Sophokles, ki ne kadar övülse azdır, bu hakikate tanıklık edecek kadar yeteneklidir; bize bahşettiği olağanüstü ödül bilindiği üzere şöyledir: “Hayatın en saf mutluluğu cehalettedir.”
Kasıtlı bir ilgisizlikle riyakarca davransalar ve halkın karşısında küfür kıyamet şeytanlaştırsalar da stoacılar da stoacılar bile hazzı dikkate almazlık etmezler; niyetleri bellidir: hazın bizzat daha fazla müptelası olabilmek için başkalarını konudan soğutmak. Fakat jüpiter aşkına! Bu şakşakçılar deliliğin tuzu biberi olan zevk ve eğlence katılmaksızın bana hayatının hangi evresinin hüzünlü, neşesiz , cazibesiz, yavan ve zahmetli olmayacağını söylesinler.
Artık zamanın, uzaydan tamamen ayrı ve bağımsız bir şey olmadığını, daha ziyade uzayla birleşerek uzayzaman dediğimiz bir nesne oluşturduğunu kabul etmek durumundayız.