Kötü olan kalplerinde hiç sevgi ve iyilik barındırmayanlar ve bunun kanserine tutulan insanlar...
Merhaba dostlarım, öncelikle nasılsınız umarım herkes iyidir (ki her birimizin ayrı sorunları vardır muhakkak uğraşması gerektiği biliyorum tıpkı şu an benim sınavlarımın olduğu gibi ama dert değildir diye düşünüyorum hepsi geçici sonuçta :) size
Küçük Prens... Bir günde bitirdiğim aynı zamanda hiç bitmesin dediğim kitaptı. Bu kitap hakkında küçük çaplı bir araştırma yaptığınızda çocuk edebiyatı kategorisinde yer aldığını görürsünüz. Ama bence yazarın da belirtmiş olduğu gibi bu kitap küçük prens aracılığıyla yetişkinlere yazılmıştır. Çünkü küçük prensin de dediği gibi bazen büyükleri anlamak zor, yazar da küçük bir çocuğun dünyasından kendini yetişkin sanan sözde yetişkinlere mesaj vermek istemiş. Ve ben kendimce yazarın mesaj verme konusunda gayet başarılı olduğu kanaatindeyim. Bu kitabın sayfalarında gezindikçe aslında küçük prensin hiçte küçükçe olmadığını hissedip yetişkinleri siz de sorgulayacaksınız, kendinizi dahi sorguya çektiğinizi fark edip şaşıracaksınız buna... Henüz bu kitabı okumayan varsa gelin siz de bu küçük ve bir o kadar da düşünce yapısı olgun prense kulak verin size öğütleri var.
Küçük PrensAntoine de Saint-Exupéry · Can Çocuk Yayınları · 2015235.9k okunma
Stefan Zweig'in okuduğum ilk uzun romanı.Bu uzunlukta başka kitabı varmı bilmiyorum.Bu kitabı okuduktan sonra şunu rahatlıkla söyleyebilirim şu ana kadar okuduklarımın hepsi mükemmeldi ama ' Acımak' için mükemmel kelimesi bile biraz hafif kalır.Bir defa elinizdeki olağünüstü güzellikte bir kitap.Yazılım tarzı hiç değişmemiş aynı diğer kısa kitapları gibi sakin sakin anlatıyor Zweig.Kesinlikle sıkılma diye bir şey yok.Elimdeki kitap 360 sayfa olmasına rağmen sayfa sayısı bir veya iki kat daha fazla da olsa,inanın bana memnunniyetle okurdum.Zweig bu defa bize merhamet duygusu üzerinden dersler veriyor.Ama bunu anlatırken müthiş bir duygusallık yaratıyor.Diğer kitaplarından farklı olarak bizzat olayı yaşayan kişinin direk anlatımıyla bize yaşatıyor her şeyi.Oysa diğer kitaplarında genelde esas olayı ikinci kişi anlatırdı(satranç,amok koşucusu,bir kadının 24 saati...vs.).Evet konu merhamet veya acımak duygusu.O kadar güzel işlenmiş ki, bu duyguyu yaşayanların tüm içsel çatışmalarını,kararsızlıklarını,huzur ve huzursuzluklarını,mutlu ve mutsuz oldukları anları bütün ayrıntılarıyla önümüze seriyor.Bu duyguyu yaşarken başarılı olan ve olamayan örneklerle zorluklarını ve kolaylıklarını,güzel taraflarını ve yıkıcı taraflarını kısaca her yönünü bize gösteriyor.Ve bütün bunları da esas itibariyle genç bir teğmen,iki genç kız,bir yaşlı baba ve bir doktor üzerinden bize aktarıyor.Tekrar tekrar söylüyorum ben bu kitabı mutlaka okunması gereken ve insanın çok fazla dersler çıkaracağı bir kitap olarak değerlendiriyorum.
Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20166.2k okunma