Nurşin

86 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 29 hours
Eylül ve Ferdayı Garam'dan sonra okuduğum 3. kitabı oldu Mehmet Rauf'un. Benim için üç kitap da güzeldi ama verdiği mesajdan dolayı Genç Kız Kalbi daha ön planda diyebilirim. İzmir'de yaşayan 19 yaşındaki Pervin ailesi tarafından iyi yetiştirilmiş, iyi eğitim görmüş, şiire ve musikiye meraklı, hayalperest bir genç kızdır. Hayallerinde sürekli İstanbul'a gitmek oradaki modern yaşamı tatmak vardır. En sonunda yaz tatili için İstanbul'daki amcasının evine gider ve burda geçirdiği zamanı ve yaşadıklarını günlüğüne yazar. Kitapta Pervin'in İstanbul yaşamına bakışı, hayal kırıklıkları, aşk ve evlilik hakkında düşündüklerine tanık oluyoruz. Aynı zamanda o dönemde kadınlara verilmeyen hakları ve kadın olmanın zorluklarını da yeniden görmüş oluyoruz. Pervin 19 yaşına kadar hiç aşık olmamış fakat aşk duygusunu yaşamak ve kalbini istediği gibi bir adama vermek için sabırsızlanıyor. Sonunda karşısına hayallerindeki gibi ince ruhlu, kibar, anlayışlı bir beyin çıktığını düşünüyor ve ona aşık oluyor. Fakat bu adam Pervin için doğru kişi mi? Kitabın sonunda gerçekten üzüldüm, bir insana güvenebilmek dünyanın en güzel duygularından biri ama tersi olunca da bir daha kimseye güvenemiyorsun :( Bir çırpıda okunabilecek akıcı bir kitap, önerilir. 7/10. "Dünyada en büyük saadetin yalnız sevmek ve sevilmekte olduğuna inanırım." ( sayfa 6)
Genç Kız Kalbi
Genç Kız KalbiMehmet Rauf · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20197.2k okunma
Reklam
159 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 15 hours
Acımak, Çalıkuşu kitabından sonra okuyacağım 2. kitabıydı Reşat Nuri'nin. Çalıkuşu' mi çok severek okumuştum. Bu kitapta da aynı şeyin olacağına emindim ama bu kadar fazlasını tahmin etmiyordum. Kitabı okumaya gece 12 de başladım ve sabaha kadar elimden bırakamadım. Mürşit Bey'in hikayesini ve yaşadıklarını öğrenme isteği uyumama engel oldu. Kitapta Mürşit Bey'in yaşadıklarını, yazdığı hatıra defterinden okuyoruz. En baştan itibaren düşüncelerini, ideallerini, amaçlarını belirtmiş. Yer yer o kadar üzüldüm ki "Bir adam nasıl böyle fena şeyler yaşar da yine de susar?" diye sormadan edemedim kendime. Reşat Nuri dönemin yaşamına, bozuk düzenine, dürüst ve adaletli olmayan yöneticilerin yaptıklarına ilişkin bilgiler de veriyor okuyucuya . Çok akıcı, sürükleyici, merak uyandırıcı ve insanın içine işleyen bir kitaptı. Son cümlesine geldiğimde artık kendimi tutamamıştım. Beni ağlatan nadir kitaplardan biri oldu. Mutlaka herkesin okuması gereken bir kitap diye düşünüyorum. "Benim için sevmek bir başka insanın vücudundan, ruhundan bir parça hükmüne girmek, onunla beraber gülüp ağlamak, ıstıraplarını paylaşmak demekti." ( Sayfa: 101)
Acımak
AcımakReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 202139.6k okunma
386 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 13 days
Bu kitaba alıntılarını okuyup beğenince başlamaya karar verdim. Romantik bir aşk romanı sanıp aldığım kitabı okuyunca hiç de öyle olmadığını anladım. Kitap Amerika'nın küçük bir kasabasındaki 5 kişinin hikayesini konu edinmiş. Bu karakterlere kısaca bakacak olursak: 1. Bay Singer: Sağır ve dilsiz. Kendisi gibi sağır ve dilsiz olan ev
Yalnız Bir Avcıdır Yürek
Yalnız Bir Avcıdır YürekCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 2017689 okunma

Reader Follow Recommendations

See All
408 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 12 days
Tarihi kurgu kitaplarını okumayı hep sevmişimdir. İskender Pala da bu kategoride en iyi eserleri veren Türk romancılarından biridir bana göre. 2022'de çıkan bu yeni kitabı Surname'yi babamın hediye etmesiyle okuma fırsatı buldum. İlk olarak kitaba adını veren kelimeden başlamak istiyorum. Surname: Osmanlı dönemindeki şenlikler hakkında yazılan edebi metinlerdir. Bu kitabımızda da padişahlarımızdan birinin çocuklarının sünnet düğünleri sırasında olup bitenler anlatılıyor. Kitabın içeriğini tam olarak anlatmak İstemiyorum ama kısaca bir özetlersek sünnet düğünü öncesinde sadrazamın ölmesi, yerine kim geçecek tartışmalarına neden oluyor ve gözlerini hırs bürümüş devlet adamları bu mevki için yarışmaya, padişahın gözüne girmeye çalışmaya ve birbirlerinin aşına su katmaya başlıyorlar . Kitapta dönemin özelliklerine, halkın ekonomik yönden zorda olsa da eğlencelerin ne denli ihtişamlı olduğuna, devlet adamlarının hırs ve mevki yükseltme adına yaptıklarına şahitlik ediyoruz. Benim için okuduğum sürece çok sevdiğim ve güzel vakit geçirdiğim bir kitap oldu. Tarihi kurgu sevenler düşünmeden okuyabilirler :D (Başkalarını bilen malûmat, kendini bilen irfan sahibidir.)
Surname
Surnameİskender Pala · Kapı Yayınları · 20221,859 okunma
462 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 12 days
Uzun zamandır okumak isteyip her seferinde ertelediğim bir kitaptı İki Şehrin Hikayesi. Benim için manevi değeri yüksek olan bu kitaba sonunda başlamaya karar verdim. İlk zamanlar kitabı okumakta ve anlamakta zorlanmadım dersem yalan olur fakat sonrasında kitap beni oldukça etkiledi ve çoğu zaman elimden bırakmak istemedim. Konusuna gelecek olursak kitabın adından da anlaşılacağı gibi Paris ve Londra şehirleri arasında gelişen olaylar anlatılmış. Fransız devrimi üzerine kurulmuş bu eser, dönemi oldukça detaylı bir şekilde ele almış. Halkın uğradığı zulümler ve sonrasında buna başkaldırmaları, milli tıraş denen giyotinin kullanılması, nefret ve intikam duygularının hat safhada olması, insanların dakikalar içinde yargılanıp idam edilmesi... Kitapta en sevdiğim kahraman, ana karakter olarak görülmese de bence kesinlikle öyle olan Sydney Carton'du. Hayatta bir amacı olmayan ama sevdiği insanlar için ölümü göze alabilen ölümsüz bir karakter... Kitap, okuyanı pişman etmeyecek fevkalade bir eser. Tavsiye edilir :) "Bir gün yorgun bedenlerin dinlendiği yerde yeniden buluşacağız."
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin HikâyesiCharles Dickens · Can Yayınları · 202359.2k okunma
Reklam
203 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 6 days
Genel olarak kitaplarını beğenerek okuduğum her seferinde toplumun kanayan yaralarına parmak basan bir yazar olan Zülfü Livaneli'nin okumadığım kitaplarından birini okumak istedim bu ayki okumamda. Bir kedi, bir adam, bir ölüm... Kitap Türkiyeden İsveçe göçmüş politik bir mülteci olan Sami'nin hayatını konu ediniyor. Fakat bunu hem Sami hem de yazar arkadaşının anlatması aracılığıyla aktarıyor okuyucuya. Böylece aynı hayatı iki farklı kişinin bakış açısıyla görmüş oluyoruz. Bu da kitabın sevdiğim yönlerinden biri oldu. Kitap, sami nezdinde farklı ülkelerden İsveç'e gelmiş başka insanların da hayatlarına ışık tutmuş. Bu yönüyle insanların acılarının evrensel olduğunun altı çizilmiş. Aynı zamanda anadilin insanın yaşamında ne kadar büyük bir yeri olduğu önemle vurgulanmış. Sonuç olarak kitabı severek okuduğumu söyleyebilirim. İçimdeki derin ve köklü karanlığın farkında değil. Çünkü insanları konuşarak tanıyamazsınız.. (sayfa 29)
Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm
Bir Kedi, Bir Adam, Bir ÖlümZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 202123.9k okunma
64 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 5 days
"Lapa Lapa Kelebek Yağıyordu" Beni kitabı okumaya iten ilk şey kitabın adı oldu. Kısa bir araştırmanın ardından da okumaya karar verdim. Kitap Charles Darwin'in İngiliz Kraliyet Donanmasına ait Beagle isimli gemiyle yaptığı 5 yıllık keşif ve gözlemlerin derlemesinden oluşuyor. Günlük veya gezi yazısı da denebilecek bu yazıların detaylı bir araştırmanın ürünleri olduğu çok açık. Henüz 23 yaşında genç birinin birçok bilim insanıyla birlikte böyle bir yolculukta bulunması da ayrı bir başarı tabi ki. Darwin Patagonyadan Fuegoya kadar bulunduğu pek çok yerde gözlem ve araştırma yapmış. Canlıların geçmişten günümüze nasıl değiştiklerini, nesli tükenen hayvanların yok olma nedenlerini, yaşayan canlıların diğer canlılarla ilişkisini detaylı bir şekilde ele almış. Bitki ve hayvan türlerinin evrimine ve doğa bilimine ilgisi olanların severek, sıkılmadan okuyabilecekleri bir eser. Okurken canlıların yapısını daha iyi anlayabilmek icin googleyi kullanmanızı öneririm :) " İnsan bedeni ister istemez yolunu açıyor, her ayağı kaydığında ve düştüğünde doğru yolu buluyordu.." (sayfa 49)
Lapa Lapa Kelebek Yağıyordu
Lapa Lapa Kelebek YağıyorduCharles Darwin · Can Yayınları · 20201,230 okunma
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 18 hours
Garip akımının öncülerinden olan Orhan Veli 'nin ses kaydına aldığı şiirlerden oluşan bir kitap "Beni bu güzel havalar mahvetti". Bu ses kaydında 22 şiir ve bir karagöz-hacivat oyunu yer alıyor. Şairin Kız kardeşi Fürüzan Yolyapan aracılığıyla ses kaydı kitaplaştırılıyor. Kitaba bu ses kaydındaki ara sözler, konuşanların yaptığı yorumlar da dahil edilmiş bu da o ortamın sıcaklığını ve samimiyetini hissetmemi sağladı. Kitabın sonundaysa Orhan Veli 'nin hayatına ayrıntılarıyla yer verilmiş. Kitaptaki her şiiri ayrı ayrı çok sevdim fakat en beğendiğim kitaba adını veren şiir oldu. Okunması gereken şiir kitaplarından biri bence.. Garibim Ne bir güzel var Avutacak gönlümü Bu şehirde, Ne de tanıdık bir çehre; Bir tren sesi Duymaya göreyim İki gözüm iki çeşme..
Beni Bu Güzel Havalar Mahvetti
Beni Bu Güzel Havalar MahvettiOrhan Veli Kanık · Yapı Kredi Yayınları · 20182,465 okunma
113 syf.
5/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Nicedir Hasan Ali Toptaş okumak istiyordum ve bu okumaya şiir kitabıyla başlamak istedim. Fakat ne kadar doğru bir karar oldu bilmiyorum çünkü şiirlerden beklediğim tadı alamadım. Şiirlerde yalnızlık çeşitli kişilere, nesnelere benzetilmiş ama bu durumun fazlaca tekrarlanması açıkçası sıktı beni. Kitabın bir sevmediğim yönü de sayfaların çoğunun iki cümleyle geçiştirilmesi sanki boş kalmasın diye yazılmış bir şiir kitabı olmuş. Örneğin : - Gece, gündüz sizinle gezer ; yalnızlık (sayfa 99) - Gündüz, gece sizinle gezer ; yalnızlık (sayfa 100) Gerçekten bunlara gerek var mıydı? Kitapta iyi cümleler yok mu var ama benim beklentim yüksek olduğu için çok sevemedim. Okunmasa da olur yani. Yazarın bir de öyküsüne veya romanına şans vermeyi düşünüyorum fakat hakkında çıkan söylemlerden dolayı biraz önyargılıyım. Çünkü eser yazarından bağımsız düşünülemez sanıyorum..
Yalnızlıklar
YalnızlıklarHasan Ali Toptaş · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20034,000 okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Mektup okumayı her zaman çok sevmişimdir. Bu kitapta da Cemal Süreya'nın eşi Zuhal Tekkanat'a yazdığı mektuplar yer alıyor. Zuhal Hanım'ın bir ameliyat için hastanede olduğu 13 gün boyunca yazılan günlük de denebilecek 13 mektup.. Eşi evde yokken evin ne kadar boş ve anlamsız geldiğini o kadar güzel anlatmış ki insan bazı satırları okuyunca Zuhal Hanım'ı kıskanıyor bile :) Şairimiz her gittiği yerde (kahvede, meyhanede, vapurda...) yazmaya devam ediyor eşine duyduğu sevgiyi, aşkı, özlemi.. Okurken yer yer hüzünlenip sevindim. Kitap bana bir insanı bu kadar güzel sevmenin mümkün olabileceğini hissettirdi. Mektup ve Cemal Süreya okumayı sevenler için önerilir :) Sevgilim ; Ben şimdi büyük bir kentte Seni düşünmekteyim.. ( sayfa 81) Bir tren yolculuğu yaparız bir gün Sandviç falan yeriz İyi günler değil uzakta.. (sayfa 135)
On Üç Günün Mektupları
On Üç Günün MektuplarıCemal Süreya · Can Yayınları · 20194,652 okunma
Reklam
116 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 4 days
Edip Cansever'den okuduğum ilk kitap olan Gelmiş Bulundum şairin seçme şiirlerinden oluşuyor. Şiir kitaplarını zamana yayarak sindire sindire okumayı sevmeme rağmen bu kitabı hemen okuyup bitirmek istedim. Şiirlerin teması genellikle sevgi, yalnızlık, ölüm gibi konular. Okuyanı hüzünlendirebilecek şiirler yani. Şiirlerin tamamı hoşuma gitse de "Masa da masaymış ha" şiirini ayrı sevdim Kitabı okurken bu fonu dinledim. Bu şekilde okumak şiirleri daha iyi hissetmemi sağladı. youtu.be/A6C36uBQUUU Uzun zaman önce okumama rağmen hala ara ara açıp sevdiğim şiirleri okurum. 8/10 Yalnızken ve senden bunca uzakta Öyle soğuk öyle anlamsız ki her şey.. (95)
Gelmiş Bulundum
Gelmiş BulundumEdip Cansever · Yapı Kredi Yayınları · 20089.6k okunma