Terapi, psikolojik gerilim türünde yazdığı romanlarla adını duyurmuş olan Alman yazar Sebastian Fitzek'e ait bir romandır.
Göz Koleksiyoncusu'ndan sonra ikinci Fitzek romanım ve ondan daha çok beğendiğimi, bu eserin daha çok merak uyandırdığını, okumak için sabırsızlandığımı aynı zamanda çoğu sayfasında gerim gerim gerildiğimi rahatlıkla söyleyebilirim. Buna gündüz vaktinde dahi gerilmelerim dahil.
Konusu, ünlü psikiyatrist doktoru Victor Larenz'in 12 yaşındaki kızı Josy'nin bir anda ortadan kaybolması ile başlıyor. Kızından ne bir haber ne de bir iz bulamayan doktor aradan dört yıl geçmesiyle mesleğine ara verip yazlığının bulunduğu adaya gidip kafa dinlemesiyle olaylara giriş yapılır ve eserin asıl olayları buradan sonra başlar. Ta ki doktorun ayağına kim olduğu bilinmeyen, hasta olduğunu iddia edip kendisini tedavi ettirmek isteyen Anna adında ki genç ve güzel bir kadının gelmesiyle...Çocuk kitap yazarı olan bu kadının anlattıklarıyla olaylar zinciri başlar. Anna kim? Yazdığı kitabın karakteriyle kaybolan kızının ne ilgisi olabilir? Josy nerede? Hayatta mı yoksa ölü mü? Tüm bu olaylara sebep olan kişi kim? ve bunun gibi daha nice sorular okuma esnasında kafanızın bir köşesinde dört dönecek. Tüm bu soruların yanıtlarını bulmak için ise tek yapmanız gereken kitabı okumak.
Yine söylemek isterim ki Terapi, son sayfaya kadar gerilerek okuduğum ve bundan aşırı keyif aldığım bir kitap oldu. Merakınızı daima uyanık tutacak bir psikolojik gerilim kitabı okumak isteyenlere oldukça iyi bir öneri olur. Pişman olmayacaksınız.
Şimdiden iyi okumalar... :)
Kırmızı Pazartesi eseri Gabriel Garcia Marquez'in en iyi, en çok bilinen ve okunan romanıdır.
Marquez bu eserinde cinayet temasını işlemiştir. Bizlere bireysel ve toplumsal değerlerin iç çatışmalarını bir cinayet teması içinde sunmaktadır. Toplumun bir olay karşısında gerçekleri bildiği halde sus pus olması ve aynı zamanda bireyler üzerinde baskı kurarak bunları geçiştirmelerini tüm gerçekleriyle görmekteyiz.
Yazar kitabın başında bize zaten bir cinayetin olduğunu söylemiştir. Yani sonucu başta görmekteyiz. Fakat bu ayrıntı okurda sürükleyiciliği kesmez aksine kitabın kurgusu daha çok kişiyi sona sürüklemektedir. Çünkü evet ortada bir cinayet var ama bu olay nasıl gerçekleşti ve ne sonucunda gerçekleşti? sorularıyla baş başa kalıyor ve bir bakıyorsunuz ki kitabı okuyup bitirmişsiniz bile.
Toplumsal ahlak kurallarını, kişinin vicdanını, adaleti ve bir toplumun bir suç karşısında susarak suç ortağı olmasını gayet açık bir dille bir okurlara sunmuştur.
Okumaktan keyif aldığım bir kitap oldu ve sizlere de okumanızı öneririm.
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,6bin okunma