Aybüke Er

Sabitlenmiş gönderi
Bazı insanlar yaşadıkları bir deneyim sonucu bir kerede büyür ve ondan sonra bir daha büyümezler.
Reklam
Dümdüz, hiçbir girintisi çıkıntısı olmayan, babamın ölümüne kadar olabildiğince heyecansız bir hayat sürdüm hep. Ne bir trafik kazası geçti başımdan ne bir apandisit ameliyatı, ne bir kavgaya karıştım ne de bir çekilişten küçük bir tarak dahi olsa hediye isabet etti şansıma. Hiç aldatılmadım, hiç karakola gitmedim, şahit olarak bile dinlenmedim, bir dişçi anım bile yok. Bir anda ortadan kayboluversem o zamana kadar var olduğumu kanıtlayacak birkaç resmî evrak dışında bir iz bırakmadan silinebilirim dünyadan. Varlıkla yokluk arasındaki şey çizgi bile değil, soğanınkini hatırlatan ince, saydam bir zar.
Sayfa 94 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Aybüke Er
@Aybukeerr·Is currently reading
%52 (95/182)
Acaip
AcaipMahir Ünsal Eriş
8.4/10 · 187 reads

Reader Follow Recommendations

See All
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 11 days
Hayalini Yorganına Göre Uzat
Hayalini Yorganına Göre UzatAcar Baltaş
8.3/10 · 217 reads
Reklam
Ne içindeyim zamanın
Ne içindeyim zamanın, Ne de büsbütün dışında; Yekpâre, geniş bir ânın Parçalanmaz akışında. Bir garip rüyâ rengiyle Uyuşmuş gibi her şekil, Rüzgârda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil. Başım sükûtu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen; İçim muradına ermiş Abasız, postsuz bir derviş; Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim, Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim...
Ümitten ümit kesilmez
yeniden eskisinden gayrı türküler söylemeliyim farzoldu bana devran devair yolculukları hiç kullanılmamış maceralar peşindeyim yağmur gelir gider ufuk malûm sarı farzoldu bana devran devair yolculukları siyah siyah avuçları kurşuni camlarda susuz gözleriyle ölüler unutuldu bir başka mezarlıktır hanidir hatıralar hanidir mısra mısra kan kusuluyor garipsemiş fenerler uyandı tenhalarda fıstıkî makam üzre malûm akşam oluyor usandık bıktık eski kahırlardan bitmez tükenmez bir hasretlik sardı bizi yollar tutulmuş ferhad misâli yolcu olamazsın ölüm eskimiş kabil değil yenilemek tersine çevirmek bir eldiven gibi içimizi şimdi yine saatlerin ormanında tek başınasın yollar tutulmuş ferhad misâli yolcu olamazsın şu dağın ardında son ümidim dağlar ve yollar yürümekle tükenmez yeniden eskisinden gayrı türküler söylemeliyim devran değişti ümitten ümit kesilmez
Yaşamak, yaşamayı sürdürebilmek için kişiliğini bulmak zorundasın.
Reklam
Gelmiş geçmiş en iyi günlerdi, gelmiş geçmiş en kötü günlerdi; hem bilgelik çağıydı hem ahmaklık; hem inancın devriydi hem şüpheciliğin; hem Aydınlık hem Karanlık bir mevsimdi; umudun baharı, umutsuzluğun kışıydı; hem her şeyimiz vardı hem hiçbir şeyimiz yoktu; hepimiz ya doğruca Cennete gidecektik ya da tam aksi istikamete -özetle; şu an içinde bulunduğumuz döneme öyle benzer bir dönemdi ki dönemin, sesi en çok çıkan otoriteleri bu günler hakkın­ da -olumlu anlamda da, olumsuz anlamda da- ancak ve ancak "en" sözcüğü kullanılarak konuşulabileceğini iddia ediyorlardı.
Sayfa 3 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
1,405 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.