Celal Bahadır

Celal Bahadır
@Bahadrcelal
Okur,isterse yazar. Zamanını bekleyen mütefekkir ve düşünce serüveni çile işçisi . Hayatın her alanından teğet geçmiş yalnız yolcu .
Avukat
Lisans
İstanbul
Türkiye, 8 February
3 reader point
Joined on March 2023
Kadının Derdi
Fakat ben kocami aramak için de gelmiyorum. o beni aramaya lüzum görmezse benim onu aramaya mecburivetim kalır mı? Geceleri evine gelmeyen erkeğin elbette gidecegi bir yeri olmalı. Karısından elbette bir sebeple kaçıyor. Biz, zavallı kadınlar, kocalarımızın bizden kaçtıklarını görürüz de çoğu zaman kimin için bizi terk ettiklerini de bilmeyiz. Kaç kere niyet ettim, şu babasının bir güleryüzünü görmeyi başaramayan çocuğu elinden tutup o kadın her kim ise ona kadar götürmek, "Hanim, bakınız , bu cocuk babasına muhtaç bir çocuk , eğer o eve gelmeyecek olursa bu cocuk genç anasının daima ağlayan gözlerinin önünde yavaş yavaş ölecek. Buna acıyınız. Babasını bırakınız!" demek istedim... Fakat bilir miyim, o kadın kimdir? Kocam kimin için karısını, çocuğunu bırakıp da gidiyor? Iste efendim, ben bugün kocam için degil cocuğum için geliyorum..
Sayfa 64 - İş bankası yayınları
Reklam
264 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 11 days
Ferdi ve Şürekası
Ferdi ve ŞürekasıHalid Ziya Uşaklıgil
7.7/10 · 836 reads

Reader Follow Recommendations

See All
264 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 11 days
Ferdi ve Şürekası ne anlatıyor. nasıl dersler çıkarılabilir.
Spoil verilmemiştir. Kısa özet: Ferdi ve Şürekası ,İstanbulda mukim bir ticaretgah. İsmail Tayfur bu ticaretgahda çalışan fakir bir muhasebecidir. Babası da vefat etmeden evvel burada çalışmaktadır. Kimsesiz kalması hasebiyle şirketin patronu Ferdi efendi tarafından işe alınmıştır. Şirkette Hasan Tahsin isimli yaşlı ve eski bir çalışan da vardır.
Ferdi ve Şürekası
Ferdi ve ŞürekasıHalid Ziya Uşaklıgil · Özgür Yayınları · 2011836 okunma
Düşünce -2
Varlığı görebilmek değil de anlayabilmek maharet gibi . Görmek anlamakla başlar, anlamayan görmüş de sayılmaz . Mesela bir yeri /eseri ziyaret ettin . Ama ustalığını ,insicamını anlamadın o zaman görmüş olmazsın . Demek ki sadece baktın . Yine aynı şekilde saf bozulmamış tabiata bakarken bu anlamadı isen manayı ,görmüş sayılmazsın
Reklam
Düşünce
Dışarıda uğuldayan rüzgar kulaklarımda çınlıyor Gönlümde ne bir ufuk çizgisi ne bir mefkûre Öyle uzanıp yorulmuşum hayallerin döşeğinde
Aşk Nedir
"Doğrudur! Gençlik ,her şeye inandırır. Gençler ,sevdiklerine; sevmek dedikleri o kuruntudan ibaret ,hayali şeyin hakikatine ;biraz şiirsel, biraz hayalperver,biraz ruha hoşa gelen şeylerin hepsine inanırlar. Kendilerine hülyadan meydana gelmiş bir suni hakikat icad ederler; fakat o hakikate biraz ihtiyar gözleriyle bakınız, ne kadar kuruntu
Sayfa 109 - Kırmızı kediKitabı okudu
Gençlik
Gençlik, bir bahar seması gibi saf ,aydınlık,parlaktır ;fakat ansızın bir ters rüzgar eser ,önünde bulutlar,fırtınalar yığılarak o aydınlık mekanı bir sonsuz karanlık haline getirir. Ferdi ve Şürekası -Halid Ziya Uşaklıgil
Sayfa 68 - Kırmızıkedi yayıneviKitabı okudu
Celal Bahadır

Celal Bahadır

, Added the 2024 reading target.
Bakalım ne olacak
2024 READING GOAL
1/75 books - %1 completed
1 books read
75 books
264 pages
1 reviews
3 quotes
Should read 1 book in 3 days.
1. Cilt
Fe-men 'azze min dûni 'l-enâmi makamuhu Fe-ahsenü ma yühda ileyhi 'l-kitâbu Diğer insanlardan daha yüksek makama sahib kimselere hediye edilebilecek en iyi şey kitabdır
Sayfa 8
Reklam
1. Cilt
Naima, tarihçilerde yedi şartın olması gerektiğini bunların, doğru sözlü olmak, şayialara kulak asmamak, bir konunun aslına vakıf değil ise onu bilenlerden tahkik etmek, dedikodulara ehemmiyet vermemek, yalniz vak'a anlatmakla kalmayıp, tarihi kıssadan hisse çıkaracak şekilde kaleme almak, insanların degerini dogru olarak takdir etmek suretiyle mütalaa yürütmek, yani hissiyata kapılmamak, kolay anlaşılır bir lisan kullanmak, metni güzel fikralar, manzum ve mensur parçalar ilave ederek süslemek, ilm-i nücum hakkinda bilgi sahibi olmak olduğunu Faide başlığı altında belirtir Naima Tarihi
Melek Sanmıştım Şeytanı
“Kocasının sadakatinden şüphelenen en ahmak bir kadın,bir dişi dahi kesilir. Bu mesele üzerindeki hissi o kadar ince,uyanık, o kadar keskindir. Üzerine şüphe gözünü açtığından artık hiçbir hali onun dikkatinden kaçmaz. En ehemmiyetsiz,en manasız hareketlerinden onun aleyhine deliller çıkarır. Eve gelişi gidişi ,yatışı kalkışı ,komşusu yemek yiyişi ,içişi her muamelesi onun cürmünü belirten şekiller alır.”
Meyhanede Hanımlar
“Kadınlar erkeklerini dövecekler. Kadınlar,asırlarca çektikleri Asya’ya has esarete tepki devrindedirler. İntikamlarını alacaklar. Paşalar,beyler,efendiler Ankara’da değil gökyüzünün en üst katında meclis kursalar Havva kızlarıyla baş edemeyeceklerdir.”
Felatun Bey ile Rakım Efendi
-Neye yarar o Türk kadını ki tavrından ,kibrinden geçilmez. Güya yarım gülüşüyle insanı ihya edecekmiş gibi ,bunu bile sakınıp kısarak yüzünden düşen bin parça olur. Hanıma kendini yarandırmak mümkün olamaz. Nazı çekilmez , şakası lezzetsiz.. Rakım bu sözleri işitince Felatun un varmış olduğu fikre nasıl çalacağını dahi bilemedi. O da zihninde bir Osmanlı hanımının ağırbaşlılığı ve yüceliği yerinde olarak insana arttırdığı zevkler karşılığında şu Fransız’ın kahrını çekmekte ne hikmet olduğunu düşünür ..
Efsuncu Baba
Güya bütün insanlık yalanı ,dolanı ortadan kovarak adalet ve hakikati en saygın makama geçirmek için uğraşıyor. Maazallah böyle bir felaket gerçekleşirse hep siyasetler,ticaretler,işlemler durur. Bütün dünya altüst olur. En akıllılarımız her gün aldanıyorlar. En akılsızlarımız her gün aldatıyorlar. Hepimiz daima aldanıyoruz,fakat fırsat düştükçe aldatıyoruz. Bu suretle geçim dengesini biraz düzeltebiliyoruz… Aldanıp da aldatamayanlar… İşte aç kalan güruh bu zavallılardır. Henüz çoğumuz hayatın özünü anlamayarak havada saadet ,kuyu dibinde cennet arayan ,birbirimizden keramet bekleyen ,boş şeylere kapılan ,vaatlere aldanan saf kimseleriz. Bu dünya henüz büyük komik Moliere çağından üç adım ileri gitmedi. Daima üstadın ebedi komedyaları tekrarlanıp duruyor. Yalnız sahnenin dekorları değişti. Tarzlar başkalaştı. İnsanın mayası hep o maya… Kötüler daha kurnazlaştı. Birbirine zarar verme ilerledi. Fenalık büyüdü.
Diler isen ki ola mülkün payidar / Zulmi terk et adli eyle ihtiyar ·Alem işi adl ile dutdı nizam /Yer ü gök hem adl ile oldu temam ·Hırs durur hanların tahtın yıhan/Hırs durur canları oda yahan (İskendername ,Ahmedi )
Reklam