Artık sanki yaşamıyorum, yaşayan birini seyrediyorum. Daha önce bildiğim romanı okur gibiyim. Bir roman kendini okumaya başlasaydı herhalde bu kadar sıkıcı bulurdu kendini...
Insan yapıcıdır, yeni yollar açmayı sever, bu su götürmez bir gerçektir. Fakat, neden acaba bir yandan da yıkmaya her şeyi kaos haline getirmeye bayılır?
Öte yandan insan, gerçekten bir piyano tuşu olduğunu görse, hatta tabiat bilimleri ve matematik yoluyla öyle olduğu ispat edilse bile gene akıllanmaz; gene mahsus, sırf nankörlükten, inadından yeni haltlar karıştırır.
Fakat insan sistemlere, bazı soyut kavramlara o derece bağlıdır ki, mantıktan yana olmak için gerçeği bile bile değiştirmeye, gözlerini kapayıp kulaklarını tıkamaya razı olur.