Just Asu

Yirminci yüzyılın başında, okuma yazma bilen her bireyin zihninde yer edindiği kadarıyla geleceğin toplumu, akıl almaz zenginlikte, zamanı bol, düzenli ve verimli bir toplum olarak cam ve çelik ve kar beyazı betonun parıltılı, antiseptik dünyasında yaşayacaktı.
Sayfa 188Kitabı okudu
Reklam
Bu oynadığımız oyunda kazanma şansımız yok. Sadece bazı kaybetme şekilleri diğerlerinden daha iyi.
Sayfa 138Kitabı okudu
Aklımda deli sorular :)
Hem geçmiş hem de dış dünya sadece zihinde varsa ve zihni kontrol altına almak mümkünse, ne olacaktı?

Reader Follow Recommendations

See All
Belki deli dedikleri, tek kişilik bir azınlıktı.
Geçmiş siliniyor, siliniş unutuluyor, yalan hakikat oluyordu.
Reklam
Bilinçlenene kadar başkaldırmayacaklar, başkaldırana kadar da bilinçlenmeyecekler.
Kişinin en azılı düşmanı, kendi sinir sistemiydi.
Just Asu tekrar paylaştı.
Sonra yavaş yavaş mantığım değişti. Hatta dünyaya bakışım, eşyayı görüşüm, insanları anlayışım değişti. Vakıa bunlar bir günde olmadı. Hatta çok güçlükle ve adım adım oldu. Hatta çok defa bana rağmen oldu. Fakat oldu.
21. Yüzyılda...
İnsanlık mirasını, sesini duyurarak değil, aklını koruyarak sürdürüyordun.
Kişiye dair tek bir iz, bir parça kâğıda isimsiz karalanmış tek bir sözcük bile geriye kalamazken, geleceğe nasıl çağrıda bulunulurdu?
Reklam
Kişinin kafatasının içindeki birkaç santimetreküp dışında hiçbir şeyi kendisine ait değildi.
Tepeden tırnağa çaresizlik çökmüştü üstüne.
416 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 32 days
John Rawls....toplumun hangi kesiminde doğduğumuzu bilmeseydik, herkesin eşit haklara sahip olduğu, sosyal ve ekonomik eşitsizliğin en aza indirgendiği bir toplum seçeceğimizi öne sürmüştür.
Sayfa 253Kitabı okudu
568 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.