sürgünde birleşirler" değil, tersine Yunanları sürdükleri gibi sen de onları “sür ve ayır” diyor. Simon Swain, “Themistius, Julian, and Greek Political Theory under Rome” kitabında aktarmış. Sf. 195 Yani kurguyu aktarmışlar, onu da yanlış aktarmışlar. Belki de Arapça metinin alındığı Türk kaynağı Arapça tercümeyi yaparken hatalı yapmıştır, Osmanlı kaynağını bulan olursa dm atarsa sevinirim.
Birleşik Krallık’ta 1267’ye kadar uzanan antik yasalar geçerliliğini koruyor: Kıyafetlerini sokakta kurutmak, parlamentoya zırh ile girmek, kapıyı çalıp kaçmak, rahatsızlık verecek şekilde uçurtma uçurmak, karlı sokaklarda kaymak yasak... Videoda bazılarını polis önünde denemişler 😅 youtu.be/vDBzi0n9Fxg?si=... Şu linkten her yasaya ulaşabiliyorsunuz: legislation.gov.uk/primary+secondary Çok ilginç, en eski yasalar o günün "saray dili" olan Anglo-Norman Fransızcasında yazılmış. Çeviri yapıp eklemişler. Resimdeki zırh yasasının orijinal metni.
Reklam
1954 Nobel Kimya ödüllü Linus C. Pauling’in, DNA ve evrim çalışmaları yanında, C vitamininin soğuk algınlığı ve başka enfeksiyonları önlediği hipotezleri de var. Pauling bir gün teorik fizikçi Feynman’a kansere karşı C vit öneren bir mektup gönderince, Feynman'ın cevabı şu oldu: twitter.com/fsdister/status...
Hanim hanim, bunlar benim yavrularim 😄
Muhafazakâr Politikalara Bir Uyarı
"Türkiye’nin belirli bir coğrafyası, belirli bir kültürün içine girdi. Bunda tanzimatın rolü var, Kemalizmin rolü var. Belirli kısım bunun dışında kalabilir, vebalini de öderler. Kanun cezalandırır diye değil, tarih çizgisi onları cezalandırır, dışarıda bırakır. Bence Orta Anadolu halkı, onları yöneten kamu önderleri ve peşinde koşan insanlar yanılıyorlar. İki nesil içinde çok büyük acısını çekecekler bunun."
İlber Ortaylı
İlber Ortaylı
youtu.be/n0Uv0dSiETQ?t=5223
"Dışişleri" mi, yoksa "dış işleri" mi? Zeka küpü TDK'mize göre hem bitişik hem de ayrı. Evet... Ayrı, çünkü TDK sözlüğünde böyle geçiyor. Bitişik, çünkü "Dışişleri Bakanlığı" derken bitişik söyleniyor. Açıklaması da şuymuş: "Kanunda bitişik geçen veya bitişik olarak tescil ettirilmiş olan kuruluş adları bitişik yazılır: İçişleri, Dışişleri, Genelkurmay, Yükseköğretim Kurulu, Açıköğretim Fakültesi, Gaziosmanpaşa Üniversitesi vb." Komedi bitmedi: Günlük dilde "yükseköğretim" her zaman bitişik yazılıyor, "açık öğretim" ise ayrı. Hayır yani bunlar semantik veya sentaks açısından nasıl bir şey yaşadılar da biri "açık öğretim" diye ayrıldı da diğeri "yükseköğretim" diye birleşti. Kötü yola mı düştü bir tanesi?
119 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.