Fark etmez

Sabitlenmiş gönderi
Açtığın pankart, taşıdığın döviz, attığın slogan kadar masumsun Huzurla kapat yarım gözlerini, gülümse, ruhuna önsezi sunsun
Reklam
Empati
EmpatiAdam Fawer
8.4/10 · 32.6k reads
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali
8.3/10 · 172.2k reads

Reader Follow Recommendations

See All
İki kirli kağıt
İşte, iki gözüm, ciltlerce kitabın, saatlerce tefekkürün yapamadığı işi iki kirli kağıt başarır. Sen ruhumuzun bu kadar ucuz bir bedel mukabilinde takla atmasını haysiyetine yediremediğin için belki daha asil sebepler peşinde koşarsın, gökyüzünde birkaç yüz metre daha yükselen bir bulut, yahut ensene doğru esen serince bir rüzgâr, yahut o esnada aklına gelen zekice bir fikir, sana bu değişmenin sebebi gibi görünmek ister. Fakat söz aramızda, iş bunun tamamıyla aksinedir, cebimize giren iki lira sayesindedir ki havanın biraz açıldığını görmek, rüzgarın serinliğini hissetmek, hatta akıllıca şeyler düşünmek mümkün olmuştur...
Para
Üzerine biraz fazla eğilince insanın burnuna ağır bir yağ ve kir kokusu da vurur. Fakat ne muazzam şeydir bu kirli kağıt azizim, bir düşün!
Reklam
Ne yaratacaksın? Yaratmak yoktan var etmektir. En akıllımızın kafası bile bizden evvelkilerin depo ettiği bir sürü bilgi ve tecrübenin ambarı olmaktan ileri geçemez.
Çünkü nedense hepimizde, maddi olsun, manevi olsun,bütün dertlerimize bir isim takmak merakı vardır, bunu yapamazsak büsbütün çılgına döneriz. Mamfih insanlarda bu merak olmasa doktorlar açlıktan ölürlerdi.
Günden güne miskinleştiğimi hissediyorum ve bundan memnunum. Belki bir müddet sonra can sıkıntısı bile hissedemeyecek kadar büyük bir gevşekliğe düşeceğim. İnsan bir şey yapmalı, öyle bir şey ki... Yoksa hiçbir şey yapmamalı.
“Şerefim hakkı için, dostum" diye cevap verdi Zerdüşt, “bu söylediğin şeylerin hiçbiri yoktur. Ne seytan var, ne cehennem. Canın, gövdenden bile önce ölecektir, hiçbir şeyden korkma artık!” Adam gözlerini kuşkuyla kaldırdı. “Söylediğin doğruysa" dedi sonra,“hayatımi yitirmekle hiçbir şey yitirmiş olmayacağım.Ben, dayakla ve bir lokma yiyecekle oyun öğretilmiş bir hayvandan fazla bir sey değilim pek"
Sayfa 26
Bir sürü ki çobansız! Herkes aynı şeyi ister, herkes aynıdır. Başka türlü duyan, deliler evine gönüllü gider. “Eskiden bütün dünya deliymiş” böyle derler de en inceleri, göz kırparlar.
Reklam
Yazık! İnsanın artık yıldız doğuramayacağı zaman geliyor. Yazık! En hor görülen adamın, kendini artık hor görmeyenin zamanı geliyor.
Size diyorum:Dans eden bir yıldız doğurabilmek için, kişinin içinde kargaşa olmalı daha.
Gözleriyle işitmeyi öğrenmeleri için, kulakların mı patlamalı? Dümbelek gibi, vaiz gibi mi ölmeli? Yoksa yalnız kekemeye mi inanmalılar?
Ben, insanların üstünde asılı o kara buluttan tek tek düşen ağır damlalar gibi olan herkesi severim. Onlar şimşeğin gelişini haber verirler ve haberci olarak yok olurlar.
Lila
unutulmuş bir meleğin güncelerinde geçmiş adın ilk kez sana lilâ demişler sen lilâ olmuşsun lilâ rengi bir leopar lilâ rengi bir cengâver lilâ rengi bir enderun kenti olmuşsun sana ölmeye gelmiş sevenler ve bilgeler kalpleri kaşık fikirleri su; bir bedevî diz çökmüş dip akıntılarında sana lilâ demişler lilâ diye çağırmışlar sen lilâ olmussun bir lir, bir kemanı, gece olunca kıskanırmış yalnızca
Lila
mesela o limanın canlı hikâye sarrafı mesela o belli belirsiz himaye mesela gözlerine kurşun gibi sürülen o bordo o ikiz kardeşim ölümsüzlük ve nükseden ormanlarım
1,035 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.